“Sayılı Günler Tükendi, Yolun Sonu Görünüyor…”

Geçimlerini ve saltanatlarını “Mağdur Edebiyatı” üzerine kurdular, mağdur edebiyatı ile sürdürdüler… - 5 1

Geçimlerini ve saltanatlarını “Mağdur Edebiyatı” üzerine kurdular, mağdur edebiyatı ile sürdürdüler…

Mağdur edebiyatı ile yattılar, mağdur edebiyatı ile kalktılar…

Hep mağdur edebiyatı yaptılar… Mağdurluk onların kurtarıcı silahı, can yeleği oldu…

Han hamam, gemicik sahibi oldular, yine mağduriyetleri bitmedi…

Adamlar geldiklerinde mağdurdular, hâlâ mağdurlar ve ölürken de trilyonluk servetleri ile mağdur ölecekler…

Bu mağdur edebiyatı ile seçmenleri kandırdılar, seçimler kazandılar, dünyayı aldattılar…  Orduya kumpaslar düzenlediler, onurlu Türk subaylarını hücrelere attılar… Harp Okullarını, askeri liseleri kapatıp, ordunun kolunu kanadını kırdılar.

Bir de üstüne üstlük korku imparatorluğu kurdular. Tehditler, şantajlar gırla gitti ve din sömürüsü ile halkı uyutup, yanlarına çektiler…

Referandum yaklaşırken, eski alışkanlıklarını devam ettirip, ellerinde silahlar, Osmanlı Turalı ve Halk Özel Harekâtı (HÖH) adı altında yine pozlar veriyorlar… Yanlarında da resmi polis arabaları… Peki, bu adamlar bu işi yaparken, Türkiye Cumhuriyetinin savcıları nerede?

Bu kez çok korkuyorlar… Bu kez çok telaşlılar… Bir şeylerin değiştiğinin onlar da farkındalar… Ama korkunun ecele faydası yok…

Çünkü deniz bitti… Halk masal dünyasından yavaş yavaş uzaklaşıyor…

Mağdur gözünü açtı şimdi… Kendi perişan halini görmeye başladı…

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı, 2016 yılı Kasım döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre 590 bin kişi artarak 3 milyon 715 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 1,6 puanlık artış ile  %12,1 seviyesinde gerçekleşti. Beklenti % 12’ydi.

Ama bu resmi rakam… Gerçek rakamın yüzde 20’lerde olduğu söyleniyor. Yani ülkemizde her 5 kişiden biri işsiz… Bunun yanında,

CHP’nin ekonomi raporuna göre, “2002’den bugüne; tüketicinin bireysel kart borcu 19 kat, kredi borcu 147 kat arttı. Tüketicilerin bankalara toplam borcu ise 64 kat artış kaydetti…”

Yaşamına, çoluğuna çocuğuna haciz getiren kredi kartı borçları ve işsizlik, açlık, yokluk, sonunda bir kısım vatandaşın canına tak etti…

Ne demiş atalarımız? CEFAYA CAN DAYANMAZ…

Eza, cefa, ceza geldi gırtlağa dayandı… Antep deyişi ile “Artık onlar keçeyi suya attılar, çıkan yerini taşlıyorlar…” Tehditler, şantajlar, korku sözleri onlara eskisi kadar etki yapmıyor… Bundan sonra bu cesaret rüzgârı daha da artacak ve güçlenecek…

Manisa AKP il Başkanı yardımcısı ortaya çıktı, açık açık halkı tehdit etti… Gözdağı vermeye çalıştı… Dedi ki:

“Eğer yüzde 50’yi geçemezsek bu referandum oylamasında, başarısız olursak, iç savaşa hazırlanın…”

Kimse oralı olmadı… Kimse oralı olmadığı gibi, tepkiler çığ gibi büyümeğe başladı… Bu yandaşlık konuşmasıyla önemli mevkilere geleceğini uman bu zat, bu karşı çıkmalarla birlikte, bir de üstüne üstlük hazırdaki yerinden oldu.

Geçen seçimlerde çok gördük. Oylarını artırabilmek için AKP, “Başörtülü bacılara, kutsal yerlere, camilere saldırı” masalları anlatırdı durmadan… Duygu sömürüsü yapardı… Yüzlerce mağduriyet masalı anlatırdı…  Bu öyküler de halk arasında artık fazla ilgi görmüyor…

Referandum öncesinde adamın birisi çıktı, “EVET” diyeceksiniz, “HAYIR” demeyeceksiniz, çünkü melek Allaha “Evet” dediği için melek oldu, şeytan Allaha “HAYIR” dediği için şeytan oldu… Dedi…

Bu konuşmaya önce imamlardan tepki geldi… İmamın biri, “Yahu bu dindir, din maymuncuk gibi, böyle pislikleri kurutmak için kâğıt peçete gibi kullanılır mı?” diye sorarak, isyan etti.

Yani artık eskisi gibi halka yutturamıyorlar… “Din elden gidiyor” feryatları eskisi gibi iş yapmıyor.

Nitekim Meral Akşener’in ve CHP toplantılarının engellenmesi halkta büyük tepkiye neden oldu ve MHP’nin “HAYIR” oylarını yüzde 10 oranında artırdı…

AKP telaşlı şimdi… Sudan çıkmış balık gibi şaşkın…

Din sömürüsünün, korku silahlarının artık eskisi gibi etkili olmadığını görüyor… Yavaş yavaş gücünü yitirdiğini fark ediyor… Oy getirici propaganda yöntemleri, yandaş toplama yeteneği giderek azalıyor…

Bu nedenle ondan her çeşit oyun, düzenbazlık beklenebilir…

Hele hele, yakında bu ülke çok büyük ekonomik krize, iflas olaylarına tanık olacak ki, siz o zaman görün kıyameti…

Yandı gülüm, keten helva…

Şu anda 10 büyük şirket iflasını istedi… Bazıları kapılarına kilit vurdu… Kilit vurulan bu iş yerinde tam 400 işçi çalışıyordu…

Şimdi tümü de çoluğu çocuğu ile sokaklara atıldılar…

Bir de 10 büyük şirketin çalışanlarını düşünün… Bunların toplamı 4 binleri 5 binleri bulacak… En az… Aileleri de katılınca…

Silah, tehdit, korku, şantaj onlara tesir eder mi?

Boşuna çabalar bunlar…

Ne demiş ozan: “SAYILI GÜNLER TÜKENDİ / YOLUN SONU GÖRÜNÜYOR…

Az kaldı…

(alieralp37@gmail.com)

Geçimlerini ve saltanatlarını “Mağdur Edebiyatı” üzerine kurdular, mağdur edebiyatı ile sürdürdüler… - literature edebiyat kitap

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir