Referanduma günler kala devletin baş danışmanı “Bu bir devrimdir halk kendi devletini kuruyor,16 Nisan herkese kutlu olsun” diyerek bir açıklama içine giriyorsa..
1923 de kurulu olan bir devletin yeni anayasa oylaması ile referanduma üstelik OHAL içinde gidiliyorsa..
Bu cebren ve hile ile kurulu bir devleti ele geçirme planı değil de nedir?
Mevcut anayasamız ile başa geldiler and içip “Atatürk ilke ve İnkilaplarına bağlı kalacaklarına” dair yemin ettiler;kurulu düzen içinde devleti yönetmeye talip oldular,resmi görevleri budur…
Sonra da kalkıp mevcut anayasamızı ortadan kaldırıp yeni bir anayasa yapmaya yeltenip tüm düzeni değiştirip açıkca beyanatları ile tescillendiğinden rejimi değiştirmeye giden 18 madde hazırladılar.
Bu 18 maddenin 16’ncı maddesi topluca en az 56 kusur maddeyi de değiştireceğinden,eyaletlere bölünme yetkisi verdiğinden;üniter devlet yapımızı,parlamenter demokrasisimizi keyfi uygulamaya sokacağından…
Devletimizin kuruluş felsefesini,yapısını değiştireceğinden..
Açıkca halk kendi devletini kuruyor 16 Nisan kutlu olsun diyebiliyorlar.
23 Nisan 1923, ulusal egemenlik ve çocuk bayramımızda resmen tescillediğimiz devletimizi,
Büyük dedelerimizin biz torunları için Kurtuluş Savaşımızda Atatürk ve Silah Arkadaşları ile kanlar dökerek,şehitler vererek elde ettiğimiz vatanımızı;içte ve dışta dahili ve harici odaklara teslim edeceğimizi mi sanıyorsunuz.
Bu ne gaflet bu ne delalettir..
12 Eylül Kenan Evren darbe anayasası diyorsunuz ama 15 Temmuz Fetö darbesinden sonra akabinde yeni anayasa hazırlıyorsunuz..
Peki bu darbe anayasası olmuyor mu?
Üstelik hazırladığınız taslak kimin hazırladığı ismi adı sanı kimin yazdığı kimsenin yazdığını kabullenmediği;demokratik ve sosyal yapının bozulup tek adam rejimine götürdüğü tüm mevcut anayasamızın;şeklen,usulen,fiilen değiştirdiği bir anayasa olursa…
Bütün temel yapının bozulduğu bir anayasa oluyorsa..
Yine tüm patilerle uzlaşmadan,halktan temsilciler olmadan,fikir ve ortak akıl almadan ne idüğü belli olmadan hazırlanmışsa…
Gökten zembille mi indi bu anayasa..
“Örümcek Ağı ile çevrilmiş bir mağarada bekleyene mi düştü tepeden inme”..
Öyle ya gökten üç elma düştü:
Biri bana,biri sana biri de “gaipten” gelenlere
Yasak elmayı Havva ve Adem yediler,bırak kalsın biz yemeyelim..
Refhan İrtem
Bir yanıt yazın