Aslında herşey çok basit.
Birileri insanlığı yok etmek istiyor.
Silah üretip savaş çıkardılar olmadı.
Laboratuvarlarda virüs üretip hastalık yaydılar olmadı.
Daha kolay, uzun erimli ve kârlı formüller bulmaları gerekiyordu.
Sonunda buldular: GDO.
Genetiği yani doğal yapısıyla oynanmış gıdalar.
Oyun başladı.
Önce genetiğiyle oynanmış yani genetiği bozulmuş tohumlara el attılar.
Bu tohumlarla doğal yapısıyla yetişen ağaç, sebze ve meyve yetiştirdiler.
Ağaç, sebze ve meyveler bozuldukça ilaçlamaya başladılar.
İlaçlar toprağı zehirledi.
Bozulan toprağı verimli kılmak için gübre imal ettiler.
Bu topraktan otlanan hayvanlar hastalandı.
Hayvanlara GDO’lu yem yüklediler.
Bu hayvanlardan elde edilen ürünleri yani et, süt, yumurta ve bunlardan üretilen tüm gıdaları insanlara yedirdiler.
GDO’lu tahıl, meyve, sebze ve hayvan ürünlerini yemek zorunda bırakılan insanlar kolay hastalanır oldu.
GDO’lu kaynaklı gıdalar insanların bağışıklık sistemini çökertti.
Hastalıklarda patlama oldu.
Özellikle kanserde.
İlaç şirketleri acayip zengin oldu.
Somut bir örnek: Hafta başında Alman ilaç firması Bayer dünyanın en büyük tohum ve tarım ilaçları üreticisi Amerikan Monsanto şirketini 66 milyar dolara satın aldı.
Çok basit: GDO’lu tohum sat, peşinden tarım ilacını kakala sonra da hastalıklı tohum ve topraktan alınan ürünleri yiyerek hastalanan insanlara ilaç sat.
Müthiş bir tezgâh.
Bu yalnızca bir örnek.
Benzer ilişkiden trilyonlarca dolar kazanan belki de yüzlerce şirket var.
Hemen hemen hepsi İsrail ve ABD kökenli.
Emperyalizm-Siyonizm İttifakı.
İsrail’in başta Türkiye ve KKTC olmak üzere dünyanın her tarafında tarım arazisi satın alması boşuna değil.
Özellikle Afrika, Latin Amerika ve Hindistan.
GDO’nun henüz bulaşmadığı temiz topraklar.
Bu Siyonistler çok cin ve biraz da puşt.
İdeoloji gereği.
GDO’lu gıdaları başkalarına yedirirler ama kendileri dokunmaz.
İnsanlık ölsün diye.
Yaşam tacirleri.
‘7 milyar insan ölse de bir tek biz kalsak’ inancı.
Topraklar, doğal yapısıyla hayvanlar, böcekler ve yaşama dair herşeyi yok olmalı.
Yeniden bir Nuh Tufanı.
Peki devletler ve hükumetler ne işe yarar?
Hiçbir şey.
Dev şirketler onları da satın alıyor.
GDO’lu tohumları, sebze ve meyveleri ve bilumum zehirli ürünleri yasaklayan yok.
Herkes yavaş yavaş ölmeli.
Türkiye dâhil dünya medyasında bu tehlikeli gidişatı anlatan haber, program ve yorum bulamazsınız.
Bazı dürüst insanların kıt olanaklarıyla yapılanları hariç.
İnsanlar da şartlandırıldı.
Evlendirme, giyim-kuşam ve bilumum aptaleğlence programlarına alıştırılan insanlara artık hiç kimse GDO ile ilgili program izlettiremez.
Toprağımız, suyumuz, havamız ve her şeyimiz yavaş yavaş yok oluyor ama bizden çıt yok.
İnsanlar toptan GDO’lulaştırıldı.
Her tarafları hormonlu.
AKP sayesinde.
AKP iktidar oldu memleket GDO ile tanıştı.
AKP bu toprakların yerel tohum üretimini yasakladı.
AKP sayesinde Türkiye yabancı GDO, GDO’lu tohum, GDO’lu yem, GDO’lu meyve ve sebzeler, tarım ilacı ve bilumum hormon cennetine dönüştürüldü.
‘İslamcı’ AKP sayesinde.
Herşeyi bozduğu gibi toplumu da yozlaştırdı.
GDO’lu tohumla ‘Dindar ve kindar gençlik yetiştirmek için’.
Hormonu bol ilacı yok.
Ölümlerden ölüm seçin: Ya GDO’dan ya da AKP’den.
Siz uyumaya devam edin.
Hüsnü MAHALLİ, 17 Eylül 2016
Bir yanıt yazın