15 Temmuzdan bu yana duyduklarımıza gerçekten de insanın inanası gelmiyor diyeceğim ama bunları bizler yani ulusalcılar, vatan sevdalıları biliyor, tahmin ediyorduk.
Ne var ki Erdoğan ya görmüyor ya da işlerin buraya geleceğini tahmin etmiyordu.
Hoca efendi denen o melunun sadece İstanbul’da binlere varan IŞIK Evleri vardı.
Yurt içinden çeşitli şehir veya köy, kasaba gibi yerlerden okumaya gelen ev arayan bazı gençler (kızlı erkekli)ablalar veya abiler tarafından barınacak lüks dairelere yerleştiriliyorlardı.
CHP Kadıköy Kadınkolu başkanlığım sırasında sokak çalışmalarında arkadaşlarımla birlikte görmüştük.
Bir dairede 15 erkek veya kız kalıyorlardı.
Bu yardım filan değil FETÖ denilen haine yandaş yapma, beyinlerini yıkama ve örgüte bağlamaydı.
Hükümet o evleri hiç araştırmamakla aslında kabahatlidir.
Askeri okullara da kendi adamlarını dolduruyorlardı.
Yeğenim kız kardeşimle birlikte Kuleli Lisesine müracaat ettiğinde sapasağlam çocuğa yok belinde bir şey var raporu vererek askerlik yapamaz bahanesi ile okula almamışlardı.
Oysa yeğenim imtihanı geçmiş ve hiçbir rahatsızlığı olmayan bir gençti.
İşte Hulusi Akar’ın FETÖ’cü yaverinin anlattığı gibi olaylar gelişiyordu.
Bugün basından öğreniyoruz ki GATA’daki doktorlar sahte raporlarla uçamaz raporu vererek tasfiye edilen Atatürkçü pilotların yerine cemaatçi subaylar yerleştirilmiş.
Söylemek istemiyorum ama o zamanlar beraber yürüyorlardı yollarda bundan ötürü dikkate almadılar.
Diyelim ki hükümet hep birlikte aldatılmış!
Her neyse şimdi eski defterleri açmanın zamanı değil.
Bugün söz konusu vatandır çünkü.
***
Aydınlık Gazetesi FETÖ’nün TSK’ya yerleşmesinin ayrıntılarına ulaştığını yazmış.
Meğer bu yılan devleti ele geçirmek için uluslararası istihbarat örgütlerinin kontrolünde hareket ediyormuş…
İlk etapta “TSK’yı, Emniyeti, Yargıyı ele geçirme planı da uluslararası planmış.
Örgüt elemanlarının kritik yerlere yerleşmelerini sınav sorularını ele geçirerek alttan yukarı doğru ilerlemeleri böyle sağlamışlar.
Bu soysuz en büyük casustur.
O zaman ibreti âlem için asılmalıdır.
Avrupa Birliği filan, fasa fisodur…
O haçlıların bizi asla birliğe almayacağını seneler önceki yazılarımda kimlerin neler söylediklerini yazarak anlatmaya çalışmıştım.
15 Temmuzda yaptıkları asla affedilemez.
Ne demek halkın üzerine ateş açmak, tankla ezmek?
Bugün yine gazetede okuduklarım kanımı dondurdu adeta.
O melun 1 Temmuz gecesi 003 te babalarının sokağa çıkmayın demesine rağmen annelerini yalnız bırakmak istemeyen iki erkek kardeşi Acıbademde FETÖ cü gözü dönmüşler yollarını keserek taramışlar.
Biri bacağından yaralanırken öbürü kapıyı açıp dışarı çıkmak isterken 7 kurşun sıkmışlar.
Yaralı kardeşin yanına gelen binbaşı formalı canavar “ sen daha ölmedin mi” diyerek üzerine tekrar ateş etmiş.
Bu hainler insan olamazlar ya…
Allah belalarını versin.
Bunlar nasıl Türk askeri olabilir?
İstiklal savaşımızda bile Mehmetçik yaralı düşmanı sırtında taşıyarak revire götürüyordu.
Bu asker kılığına girmiş iblisler yakalandılar mı bilmiyorum inşallah yakalanmışlardır en ağır ezaya çarptırılmalıdırlar.
Kendi kanları içinde gebersinler inşallah.
***
Öte yandan bu memleketin MİT’i var, Genelkurmay başkanı var.
Saat 16.00 Da Hakan Fidan darbe yapılacağını öğreniyor ama cumhurbaşkanına haber vermiyor.
Ne yapıyor, doğruca Genelkurmay Başkanlığına gidiyor.
Hulusi Akar ‘a haber veriyor.
Hulusi Akar birliklere talimat gönderiyor ve o da ne işse cumhurbaşkanına veya başvekile haber vermiyor.
Ne iştir anlamak mümkün değil…
Erdoğan’a eniştesi haber veriyor.
Yuh yani böyle başkana da MİT’e de.
Bu hainlerin PKK ile işbirliği yaptıklarına inanıyorum.
Güneydoğuda bunca şehit vermemizin bir nedeni olmalıydı.
Hatırlarsanız Halkın yapacağı tek şey kaldı “19,02.2016” başlıklı yazımda aynen şöyle demişim.
NATO’nun 2. Büyük ordusu ve dünyanın sayılı büyük ordularından teki olan ordumuza ne oldu?
Nazar mı değdi yoksa deneyimsiz subayların ellerine mi kaldı?
Hani Türkiye stratejik konum ve yeryüzü şekilleri bakımından savunma ve saldırıda dünyanın en güçlü ülkesiydi?
Hani en iyi komandolara biz sahiptik?
Hani, dünyada en iyi gerilla savaş taktiğini uygulayan ordu Türk ordusuydu?
Hani, TSK da tıpkı diğer modern dünya orduları gibi yeni bir istihbarat anlayışı ve istihbarat yeteneğini geliştiriyordu?
Ne oldu bizim ordumuza ya?
Ne istihbarat ne de taktik…
Bunları sormakla haklıymışım demek.
Ordumuz kimlerin eline kalmış…
Not: Bu arada CHP yarınki mitingi neden Ankara’da değil de İstanbul’da yapıyor?