İnsan Hakları İçin Bir Kara Delik: KIRIM

10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü kapsamında Ankara’da Gazi Üniversitesi’nde Radio Liberty ve Novaya Gazeta gazetelerinin Rus muhabiri ve fotoğrafçısı Anton Naumluk'un Kırım'da yaşanan dramı anlatan sergisinin açılmasından sonra bir etkinlik yapılmıştır. Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi, Ukrayna Dostluk ve Yardımlaşma Derneği, Dünya Kırım Tatar Kongresi, Gazi Üniversitesi ve Kırım SOS işbirliği ve Ukrayna Büyükelçiliği etkinliğe katkıda bulunmuştur. - crimea 998539 640

10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü kapsamında Ankara’da Gazi Üniversitesi’nde Radio Liberty ve Novaya Gazeta gazetelerinin Rus muhabiri ve fotoğrafçısı Anton Naumluk’un Kırım’da yaşanan dramı anlatan sergisinin açılmasından sonra bir etkinlik yapılmıştır. Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi, Ukrayna Dostluk ve Yardımlaşma Derneği, Dünya Kırım Tatar Kongresi, Gazi Üniversitesi ve Kırım SOS işbirliği ve Ukrayna Büyükelçiliği etkinliğe katkıda bulunmuştur.

İşgalden bu yana Kırım’da gerçekleşen insan hakları ihlallerini anlatan konuşmacılar, Kırım’da işlenen suçların korkunçluğunu gözler önüne sermişlerdir. Etkinlik başlangıcında konuşan Kırım Derneği Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım’da işgalden sonra giderek kötüleşen duruma dikkat çekerek 1944 sürgününden sonra “Meclis üyeleri ve Kırımlı aktivistlere ikinci bir sürgün yaşatıyorlar” demiştir.

Dışişleri Bakanlığı Doğu Avrupa Genel Müdür Yardımcısı Yağmur Güldere de, Kırım’ın işgalinin gayrimeşru olduğunu ve Kırım’daki soydaşlarla yakından ilgilenildiği açıklamıştır. ODTÜ Sosyoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Aydıngün, Kırım Tatarlarının mücadelesinin yalnızca Kırım Tatarlarının değil, bütünüyle insan haklarının savunulmasına dayandığını vurgulamıştır.

Kırım’da Rus işgalinden sonra Kırım Tatarca’sı ve Ukrayna dilini resmi dil olmasına rağmen hiçbir okulda bu dillerde eğitim yapılmadığı belirtilerek, Kırım Tatarlarının asimile edilmek istendiği ve Kırım’dan göçe zorlandıkları konuşmacılar tarafından açıklanmıştır.

Toplantıda öğrendiğime göre Rusya Büyükelçiliği; gerek Gazi Üniversitesi’ndeki ve gerekse TEPAV’daki etkinliklerin, düzelen Türkiye Rusya ilişkileri kapsamında yapılmaması gerektiğini açıklamış ve bence diplomatik baskı uygulamıştır.

Bu girişimlere rağmen Gazi Üniversitesi ile TEPAV’ın geri adım atmamasını, Eskişehir Kırım Derneği eski Başkanı ve Kırım Gelişim Vakfı kurucu üyesi olarak takdirle karşılıyorum. Pazartesi günü de TOBB Üniversitesi ve TEPAV işbirliğinde benzer bir etkinlik yapılacaktır.


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir