Gaziantep’te gerçekleşen terör saldırısında ilk belirlemelere göre 22 kişi hayatını kaybetti, 100’den fazla kişi yaralandı.
Aynı anda Gaziantep’in Karkamış içesine dokuz havan mermisi atıldı.
Gaziantep ve Türkiye planlı, stratejik, belli bir merkezden yürütülen saldırı ile karşı karşıya.
Gerçekleşen terör saldırısı Şahinbey ilçesine bağlı Akdere Mahallesinde, bir sokak düğünü esnasında gerçekleşti. Yani Irak’ta, Suriye’de yıllardır yaşanan görüntüler, 20 Ağustos 2016 tarihinde, Gaziantep’teki Akdere Mahallesi’nde yaşandı. Akdere Mahallesi Bitlis, Siirt, Van, Şanlıurfa’dan yoğun göç alan bir bölge. Bu bölgede, bölücü örgütün faaliyetleri olduğu gibi, IŞİD hücrelerinin de olduğu biliniyor.
Suriye’deki iç savaş dalgaları önce Gaziantep’e vurarak diğer illerimize silsile yoluyla ilerledi / ilerliyor. PYD/PKK – IŞİD “iç hesaplaşması” üzerinden, bir kaos operasyonu ile daha karşı karşıyayız. ABD ve Batı , Suriye’deki iç savaşı, kendi beslediği terör örgütleri aracılığıyla, Gaziantep’i de merkez alarak Türk topraklarına taşıyor.
Gaziantep, özellikle 2012’den bu yana hedef alınıyor:
2012’den sonra Suriye’deki iç savaş dalgaları, en başta sınıra en yakın illerden bir olan Gaziantep ve Kilis’i etkiledi.
ABD ve Batı’nın Suriye’de iç savaş çıkarmaya dönük operasyonları başladıktan 1 yıl sonra, 20 Ağustos 2012’de, Gaziantep Şehitkamil İlçesi Emniyet Müdürlüğü’ne bombalı araçla terör saldırısı gerçekleştirilmişti.
2015 – 2016 ‘da Kilis aylarca, hedef alınarak bombalandı. Roketli saldırılarda onlarca kişi hayatını kaybetti.
2013’te Reyhanlı’daki terör saldırısından sonra, özelikle 2015’ten sonra İstanbul, Ankara merkezli terör saldırıları sistematik bir biçimde artarak devam etti.
2014’te Suriyeli göçmenler üzerinden, 2015’te ise Ayn el Arap’taki olayları gerekçe göstererek terör eylemleri artmış; gerçekleşen terör eylemleri üzerinden Gaziantep’te sosyal çatışma zemini bilinçli olarak tırmandırılmaya çalışılmıştır.
2015’te IŞİD belgeselini çeken iki Suriye’li gazeteci Gaziantep kent merkezinde infaz edildi.
2016 1 Mayıs’ında Gaziantep Emniyet Müdürlüğü IŞİD militanlarınca saldırıya uğradı.
Terör örgütü IŞİD’in Kilis’e attığı roketlerden sonra Gaziantep’e de Suriye tarafından 26 Mayıs 2016 tarihinde saat 10.50’de iki roket fırlatıldı.
Roket mermileri Gaziantep Havaalanı yakınındaki lojman bahçesi ve boş araziye isabet etti. Mermilerden biri patlarken, diğeri patlamadı.
13 Temmuz 2016’da bir polis memuru, IŞİD militanları tarafından başından vuruldu. Başından vurulan polis, daha sonra şehit oldu.
Son terör saldırıları ile birlikte, Türkiye’nin “Suriye haline getirilme” planı, Gaziantep üzerinden gerçekleştirilmeye çalışılıyor.
Gaziantep’e yönelik dış ya da iç saldırlar aslında emperyalizm için stratejik bir öneme sahiptir. Güneydoğu’nun sanayi merkezi olan ve Türkiye’nin ekonomik kaynak yönlerinden sayılı illerinden olan Gaziantep, küresel sırtlanların ağzının suyunu akıtarak baktığı bir ilimiz. Yani Gaziantep bir nirengi noktası.
Coğrafi konumu itibari ile de Gazianep önemli bir yere sahip. Gaziantep’in Suriye ile 121 km. Musul ile 638 km.lik mesafesi bulunuyor. Gaziantep, aynı zamanda Adana, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Hatay gibi Suriye ve Irak’a sınırı olan önemli illere hemen hemen eşit uzaklıkta bir mesafede bulunuyor.
Gaziantep, mevcut sınırlarımız dahilinde Güneydoğu ile Batı’yı, Doğu ile Akdeniz bölgesini birbirine bağlayan; bölgesel anlamda ise Suriye ile de Türkiye arasında önemli bir geçiş bölgesi.
Yani, Gaziantep Ortadoğu için merkezi konuma sahip olan illerimizden biridir.
Ortadoğu’nun merkezinde ise Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar ve Asya’nın merkezi konumunda olan Türkiye yer almaktadır.
Türkiye, Batılı emperyalist ideologların belirttiği gibi “Asya’nın kilidi”. Asya’ya hakim olmak için ise bu kilit kırılmalı.
Bu kilit illerden biri olan Gaziantep, bu yüzden Batı’nın beslediği terör örgütlerinin sürekli hedefinde olmuştur. Gaziantep ve Kilis’e yönelik saldırılar bu açıdan “yerel” değil, ulusal ve uluslararası bir düzlemde yorumlanmalı. Çünkü Gaziantep’e hakim olan kuvvet Türkiye’de önemli bir halkaya sahip olur. Türkiye’de tamamen denetim kuran bir odak önce Ortadoğu’ya, sonra Asya’nın tamamına hakim olur. Bu demektir ki: Eğer emperyalizmin planları Gaziantep’te tıkanırsa, Ortadoğu’da işler emperyalizm adına yolunda gitmez.
Bu denklemden yola çıkarak diyebiliriz ki: Gaziantep’i savunmak bugün Türkiye’yi savunmaktır.
Dün Kilis’te olan, bugün Gaziantep’te gerçekleşen saldırıların; yarın Niğde’de, Kahramanmaraş’ta, Mersin’de de olmayacağının garantisini kimse veremez. Çok geç olmadan, satıh olarak bütün vatanı savunmaya geçmemiz elzemdir. Üstümüze sistematik olarak art arda füzelerin yollanmasını beklemeyelim.
Suriye’deki Kürt Koridoru planının hızlı adımlarla ilerlettiği, Menbiç’in ABD eliyle PYD/YPG’ye devredildiği bir dönemde bu patlamanın gerçekleşmesi, bu terör saldırısına uluslar arası düzlemden bakmamız için bize yeterli veriyi sunuyor.
Lütfen dikkat edelim. Yıllardır, Türkiye’nin işgal ve iç savaşa yönelik bir planla karşı karşıya kaldığını, şimdiden buna hazır olunması gerektiğini belirtiyoruz.
Bakın, yarın sosyal medya, vatsap gibi iletişim olanaklarından yoksun kalacağız. Şimdiden bir iletişim ağı oluşturulmalı. Çevremizde sağlıktan, haberleşme ve sivil savunmadan anlayan kişilerden oluşan bir sosyal ilişkiler alanı oluşturmalıyız.
Bizim kentimizin unvanı “GAZİ”. Adı, rengi,lisanı ne olursa olsun; üzerimize hücum eden düveli muzzaama ile de, bu büyük devletlerin vekalet verdiği terör örgütleri ile de mücadele edecek azim ve gücümüz var.
Dosta düşmana duyurulur.
Mithat Akar – GAZİANTEP