CAHİLİN CESARETİ
Hüseyin MÜMTAZ
Jöleli meydanı boş bulmuş, desteksiz sallıyor.
Sosyoloji bilmiyor, coğrafya bilmiyor, tarih hiç bilmiyor.
“Diplomasi’nin “d”sinden haberi yok, kulaktan dolma bilgilerle girdiği her konuyu ağzına, yüzüne, gözüne bulaştırıyor.
Demiş ki; “İmam Hatip Liseleri kapatılmaya çalışılıyor, ne aklıyla? İngiliz aklıyla. Hala KKTC’te İngilizler at oynatmaya çalışıyor!”
“İmam Hatip okulları, Türk okulları kapatılmaya çalışılıyor” demiş.
“Kıbrıs’ın AB’ye verilmesi, tek parça halinde bir bütün olması cinayettir, bu coğrafyada Türk-İslam varlığının katledilmesidir” demiş.
“Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti eğer o şekilde devam etmek istemiyorsa Türkiye’nin bir vilayeti olur yoluna devam eder!” demiş.
“Müzakereler devam etsin, ada birleşsin vs. Müzakereleri övenlere soruyorum; Nüfus kâğıdı ile gittiğim yere, Schengen Vizesi ile mi gidecem?” demiş.
“İngiliz aklı” meselesinden girelim konuya…
Bir kere İngiliz, kendi aklıyla gelmemiştir Ada’ya. Ada tamamen seninken; senin kudretli, kuvvetli, fehametli, haşmetli Sultan Abdülhamit Han hazretleri, “kendi tapulu çiftine-çubuğuna” dokunulmaması kaydıyla “kiralamıştır” İngiliz’e.
İki; şimdiki KKTC’de, (o devletin adı KK”Türkiye”Cumhuriyeti değil, KK”TÜRK”Cumhuriyeti’dir. Onu bile öğrenememiş) her şey olabilir ama “İngiliz aklı”, İngiliz yanlısı, taraftarı yoktur. Halk; üçbuçuk linobambaki hariç İngiliz yanlısı, sevdalısı değil; hepsi de 1571’den sonra Anadolu’dan gönderilen Türk’tür, Türkmen’dir, Yörüktür.
Hem ne Türk!
Bakın bir yıl önce ne yazmışız..
“İlber Ortaylı ile başlayalım;
‘Kıbrıs’ın kentsoyluları efsane tarih düşünmeyi seviyor. Lefkoşa’nın restoranları veya benzer mahfelde Fenikeli veya Venedikli soyundan geldiğini iddia edenler hayli kalabalıktır. Böylelerine bildirmekten müteessiriz; etnik macerası en iyi bilinen Türk toplumu Kıbrıslılardır ve çoğunlukla 16’ncı yüzyılın arşiv kayıtlarında görüldüğü gibi Toroslu dağ Türkmenleridir. Bizim laiklik dediğimiz ladini yaşayış biçimiyle Anadolu kasabalarının havasını tanımamış ve tatmamış bir toplum’.
Cümle linobambakilere, ağzı açık ayran budalası elenofillere kapak olsun.
Fazla lâf söylememize gerek yok.. Kıbrıs Türklerinin kökeni; Şehzade Mustafa’nın katline ferman veren Kanuni’nin nikâhlı Hasekisi Lehistanlı Roxalana’nın (Siz onu Hürrem bilirsiniz) oğlu 2’inci Selim’in (Sarhoş/Sarı Selim) üç adet mecburi göç fermanı ile Anadolu’dan sürdüğü Alevi/Yörük/Türkmen ahalidir.
Cümle fazla karışık ve dolambaçlı mı oldu?
Öznelerine ayırarak okuyun..
(Hem daha Rum Pargalı, önce “makbul”, sonra “maktul” İbrahim rezaletinden bile bahsetmedik.)
Konu hakkında daha aydınlatıcı ve bilimsel bilgi için a) Cengiz Orhonlu’nun “Milletlererarası Kıbrıs Meseleleri Kongresi-1969”da sunduğu tebliğ ile, b) Nazım Beratlı’nın “Kıbrıs(lı?) Türklerin(in!) Tarihi Cilt 1-2-3”e başvurulmalıdır”.
https://www.turkishnews.com/tr/content/2015/05/10/peki-bunlar-kim/
Demek ki Kıbrıs’ın “Türkleri”ni hor görme konusunda jöleli, Lehistanlı Roxalana’nın oğlu Sarı/Sarhoş Selim ile aynı kafadadır.
Kapatılan hiçbir Türk Okulu yoktur, resmî-özel bütün okullar TÜRK OKULU’dur.
Jöleli bir şey daha bilmiyor:
İngiliz geldiğinde Ada toplumlarını “birleştirmek için” dinî farklılıkları öne çıkardı/kullandı; etnik farklılıkları zinhar yasakladı.
29 Ekimler, 23 Nisanlar, 30 Ağustos’lar zinhar kutlanamazdı! Türk demek, Türk bayrağı asmak yasak, fes/takke takmak serbestti. Tekkeleri, zaviyeleri, medreseleri teşvik etti. Feslileri “Sir” yaptı, Türk toplumun idaresini onlara verdi. Dini motifleri o kadar öne çıkardı ki, hem Ortodoksların, hem Müslümanların bütün dini günlerini bayram/resmi tatil yaptı. Müslümanların dini tatil günü sayısı eksikse; kandilleri de tatil yaparak eşitledi. Bugün bile KKTÜRKC’de Mevlit Kandili resmî tatildir.
“Kıbrıs’ın AB’ye verilmesi, tek parça halinde bir bütün olması cinayettir, bu coğrafyada Türk-İslam varlığının katledilmesidir” diyen jöleli 2004 döneminde neredeydi? Annan Planı zamanında “Kıbrıs’ın bütünüyle AB’ye verilmesi” sürecini İngiliz ve Amerikalılarla beraber Türk siyasiler bizzat gelerek, otellerde kamp kurarak; “yerleşikler”in “kanaat önderlerini” Türkiye’den her gece telefonla arayarak desteklemediler mi?
Çavuşoğlu’nun, o kadar yoğun dünya ve Türkiye gündeminde gerçekleştirmeye vakit bulabildiği 18 saatlik KKTÜRKC ziyaretinde, müfredatının anayasaya uydurulması istenilen bir okulu da kaşla göz arasında ziyareti, inşallah jöleliden aldığı bir brifing sonucu gerçekleşmemiştir.6 Aralık 2016
NOT; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı ile bölgedeki birliklerde inceleme ve denetlemelerde bulunmak için dün Adana’ya gitmiş.
İlk olarak İncirlik’teki 10’uncu Tanker Üs Komutanlığında inceleme yapan Orgeneral Akar daha sonra tesadüf bu ya tam da o sırada, ABD personelinin Noel’ini kutlamak için İncirlik’te bulunan ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Dunford ile de bir araya gelmiş.
1.ABD Silahlı Kuvvetleri’nin % 90’ı Amerikan toprakları dışındadır. Dunford dünyadaki bütün Amerikan askerlerinin Noel’lerini bulundukları yerde mi kutlayacaktır?
2.Görüşme resmi ise Ankara’da yapılmamalı mıydı?
Yazıları posta kutunda oku