Yunanlıları ve Rumları tanımak
Yunanistan Yüksek Mahkemesi’nin, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Yunanistan’a kaçan 2 Binbaşı, 4 Yüzbaşı ve 2 Başçavuş’tan oluşan toplam 8 darbeci askerin tümü için Türkiye’ye iade talebini reddetmesi benim için hiçte sürpriz olmadı. İşin doğrusu ben bu kararın böyle çıkacağından emindim ve bekliyordum.
Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi yıllardır “Türkiye’nin düşmanları benim dostlarımdır” felsefesine sıkı sıkıya sadık kalıp, Türkiye aleyhine her tür faaliyeti ağa babaları Avrupa Birliğinden de destek alarak el ele, kol kola yürütmüşlerdi.
1981 yılının Eylül ayında bir terör saldırısında yakalanan Ermeni Terör Örgütü ASALA (The Armenian Secret Army for the Liberation of Armenia) üyesi Ekmekjian’ın verdiği ifadede, terör eğitimlerini komşu bir ülkede ve Kıbrıs Rum Kesiminde, Trodos dağlarının iç kısımlarında, dönemin EDEK Başkanı Vassos Lissaridis tarafından verilen talimat ile kurulmuş askeri eğitim kamplarında aldıklarını belirtmişti.
Aynı doğrultuda Kıbrıs Rum politik yaşamında büyük etkisi olan Vassos Lissaridis’in talimatı ile daha yeni hayata geçmiş (1978) PKK militanlarına eğitim vermek için 1982 yılında Trodos dağlarının iç kesimlerinde silahlı eğitim kampları açılmış ve burada yetiştirilen teröristler 1984 yılında Türkiye’deki ilk saldırılarını başlatmışlardı.
Vassos Lissaridis, 1955-1959 yılları arasında tedhiş örgütü EOKA içinde Makarios’un sadık adamı ve doktoru olarak üst düzey yönetici olarak görev yapmış, Zürih ve Londra görüşmelerine katılmış, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasına karşı çıkmış ve Makarios ölene kadar danışmanlığını ve özel doktorluğunu yapmış bir kişidir. 1959 yılında “Vatansaver Cephe” listesinde girdiği seçimi kazanarak Temsilciler Meclisine girmiş sonraki seçimlerin tümünü kazanmış, 22 Aralık 1963 günü Lefkoşa Çağlayan Bölgesine saldıran Rum Para Militer güçlerinin fiilen komutanlığını yapmış, 1986-1991 yılları arasında da Rum Temsilciler Meclisi Başkanlığını görevinde bulunmuş tescilli bir Türk düşmanıdır.
Abdullah Öcalan’ın yakalandığı vakit cebinden, Mavros Lazaros adına, dönemin eski Rum Temsilciler Meclisi Başkanı ve EDEK Genel Başkanı Dr. Vassos Lissaridis tarafından verilen talimat ile Kıbrıs Rum Muhaceret Dairesi tarafından resmi olarak hazırlanmış C015918 numaralı Kıbrıs (Rum Kesimi) pasaportu çıkmıştı.
Terör örgütü PKK mensuplarını yıllardır barındıran ve kaçak göçmenlerin geçiş noktası olarak kullanılan “Laurion (Lavrion) Mülteci Kampı”nın kuruluş amacı gerçekte mülteciler için olmayıp, Yunanistan hükümetinin ve Milli İstihbarat Servisinin (EYP – Εθνική Υπηρεσία Πληροφοριών) müşterek çalışmaları ile ASALA, PKK, DHKP-C, MLKP gibi terör örgütlerinin barınağı ve eğitim kampı olmasıdır. Yıllardır Türkiye’den kaçan teröristler burada barındırılmış, yedirilmiş ve içirilmiş, Türkiye’ye saldırı için gönderilen teröristler de bu kampta yetiştirilmişti.
Eğer hala daha Yunanlıların akıllarının bir köşesinde Megali Idea (Büyük Ülkü) yatıyorsa, Batı Anadolu’yu ve İstanbul’u günü geldiğinde fethetmek varsa, Kıbrıslı Rumların da Kıbrıs adasının tümünü ele geçirip adayı Yunanistan’a bağlamak hayalleri hala daha varlığını sürdürüyorsa, bu kişilerden Türkiye’nin ve Türk insanının lehine bir şeyler yapmasını beklemek, ölüden gözyaşı dökmesini beklemek ile aynıdır.
Prof. Dr. Ata ATUN
e-mail: [email protected] veya [email protected]
Facebook: AtaAtun1
30 Ocak 2017
Bir yanıt yazın