18.9.2016
Artık her şey ‘gerçek yalanlar’ üzerine inşa ediliyor.. bu bir metot!. ‘yeni dünya düzeni’ felsefecilerinin en yeni.. en son metodu!.
11 Eylül saldırısı ‘büyük bir yalan’!. ama saldırı ‘gerçek’!. her şey iç-içe geçmiş.. doğru-yanlış.. gerçek-yalan.. ölenler-kurtulanlar..
kaos!. kaostan türeyen gerçeklik algısı ve bu algı üzerinden medyanın yarattığı ters algı.. acılar üzerinden yaratılan ‘intikam’ duygusu.. ve hedef daha büyük bir saldırı!.. ve YIKIM!.
hedef Orta-Doğu!..
Sümer-Asur-Babil.. Mısır medeniyetleri…
Musevilik!. Hristiyanlık!. Müslümanlık!..
Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfi.. ve Süleyman’ın mabedi ilişkisi…
İsrail’in kuruluşu!..
Tanrı ile yapılan ‘akid’!. ve kutsal topraklar miti!..
hepsi Orta-Doğu!..
ve Türklerin kavimler göçü!. Hazar İmp.. ve İskandinav tanrıları…
Osmanlı İmp..Bizans’ın yıkılışı..
ve paganizmin çöküşü..
hepsi Orta-Doğu!..
ve 2.600.000.000 Hristiyan.. (iki milyar altı yüz milyon)
ve 1.300.000.000 Müslüman.. (bir milyar üç yüz milyon)
ve sadece.. ve sadece.. fazlası eksiği, 20 milyon Musevi!..
ve dünya para piyasalarının hakimi Museviler!..
ama savaşan Hristiyan ve Müslümanlar!..
11 Eylül ve diğerlerine, bir de bu açıdan bakın!..
birinci ‘din’!. neden diğer halklar arasında yayılmadı!..
yoksa birileri karışmak mı istemedi!..
o zaman başka bir ‘din’ gelmeliydi!..
vaftizci Yahya kimdir!.. mesela…
İslam’da peygamber olarak geçer.. Zekeriya’nın oğludur!..
Yahudi’dir!.. ve İsa’yı vaftiz ettiği söylenir!..
Orta-Doğu, içinde bulunduğumuz zaman aralığının bir merkezi, spiritüalizmin gerçek ve yalan arasında kalan ve ‘nasıl’ var-olduğu cevabını arayan insanoğlu için ‘dinler’ ve mitler’ bahçesidir!..
tanrıları kral.. kralları peygamber.. peygamberleri kral olarak görürsünüz..
aslında tüm cevaplar dördüncü yüzyılda yakılarak yok edilen İskenderiye kütüphanesi’nde mevcuttu!.. ve son olarak Irak’ta yağmalanan kütüphaneler.. sıra Suriye’de…
ve ‘işid’ denen karanlığın tohumları..
‘gerçek’leri yakarak, toplumları yalanlara esir ediyorlar!.. ve Orta-Doğu’ya saldırı, ‘gerçekler’ üzerinden değil!. ‘gerçek yalanlar’ üzerinden yapılıyor!..
bunca akan kanın sorumluları.. sizce tanrıya inanıyor olabilir mi!..
ya da onların inandıkları ‘tanrı’!. bizim tanrımız olabilir mi!..
sizce, Cern’de neyin peşindeler.. ‘bilim’ gerçekten masum mu!..
yoksa ‘bilim’ adı altında.. iş-başında olan ‘derin din’ mi!..
varlığın.. ya da yokluğun hiç bir değeri yok!.. neye inandığınızın da..
yoksa Vatikan ve İsrail’in Cern deneyine sağladığı katkıdan haberiniz yok mu!. itirazlarını hiç duydunuz mu!..
ne diyor Cern İletişim Direktörü James Gillies; ”… bu anlamda CERN in, Melekler ve Şeytanlar filminin perdeye aktarımında Sony Pictures ile ortak çalıştığını unutmamak gerekir. ”
elbette pek çok bilimsel buluşun.. dünya çapındaki bilgisayar ağ bağlantısının burada keşfedildiğini de unutmamak lazım..
aklımızda…
elbette ‘melekler ve şeytanlar’ filminde ‘vatikan-illuminati-cern’ ilişkisini çözmek.. kimin iyi.. kimin kötü olduğunu anlamak zor!. anlaşıldığı da söylenemez; ancak düzenli sinema izleyicisi için oldukça seyredilir ve ilginç bir filmdir!.. ya da okuyucu için.. müthiş sürükleyici bir kitaptır!..
ama tıpkı; hadron çarpıştırıcısı gibi.. yokluğun temsilcisi ateizm ile.. varlığın temsilcisi ‘vatikan’ı.. ‘derin din’ dediğimiz dehlizde buluşturan ve beyinleri yakan bir filmdir!.. çarpışma şiddetli olmuştur…
”müthiş bir filmdi, seyrettin mi!”
”seyretmedim.. ne anladın filmden onu söyle!”
”ee din var işte.. bilimciler.. ama onlar illuminati! teröristler vardı.. papa kaçırıldı, bi dakka ya, nası yani…”
gibi dersem daha iyi anlarsınız…
yalanların içine hapsedilmiş gerçekler.. ve gerçeğin içindeki yalanlar..
gerçek yalanlar üzerinden kurgulanan bir dünya düzeni!. ve biz insanlar!..
bakalım kim kazanacak!.. BİZ mi!..
ŞİVA mı!…
Cem Yağcıoğlu 11 EYLÜL 2016 03.25