Türk ve Türkiye düşmanı Barzani, uzun zamandır oynadığı Kerkük kartında yeni oyunları sahneye koyuyor. Irak’ın işgalinden sonra Kuzey Irak’ta Peşmergelerle özerk bölge için çaba gösteren Barzani “Kerkük kürt kentidir” sözlerini pekiştirmek için kente Kürt bayrağını astırarak bu alanda bir ksütah adım daha atmıştır.
Irak’ın Kerkük Valisi Necmeddin Kerim, tartışmalı bölgeler arasında yer alan kentte resmi yazışmalar için Arapça’nın yanı sıra Kürtçe’nin de kullanılmasını zorunlu yaparak Barzani’nin isteğini yerine getirdi. Aynı zamanda Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) üyesi de olan Vali Kerim, tüm kamu kurum ve kuruluş binalarına Irak bayrağının yanı sıra IKBY bayrağının asılması talimatı verdi.
Irak’ın kuzeyinde yer alan Kerkük, Irak merkezi hükümeti ve IKBY arasında 140’ıncı madde kapsamında tartışmalı bölge sayılıyor. Kerkük İl Meclisi’nin kararıyla kentte Arapça, Kürtçe, Türkmence ve Süryanice resmi dil kabul ediliyor. Terör örgütü DEAŞ’ın Haziran 2014 tarihinde ülkenin 2’nci büyük kentti Musul ve diğer bölgeleri ele geçirmesinden sonra, IKBY’ye bağlı Peşmerge güçleri Kerkük başta olmak üzere tartışmalı bölgelerin büyük çoğunluğunu kendi hâkimiyetine aldı. Kerkük kenti aynı zamanda Duhok kentinden sonra en çok iç göçmen barındıran 2’nci kent konumunda. Vali Kerim, eski Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin liderliğindeki Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Politbüro üyesi.
Kerkük’te bir oldu-bitti ile Türkmenler’i tamamen bölgeden temizlemeye yönelik atılmış bu adım karşısında sessiz kalınmamalıdır.
Bu konuda ilk tepki Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Erşet Salihi’den geldi. Kerkük’te yıllardır var olma mücadelesi veren Türkmenler’in Barzani’nin bu girişimi karşısında sonuna kadar mücadeleden vaz geçmeyeceklerini belirten Salihi “Kerkük bir Türk şehridir ve biz bu şehri Barzani’ye teslim etmeyeceğiz” dedi.
Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Erşet Salihi, Kerkük Valisi Necmeddin Kerim’in kamu binalarına Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının asılması talimatına tepki göstererek, “valinin ateşle oynuyor” dedi..
Salihi, kentteki tüm kamu binalarına IKBY bayrağının asılması talimatı verdiğini belirterek, “Kerkük Valisi, Türkmenlerin göz bebeği ve Türk şehri olan Kerkük’e Kürdistan bayrağını diktirerek ateşle oynuyor ve kentte kardeş kavgası çıkarmak istiyor. Hem içerideki siyasi taraflar hem de komşu ülkeler bizi bu mücadelede tek başına bırakmasın. Bir taraftan askeri güçle Kerkük petrollerine el koymak, diğer taraftan Kürdistan bayrağını Kerkük binalarına zorla astırmak ve PKK terörünü bölgeye getirmek, büyük bir olaydır ve bundan barış sağlanmaz. Kerkük ve Türkmen bölgelerini kan gölüne çevirmek isteyen taraflar var” değerlendirmesinde bulundu. Kerkük’ün tartışmalı bölgeler arasında yer aldığının altını çizen Salihi, bu talimatın anayasaya ve hukuka aykırı olduğunu ifade etti. Bölgedeki Kürt partiler arasındaki sorunlara da değinen Salihi, Irak merkezi yönetimin ve siyasi grupların valinin talimatına sessiz kalmalarını da eleştirdi.
Bu işin hiç kuşkusuz kökeninde Barzani’nin yıllardır beklediği “Bağımsız Kürdistan Devleti” yatıyor. Kuzey Irak’ı tamamen ele geçirip, Kürt nüfus yoğunluğunu artırma çabası içinde olan Barzani, yakında yapmayı düşündüğü referandumla bu bağımsızlığını elde etmenin hesaplarını yapıyor.
Konu ile ilgili daha önce Amerika ve bazı Avrupa ülkeleri “Kuzey Irak’ta yapılacak ve ortaya çıkacak referandum sonuçlarına saygı duyarız” açıklamalarında bulunmuşlardı. Bu açıklamalar da Barzani’nin yeni adımlar atmasını hızlandırmış görünüyor.
Barzani’yi Türkiye’de ayaklarının altına kırmızı halılar sererek karşılayanlar “Bizim bölgede müttefikimiz “diyor.
Barzani’nin Türkiye’ye geldiği son ziyarette bilindiği gibi bir bayrak krizi de yaşanmış, MHP Genel Başkanı Bahçeli, bunu eleştirmişti.
Kuzey Irak’taki peşmergebaşı, PKK’ya yıllardır destek veren, kaçakçılıkla ve petrol ticareti ile yerini sağlamlaştıran ve Kerkük üzerinde Türkmenleri baskı altına alarak yok etmeye çalışan biridir. Biz, yıllardır kendisi ile ilgili yazdığımız yazılarda Barzani’yi hainlikle ve Türkiye düşmanı tutumu ile sürekli eleştirmişizdir.
Palazlandığında ve Türkiye’nin zayıf düştüğü anlarda bizi tehdit etmekten bile kaçınmamıştır. Bunları unutmak mümkün mü?
Barzani, Irak’ın işgalinden sonra Kuzey Irak’ta özellikle Türkmen nüfusu üzerine oynamış, Kürt nüfusunun yoğunlaşmasını sağlamış, bugünler için de adımlar atmaktan kaçınmamıştır.
Kerkük’ün yapısını değiştirmeye başladığı günlerde her nedense Barzani’nin bu yaptıkları karşısında Türkiye sessiz kalmış, Türkmenlerin yardım ve destek çağrıları karşısında gerekenleri yapmamıştır.
Sonunda bu noktalara gelineceğinin daha önceleri hesap edilmesi gerekirdi.
İsrail ile olan ilişkileri ve bağlantıları da biliniyor.
Fırsat buldukça da “Bağımsızlık için sabırsızlanıyoruz” diyerek kafasının içinden geçenleri ortaya dökmekten de sakınmayan biridir.
Şimdi Barzani’nin Kerkük’de yapmaya çalıştığı ve Türkmenleri iyiden iyiye yok sayacak adımları atması karşısında da Türkiye’den ses çıkmaması düşündürücüdür. Özellikle de ne muhalefet, ne Bahçeli bu oldu-bittiler karşısında AK Parti Hükümeti ile birlikte suskun kalmayı tercih ediyor.
Türkmenlerden ise yine yardım ve destek çağrıları geliyor.
[email protected]
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın