NECDET BULUZ
Yabancı yatırımlarla ilgili gelişmeler hangi noktada? Türkiye cazibe merkezi olmaktan uzaklaşıyor mu? Daha açık ifade ile yabancı yatırımcılar kaçıyor mu? Ya da mevcut yatırımlar yerinde duracak mı?
Bu soruların yanıtı hepimizi yakından ilgilendiriyor. Bugün önemsediğimiz bu konuya değinmek istiyoruz.
Türkiye, son iki yıl içinde yabancı yatırımcıdan gerektiği gibi istifade edemiyor. Yapılan açıklamalarda da “Yabancı yatırımcı, terör nedeni ile ve istikrar görmediği bir siyasi ortamda yatırım yapmaktan kaçınır” deniliyor.
Hükümet kanadından yapılan açıklamalarda da “Yabancı yatırıcıyı teşvik ediyoruz. Ülkemizin ekonomik durumu çok sağlam ve yatırım yapmaya da uygun” vurgusu yapılıyor.
15 Temmuz darbe girişiminin yabancı sermaye ve yatırımcılar üzerinde hiç kuşkusuz önemli bir etkisi oldu. Hükümet kanadı, darbe girişimi sonrasında yabancıların yatırımlarını sıcak takibe almış durumda. Konu ile ilgili çalışmaları yürüten Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut konu ile ilgili gelişmeler konusunda neler diyor, kendisini dinleyelim:
“Hali hazırda projelerini sıcak tutup takip ettiğimiz firmaları aradık, kararlarını sorduk. Şu anda toplam sayısı 158, büyüklüğü ise 24 milyar dolar civarında yabancı yatırımı takip ediyoruz. Bunların içerisinde gerçekleşme ihtimalleri değişiklik gösteren projeler var, fakat özellikle aktif olarak takip ettiğimiz projelerin hepsinde ‘yatırıma devam’ kararı verdiklerini gördük. Hatta, 15 Temmuz sonrası Körfezli bir yatırımcımız Türkiye’deki genel müdüründen bilgi aldıktan sonra ülkemize daha fazla yatırım yapılması yönünde talimat verdi. Araştırmaları süren yatırımcılar vardı, onlar da aynı şekilde devam edeceklerini belirttiler. Örneğin, Abraaj Group darbe girişimi sonrasında Türkiye için 526 milyon dolarlık yatırım fonu açıkladı. Bizim gördüğümüz kadarıyla yatırımları durdurmak bir yana şu anda Türkiye’ye yatırım yapan yatırımcıları daha da istekli gördük.”
Yatırımlar konusunda Rusya’nın çok önemli olduğunu söylemeliyiz. Türkiye’nin son 5 yılda Rusya’dan yıllık ortalama 700 ile 900 milyon dolar seviyesinde yatırım çektiği daha önce açıklanmıştı. 24 Kasım 2015’te yaşanan uçak krizi sonrasında ise ilişkilerin zayıflamasıyla Moskova’dan çok fazla yatırım gelmediğini de biliyoruz.
Peki, son durum nasıl ve gelişmeler sonrası neler bekleniyor. Başkan Ermut’un bu konudaki görüşleri de şöyle:
“Sayın Putin de ilişkilerin daha da iyi bir noktaya geleceğinin altını çizdi. Dolayısıyla son 5 yılda Rusya’dan gelen yıllık ortalama 700 ile 900 milyon dolar arasındaki yatırım miktarını biraz daha geçerek, yılda 1 milyar doları geçmeyi amaçlamak gerekiyor. Yatırım ortamına baktığımızda Rusya’nın büyük projelere, devletlerarası anlaşmalarla makro projelere, satın alma ve birleşmelere girecek bir yatırımcı profili bulunuyor. Dolayısıyla oradan gelecek yatırımların montajlarının büyük olma ihtimali yüksek. Bundan sonrasında Rusya’dan enerji, gayrimenkul ve değişik sektörlerde satın alma ve birleşme yatırımlarını bekleyebiliriz. Uluslararası yatırımcılar da bu potansiyelin farkında olarak geliyor. Dolayısıyla bir komşumuzla daha sorunlarımızı halledip o pazarın Türkiye’ye açılmış olması ülkemize başka bölgelerden gelecek yatırımları da pozitif etkileyecek. Rusya özelinde baktığımızda 2014’te petrol fiyatlarının düşmeye başlamasıyla Rusya zor bir dönem geçirdi. Hem bu zor durumdan bir çıkış kapısı arayan hem de siyasi ve ekonomik alanda yeni arayışlara giren Rusya ile 2014’te ekonomik işbirliği toplantısında anlaşmalar imzalanmıştı. O zaman ticaret hacmi neredeyse 35 milyar dolar seviyesine kadar çıkmıştı. Türkiye’nin tükettiği gaz karşılıklı ticarette büyük bir pay ve aynı zamanda 4,5 milyon turist geliyor Rusya’dan ülkemize. Türk müteahhitleri de Rusya’da önemli işler alıyordu. Tüm bunlar için önemli bir adım oldu. Ticaret hacmi 100 milyar dolar olarak hedefleniyor, karşılıklı ticaret ile yatırımlar da birbirine bağlantılı. Bu hedef ile aslında yatırımların artacağını düşünüyorum”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya ziyareti sırasında açıklanan Türk-Rus ortak fonunun da yatırımların artmasında büyük rol oynayacağı tahmin ediliyor.
Bu fon ile Türkiye’nin Rusya’dan çok daha farklı sektörlerde yatırım çekme şansı olabilecek. Rusya’nın 2011’de ülkeye yapılan doğrudan yatırımları artırmak için kurduğu doğrudan yatırım fonunun 10 milyar dolar değerinde olduğunu ve yabancı yatırımcının maliyetlerini düşürmek adına bu fon üzerinden ortak olunduğunu da burada vurgulamak istiyoruz.
Bu noktada iki önemli nokta dikkat çekiyor:
Rusya, yatırımlar açısından Türkiye için gerçekten çok önemli bir ülke ve durum yaşanan uçak krizinden sonra daha net görüldü.
İkinci nokta ise, Türkiye’de yabancı yatırımcı olarak görünen Araplar, darbe girişiminden sonra da yatırımlarına ağırlık vereceklerini açıklamış olmalarıdır.
Dikkat edilecek olursa Avrupa ve Uzakdoğu’daki gelişmiş ülkelerden yatırımlarla ilgili umut verici açıklamalar ve hareketlilik olmamıştır.
Zaten, Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut’un açıklamalarını dikkatlice okuduğumuzda bu mesajları da görmüş oluruz.
Siyasi istikrar çok önemlidir. Terörden uzaklaşmak, demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü ortaya koymak, basın özgürlüğünü sindirmiş bir Türkiye olarak Ortadoğu görüntüsünden kendimizi kurtardığımız andan itibaren yabancı sermaye ve yatırımının patlama noktasına gelebileceğini de umut ediyoruz.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz