Turizmde 2017’de neler bekliyoruz?..

NECDET BULUZ

Turizm Bakanı Nabi Avcı 2017’deki beklentilerle ilgili yaptığı açıklamalarda özellikle şu konulara değiniyor:
“Turizmde başka ülkelere yönelmeliyiz. Çeşitliliği artırmalıyız. Özellikle sağlık ve termal turizmi konusunda yoğun çalışma yapmalıyız. Bütün bunlar için tanıtım konusundaki eksikliklerimizi de gidermeliyiz. “
Bu açıklamaların açılımı şudur:
Türk turizmine katkı sağlayan ülkelerden 2017’de de turist gelmeyecek. Sadece deniz ve güneşe dayalı turizmle hedeflenen noktalara ulaşmamız zorlaşacak. Türkiye’nin zengin potansiyeli olan termal ve sağlık turizmine ağırlık vererek açıklarımızı kapatmamız mümkün olacak. Türk turizminin tanıtımında hala eksiklikler var ve bu konularda da gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
Şimdi bunları durup dururken neden gündeme getirdik ona bakalım:
Turizmciler 2016 yılını zararla kapattı. Çoğu işletme kapılarına kilit vurdu, kimisi küçüldü, kimisi ayakta kalma mücadelesini önümüzdeki sezona taşıdı. 2017 sezonundan beklentileri vardı, bu beklentilerde de içinde bulunduğumuz şu aylarda bir sıkıntı olacağı görülmeye başlandı.
Turizm alanında yine tehlike çanları çalıyor.
Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın açıklamaları da üstü kapalı bunun mesajlarını veriyor. Anlayacağınız sıkıntı yine büyük gibi görünüyor.
Yılsonuna yaklaşıyoruz. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, önümüzdeki yılın (2017) da turizm açısından pek parlak görünmediğini söylüyor. 2016 yılını turizmciler için “afet yılı” olarak değerlendiren İşler içler acısı durumu şöyle değerlendiriyor:
“Turizm bölgelerinde kış operasyon yok, ön avans yok, erken rezervasyon yok. Görünen o ki, 2017’de krizinin derinliği 2016’dan daha fazla olacak. Sektörün ayakta kalması, güçlenmesi için teşvik ve desteklere ihtiyaç var. İş işten geçtikten sonra gelecek destek, mevtaya serum takmaktan farksız olacaktır”
Turistik merkezlerin yılın dokuz ayında 8,6 milyon turist kaybettiğini hatırlatan TÜROFED Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, Antalya, İstanbul, Muğla, İzmir ve Kuşadası’ndan oluşan turistik merkezlerin tamamında düşüş eğiliminin sürdüğünü belirtiyor.
Sorun şu:
Turizmciler devletten teşvik ve destek bekliyor ve bu gerçekleşmiyor. Bakan Avcı’nın açıklamaları da çözüm getirmiyor. Biz, hangi sektör temsilcisi ile konuşsak aynı sorunları dinliyoruz. Bu sorunlar yumağının çözülmediği bir noktada sektörün ayağa kalkması da mümkün görünmüyor.
Mehmet İşler, sektör temsilcileri adına yapılması gerekenlerin neler olduğunu çok açık yüreklilikle ortaya koyuyor, önerileri ve istekleri de sıralıyor:
“Turizm sektörünün en büyük gider kalemlerinden biri elektrik, diğeri de su. Haksız yere ödediğimiz kayıp kaçak bedelinin yükü zaten üstümüzde. Hükümetin elektrik bedellerinde indirim istiyoruz. Yerel yönetimlerden su tüketim bedellerinde ciddi indirim yapmasını bekliyoruz. Zira yeşil yıldızlı belgeliler dışındaki tesisler, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Yasası’na göre hakları olan indirimi alamıyorlar. Sektör acil teşvik ve destekler bekliyor. İş işten geçtikten sonra gelecek destek, mevtaya serum takmaktan farksız olacaktır. Ekonomik kayıplarımız, hayal kırıklılarımız olabilir. Ancak bunlar asla, ama asla ülke sevdamızın önüne geçmemiştir ve geçmeyecektir. Ülkenin geleceğinin söz konusu olduğu yerde gerisi teferruattır. Bunun bilincinde olarak, ekonomik alandaki savaştan mutlaka galip çıkmamız gerekiyor. Bu anlamda 54 yan sektörü bir jeneratör gibi besleyen, işsizliğin ilacı, döviz girdisinin en büyük kapısı olan bu sektör acil teşvik ve destekler bekliyor. Sektörün desteklenmesi için mevzuatta gerekli düzenlemeler yapılmasının gerekli olduğunu sürekli hatırlatıyoruz. Turizm sektörünün yasası yok, yasamız çıkarılmalı. İhracattan sonra ülkeye en çok döviz kazandıran sektörüz. İhracatçı sayılmamıza rağmen KDV istisnası ve iadesinden yararlanamayan sektörümüze KDV muafiyeti getirilmeli. Uygun koşullarda finansman arayışındaki sektör Eximbank’tan orta ve uzun vadeli kredi kullanabilmeli, yüzde 50 teminatla yüzde 100 kredi alabilmeli. Yatırım belgeli tesislerin süreleri uzatılmalı. İstihdamın artması, yetişmiş personelin sektör dışına çıkmaması ve hizmette kalitenin düşmemesi için vergi muafiyetleri ile SGK primlerinin kışın alınmamasını gibi yeni teşvikler getirilmeli. İzmir ve Ege destek kapsamına alınmalı. İzmir’e 2016 yılında gelen turist sayısı yüzde 42,6 azalmıştır. Bunu çok ciddi bir rakam olarak değerlendiriyoruz. Bu da İzmir ve Ege’nin kan kaybettiğini gösteriyor.”
İşler’in şu açıklamalarını da önemsiyoruz, buyurun:
“Destek paketlerinin sektörün tamamını kapsamaması bölgeler arasında ayrımcılığa ve haksız rekabete yol açıyor. Uçuş başına destek tarifeli uçuşlara da verilmeli “2016’da sektör afet geçirdi, ama afet teşvik ve destekleri bize gelmedi. 2017 daha kötü gözüküyor. Antalya ve Muğla’ya sağlanan desteklerin İzmir ve Egeli turizmcilere de sağlanmasını ısrarla talep ediyoruz. İzmir’in sadece tarifesiz uçak desteğinden yararlanması büyük haksızlık, tarifeli seferlerden İzmir de destek almalı. İzmir’e turist tarifeli uçuşlarla geliyor. A sınıfı acentelere verilen 6 bin dolarlık uçak desteğinden İzmir’e yapılan tarifeli seferler de yararlandırılmalı. Bu konuyu milletvekillerimize, Sayın Bakan’a ilettik. Hiç olmazsa 2017’de bu destekleri görmeyi ve bu durumun düzeltilmesini bekliyoruz. Türkiye’nin imaj sorunu tanıtımla aşılabilir Art arda yaşanan terör saldırıları, başarısız darbe girişimi ve sınırlarının yakınında gelişen olaylar nedeniyle ülkenin zor günlerden geçiyor. Yurt dışındaki olumsuz imajı gidermek için daha çok çaba harcanması gerekiyor. Türkiye’nin olumsuz imajı, algıyı düzeltebilmesi için Avrupa ülkelerinde, hedef pazarlarda ciddi bir halkla ilişkiler ve tanıtım kampanyasına girişilmeli, devlet yerel yönetimlerle ve turizm sektörüyle işbirliği yapmalı”
[email protected]
www.facebook.com/necdet.buluz

NECDET BULUZ - turizm