MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ 20 YIL UZATILDI

VE…

1936 MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ

2036 YILINA KADAR UZATILDI

SON YILLARDA ÜLKEMİZE MUSALLAT OLAN MEL’ANETLERİN BİR SEBEBİNİN DE (MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ İÇİN) T.C.HÜKÜMETİNE YAPILAN BASKILAR OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM…

2015 ARALIK AYINDA DÜŞÜRÜLEN RUS UÇAĞININ NEDEN OLDUĞU TÜRK-RUS ANLAŞMAZLIĞI, SAĞDUYU İLE AŞILMIŞ VE “MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ” 20 YIL DAHA UZATILMIŞTIR…

BÖYLECE, BATI’NIN “HAZAR DENİZİ ENERJİ HAVZASINA” EL ATMA HEVESLERİ 20 YIL DAHA ERTELENMİŞ BULUNMAKTADIR.

ŞAHAP OSMAN ARAS-Tarihçi Yazar, İZMİR

20Temmuz1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi:

Türk Boğazlarından (Çanakkale ve İstanbul) geçiş rejimini ve boğazlar bölgesinin güvenliği işlerini düzenleyen sözleşmedir. 24Temmuz 1923’te Lozan Antlaşması ile birlikte imzalanan Boğazlar Sözleşmesini yürürlükten kaldırmıştır.

TÜRKİYE’NİN DEĞİŞEN DÜNYA KOŞULLARINI GEREKÇE GÖSTEREREK, LOZAN’DA İMZALANAN “1923 BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİNİN YENİDEN DÜZENLEMESİ ÖNERİSİ TARAFLARCA BENİMSENEREK; 22HAZİRAN 1936’DA İSVİÇRE’NİN MONTREAUX(MONTRÖ) KENTİNDE TOPLANMIŞTIR.

İki ay süren toplantılardan sonra 20 Temmuz 1936’da Bulgaristan, Fransa, Büyük Britanya, Avustralya, Yunanistan, Japonya, Romanya, Sovyetler Birliği, Yugoslavya ve Türkiye tarafından imzalanan yeni Boğazlar Sözleşmesi ile Türkiye’nin Lozan’da kısıtlanmış olan hakları iade edilmiş ve Boğazlar Bölgesinin egemenliği Türkiye Cumhuriyetine geçmiştir.

SÖZLEŞMENİN BAZI HÜKÜMLERİ ÖZET OLARAK AŞAĞIYA ÇIKARILMIŞTIR:

Ticari Gemilerin Geçiş Rejimi

*Barış zamanında, gündüz ve gece, bayrak ve yük ne olursa olsun, hiçbir işlem (formalite) – sağlık denetimi hariç – olmaksızın Boğazlar’dan geçiş ve gidiş-geliş (ulaşım) tam özgürlüğünden yararlanacaklardır.

*Savaş zamanında Türkiye, savaşan değil ise bayrak ve yük ne olursa olsun Boğazlar’dan geçiş ve gidiş-geliş (ulaşım) özgürlüğünden yararlanacaklardır. Kılavuzluk ve yedekçilik (römorkörcülük) isteğe bağlı kalmaktadır.

*Savaş zamanında Türkiye savaşta ise, Türkiye ile savaşta olan bir ülkeye bağlı olmayan ticaret gemileri, düşmana hiçbir biçimde yardım etmemek koşuluyla Boğazlar’da geçiş ve gidiş-geliş (ulaşım) özgürlüğünden yararlanacaklardır. Bu gemiler Boğazlar’a gündüz girecekler ve geçiş, her seferinde Türk makamlarınca gösterilecek yoldan yapılacaktır.

*Türkiye’nin kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidi karşısında sayması durumunda, Boğazlar’dan geçiş ve gidiş-geliş (ulaşım) tam özgürlüğünden yararlanacaklardır; ancak gemilerin Boğazlar’a gündüz girmeleri ve geçişin her seferinde Türk makamlarınca gösterilen yoldan yapılması gerekecektir. Kılavuzluk, bir durumda zorunlu kılınabilecek; ancak ücrete bağlı olmayacaktır.

Savaş Gemilerinin Geçiş Rejimi

a) Barış Zamanında:

*Karadeniz’e kıyıdaş Devletler, bu deniz dışında yaptırdıkları ya da satın aldıkları denizaltılarını, tezgaha koyuştan ya da satın alıştan Türkiye’ye vaktinde haber verilmişse, deniz üslerine katılmak üzere Boğazlardan geçirme hakkına sahip olacaklardır. Söz edilen Devletlerin denizaltıları, bu konuda Türkiye’ye ayrıntılı bilgiler vaktinde verilmek koşuluyla, bu deniz dışındaki tezgahlarda onarılmak üzere de Boğazlardan geçebileceklerdir.Gerek birinci gerek ikinci durumda, denizaltıların gündüz ve su üstünden gitmeleri ve Boğazlar’dan tek başlarına geçmeleri gerekecektir.

*Savaş gemilerinin Boğazlar’dan geçmesi için, Türk Hükümetine diplomasi yoluyla bir önbildirimde bulunulması gerekecektir. Bu ön bildirimin olağan süresi sekiz gün olacaktır;ancak, Karadeniz’de kıyısı olmayan Devletler için bu süre onbeş gündür.

*Boğazlar’dan geçecek yabancı deniz kuvvetlerinin toplam tonajı 15.000 tonu aşmayacaktır.

*Herhangi bir anda, Karadeniz’in en güçlü donanmasının (filosunun) tonajı sözleşmenin imzalanması tarihinde bu denizde en güçlü olan donanmanın (filonun) tonajını en az 10.000 ton aşarsa diğer kıyıdaş ülkeler Karadeniz donanmalarının tonajlarını en çok 45.000 tona varıncaya değin arttırabilirler. Bu amaçla, kıyıdaş her Devlet, Türk Hükümetine, her yılın 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihlerinde, Karadeniz’deki donanmasının (filosunun) toplam tonajını bildirecektir; Türk Hükümeti de, bu bilgiyi, kıyıdaş olmayan diğer devletlerle Milletler Cemiyeti nezdinde paylaşacaktır.

*Bununla birlikte, Karadeniz’de kıyısı olmayan bir ya da birkaç Devlet, bu denize, insancıl bir amaçla deniz kuvvetleri göndermek isterlerse, bu kuvvetin toplamı hiçbir varsayımda 8.000 tonu aşamaz.

*Amaçları ne olursa olsun, Karadeniz’de kıyısı olmayan Devletlerin savaş gemileri bu denizde yirmibir günden çok kalamayacaklardır.

b) Savaş Zamanında:

*Savaş zamanında, Türkiye savaşan değilse, savaş gemileri yukarıda belirtilen koşullar içinde, Boğazlar’dan yararlanacaklardır.

*(Türkiye’yi bağlayan karşılıklı yardım antlaşması gereğince yapılan yardımlar hariç) Savaşan herhangi bir Devletin savaş gemilerinin Boğazlar’dan geçmesi yasak olacaktır.

*Karadeniz’e kıyısı olan ya da olmayan Devletlerin bağlama limanlarından ayrılmış bulunan savaş gemileri, kendi limanlarına gitmek maksadıyla boğaz geçişi yapabilirler. Ancak,Boğazlar’da herhangi bir el koymaya girişmeleri, ziyaret hakkı kullanmaları ve düşmanca eylemde bulunmaları yasaktır.

*Savaş zamanında, Türkiye savaşan ise; savaş gemilerinin geçişi konusunda Türk Hükümeti tümüyle dilediği gibi davranabilecektir.

*Türkiye kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidi karsısında sayarsa, Türkiye savaş durumu geçiş rejimini uygulamaya başlayacak. Ancak; Milletler Cemiyeti Konseyi (BM Güvenlik Konseyi) Türkiye’nin aldığı önlemleri 3’te 2 çoğunlukla haklı bulmazsa Türkiye bu önlemlerini geri almak zorunda kalacaktır.

Diğer Hükümler

*Boğazlar’ın egemenliği kayıtsız şartsız Türkiye Cumhuriyeti’ne bırakılacak; tahkimat yapmak hakkı tanınacaktır.

*Türk Hükümeti, sözleşmenin yerine getirilmesinde görevli ve yetkili olacaktır.

*Sözleşmenin süresi; 20 yıldır…Sözleşmeyi imzalayan bazı Devletler 1956’da değişiklik için girişimde bulunmuşlar ise de, başarılı olamamışlardır…Şimdi ise, süresi 2036 yılına kadar uzatılmıştır.

VE… - iran

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir