1.. Massispost.com, Sızdırılmış Alman raporlarına göre Türkiye’ nin İslamcıların merkezi olduğu iddia ediliyor. Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere Çarşamba günü Türkiye’ nin İslamcıların merkezi olduğunu iddia eden sızdırılmış hükümet raporunu savundu. Bu suçlama, toplu sığınmacı krizinin çözümünde kilit ortak olan Ankara ile ilişkileri daha da gerginleştirdi. Geçen aylarda, Almanya’ nın merkezde olduğu Avrupa’ ya vaki sığınmacı akınına karşı AB Türkiye’ nin yardımını sağlamaya çalışırken Türkiye ile Almanya arasında bir seri anlaşmazlıklar meydana gelmişti. Ankara, ayrıca, 15 Temmuz darbe girişimi sonunda Avrupa’ nın baskı yaptığını iddia eden tenkitlerine de öfkeli idi. Kamu yayıncısı ARD sızdırılan Hükümet raporunu bu hafta yayınladı. Rapora göre; Türkiye İslamcı gurupların merkezi haline geldi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ ın Gazze’ deki Hamas, Mısır’ daki Müslüman Kardeşler ve Suriye’ deki silahlı İslamcı karşı guruplara ideolojik yakınlığı var. De Maiziere, söz konusu rapordan dolayı pişmanlık duyup duymadığı sorulduğunda pişmanlık duymadığını ve bu raporun Türkiye’ nin bir konusunu belirttiğini, bunun ötesinde başka konuların da bulunduğunu söyledi. İçişleri Bakanlığı sözcüsü Johannes Dimroth raporun Bakan Yardımcısı tarafından imzalandığını, ne Maiziere’ in ne de Dışişleri Bakanlığının bilgisi olmadığını söyledi. Türkiye bu sözlere kızgınlıkla reaksiyon gösterdi ve Dışişleri Bakanlığı sözcüsü şu açıklamayı yaptı : “ Bu iddialar, çarpıtılmış zihniyetin bir tezahürü olup hedefi Cumhurbaşkanımızı ve hükümeti hedef alarak ülkemizi yıpratmaktır.”
- Worldaffairsjournal.org’ da yer alan haberin başlığı : “ Soykırımı Değersizleştirme : Tehlikeli bir Oyalama.” Haberin özeti : “ 22 Temmuz’ da Polonya – Sejm , 1943 yılında Ukrayna şehri Volhynia’ da 100.000’ den fazla Polonyalının Ukrayna ulusalcıları tarafından öldürülmesinin bir soykırım olduğunu bildirdi. 2 Haziranda Donetsk ayrılıkçı Halk Cumhuriyeti başkanı Aleksandr Zakharchenko ‘ Ukrayna yetkilkilerinin Donbass halkı üzerindeki soykırımının durdurulması için uluslar arası kuruluşlara başvuruda bulunduğunu’ bildirdi. Ukrayna yetkilileri Volhynia’ da Holokost benzeri bir toplu kırım yapmışlar mıdır sorusuna haberin yazarı hayır diyor. BM’ in Soykırım Sözleşmesi soykırım ile daha düşük düzeydeki vahşetler arasında makul bir ayrım yapmıyor, nefret suçundan Holokosta kadar her şeyi kapsıyor. Sözleşme, ağırlıklı olarak iki kritere istinat etmelidir; olayın büyüklüğü ve ölüm. Holokost 6 milyon Avrupalı Yahudi ile, Holodomor 4 milyon Ukraynalı ile, Ermeni <sözde> soykırımı 1,5 milyon ile, Kamboçya 2 milyon ile ilgilidir….
- Armenpress’ te yer alan haberin başlığı : “ Tunceli Ermenilerinin İstanbul’ daki kitlesel vaftiz töreni.” Haberin özeti : “Tunceli Ermenilerinin ulusal kimliğe dönüşlerinin bir parçası olarak İstanbul’ daki St. Stephen Ermeni kilisesinde kitlesel bir vaftiz töreni yapıldı. Agos gazetesinin bildirdiğine göre Ermeni <sözde> soykırımı sırasında zorla İslamlaştırılan Ermenilerin ulusal kimliklerine dönüşü için mücadele veriliyor. Bu ayinde, Trdat Uzunyan Tuncelili sekiz Ermeniyi vaftiz etti.
Bir yanıt yazın