BM, ABD, AB, Türkiye ve Körfez ülkelerine göre Nusra terör örgütü.
AKP müttefiki Suudi Arabistan, Bahreyn ve BAE’ye göre Müslüman Kardeşler bile terör örgütü.
Dünya Müslüman Kardeşler’inin hemen hemen tüm lider, yönetici ve kadroları sık sık İstanbul’da toplanır.
Bu coğrafyada iki Vahabi mezhepli ülke var:
18 milyon nüfuslu Suudi Arabistan ve 600 bin nüfuslu Katar.
Yıllık doğal gaz üretimi 100 milyar dolar civarında olan Katar’ın emiri Temim Suudilerden hiç hoşlanmaz.
Yıllık doğan gaz ve petrol satışı 300 milyar dolar olan Suudi Arabistan kralının oğlu Muhammed mezhepdaşı Temim’den gıcık alır.
Temim AKP ile birlikte Müslüman Kardeşleri Muhammed ise daha sapık olanlarını destekler.
Hikâye çok daha karışık ama bugünlük bu kadar.
Dönelim Nusra’ya.
Rusya destekli Suriye ordusu Halep’te Nusra ve yandaşlarına operasyon yürütüyor ama en başta saydığım ülkeler kıyameti koparıyor.
Putin ile konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Ben söyler çıkar giderler Halep’ten’ dedi ama adamlar dinlemiyor.
Genelkurmay Başkanı Akar belki de bunun için dün Moskova’ya gitti ya da davet edildi.
Haberlere bakılırsa Rus uçaklarının desteğinde Suriye ordusu Halep konusunu bu hafta bitirecek.
Cuma günü Moskova’da toplanan Suriye, İran ve Rusya dışişleri bakanları bu ve benzeri konuları konuştu.
Bu üç ülkenin IŞİD’e karşı mücadele için Bağdat’ta kurduğu Koordinasyon Merkezi’nde İranlılar da var.
Rus medyasına göre Nusra ve yandaşı gruplar hala Türkiye’den destek alıyor.
Peki, Halep’te Rus ve Suriye ordusunun Nusra ve yandaşlarına karşı operasyonuna kızan Batılı ülkeler neden Musul’da IŞİD’e karşı operasyon yapan Irak ordusuna destek veriyor?
IŞİD ve Nusra aynı değil mi?
Üstelik 300 bin kadar Şii Halk gönüllüleri tarafından desteklenen Irak ordusunun yüzde 70’i Şii ama Suriye ordusunun neredeyse yüze 80’ni Sünni.
Üstelik Musul’da operasyona katılan Şii Halk Gönüllüleri ‘ Musul işi bitince batıya devam edip Rakka’yı da temizleyeceğiz’ diyorlar.
Durum çok daha çetrefilli ama şimdilik bu kadar.
Şimdi gelelim Türkiye’nin pozisyonuna.
Daha önceleri IŞİD ve PYD’yi Esad’ın adamı ilan eden AKP 24 Ağustos’ta Cerablus’a girdi ve Azez’e kadar olan bölgeyi savaşmadan IŞİD’den aldı.
Tüm tehditlere karşın PYD ile savaş henüz olmadı.
Peki, TSK’nın bu operasyonlarda müttefiki kim?
Esad’a karşı savaşan ÖSO ve Nusra benzeri onlarca örgüt.
Esad’ın dostu kim?
Rusya.
Yani AKP’nin yeni dost ve müttefiki.
İran.
Irak’ta AKP’nin gıcık aldığı Şii Irak Başbakanı Abadi ve Şii Halk Gönüllüleri güçlerinin müttefiki ülke.
Yani Rusya ve Suriye müttefiki.
Yani AKP’nin karanlık işler müttefiki düşman kardeşler Vahabi Suudi Arabistan ve Katar’ın kral, emir ve şeyhlerinin palavradan düşman bellediği İran.
‘Efendim Şii İran 1.5 milyar nüfuslu Sünni âlemini ele geçirecekmiş’.
‘Efendim İran nükleer bomba yapacak’.
İsrail’in elinde 250 nükleer bomba var ama bu hiç önemli değil!
Suudi Kral İsrail Başbakanı Netanyahu’nun seçim kampanyasına bile 85 milyon dolar bağışta bulundu.
Peki, AKP kimden yana?
IŞİD, Nusra, ÖSO, Rusya, İran, Vahabi kral ve emir, Sünni şeyhler, Müslüman Kardeşler, Mesut Barzani, Tarık Haşimi, Musul’u IŞİD’e satan eski Vali Esil Nuceyfi…
Esad asla.
ABD ne idüğü belirsiz.
PYD ve YPG’ye destek verir, Fetö’yu vermez ve darbelere destek verir ama olsun.
Aramızdaki nostaljik aşk sonsuzdur.
İşte AKP böyle bir parti.
Herşeyi yanlış, çelişkili ve tehlikeli.
Hep söyledim ve yine söylüyorum:
Bu coğrafyanın tümünü bu hale getiren AKP’dir.
Yapılacak iş çok kolay:
2011 yani ‘Arap Baharı’ öncesine dönmek.
Kolay mı?
AKP’nin ülke içi sindirme politikaları ve buna paralel başkanlık serüveni ortadayken hiç kolay değil.
AKP; çağ dışı, ilkel ve bağnaz Kral, Emir, Şeyhler, IŞİD, Nusra, ÖSO ve benzerleriyle karmaşık ve karanlık ilişkilerinden vazgeçemez.
Kolay değil.
Bunu AKP’ye yaptırabilecek tek bir güç ve mekanizma var:
Putin.
Yapabilecek mi?
Putin’in zekâsına, diplomasi hünerlerine ve elindeki kartlara bağlı.
Bakalım her konuda takiyeyi beceren AKP Putin’i de kandırabilecek mi?
Yakında herşeyi göreceğiz.
Yoksa Türkiye’nin geleceği çok karanlık.
Bu gerçeği bilen AKP bütün bölgeyi karanlığa sürüklemeye çok hevesli.
Esas soru şu:
AKP herşeyi bilinçli mi yapıyor yoksa cahil cühelanın elinde kaldığı için başkaları tarafından kullanılıyor mu?
AKP içerde her türlü tezgâh çevrilebilir ama dışarda işler hiç o kadar değil.
Hele hele konumuz Ortadoğu ise.
Kimin eli kimin cebinde hem belli hem de belli değil.
17-25’de AKP’nin eli kimlerin cebinde olduğunu gördük.
Peki, kimlerin eli AKP’nin iki cebinde onu bilen var mı?
Hüsnü MAHALLİ, 2 Kasım 2016