ALİ ERALP
Geçenlerde internette bir video izledim… Bir şoför vatandaş Osmangazi köprüsünden geçerken konuşmasını ve köprünün görüntüsünü kaydetmiş… Şunları söylüyor, hiç değiştirmeden aynen alıyorum:
“Sevgili arkadaşlar burası Osmangazi köprüsü… Şu rahatlığa bak, havaalanı, havaalanı sanki…
“Hain pezevenkler, 80 sene boyunca mahvettiniz bizi… İyi ki çalıyormuşsun Tayyip, daha da çal, daha da çal… Çalıyorsun da bu kadar işleri nasıl yapıyorsun, çalmasan ne yaparsın acaba? Vatan hainleri 80 sene boyunca siz çalmadınız da ne yaptınız? Bu kadar paraları nereye biriktirdiniz, nerede sakladınız?”
“Adam 14 sene oldu, on dört sene içerisinde çala çala ne inşaatlar yapmış bak… Serbestsin Tayyip, serbestsin, helali hoş olsun…”
“Tutturmuşlar bir laiklik, tutturmuşlar bir cumhuriyet, lan cumhuriyetiniz de batsın laikliğiniz de batsın be…”
İşte Türkiye’yi bugünkü durumuna getiren, bu anlayıştır:
“ÇALSIN, ÇALSIN DA YAPSIN…”
Aslında, halkını seven, dürüst bir politikacı, çalmadan iş yapar… Vatansever bir politikacı hem çalmaz, hem iş yapar…
Dünyanın hangi demokratik, uygar ülkesinde görülmüştür bir politikacının hem hırsızlık yapıp, hem de vatanına hizmet ettiği…
Her nedense bu vatandaşın aklına, hiç, “HEM ÇALMASIN, HEM DE İŞ YAPSIN” sloganı gelmiyor…
Çünkü halk düşmanı iktidarlar tarafından onun bilinçaltına “Çalsın, çalsın da iş yapsın” düşüncesi yerleştirilmiş…
Üstelik bu köprünün kendisine neye mal olduğundan, kendisine ne gibi külfetler getirdiğinden haberi de yok bu zavallının…
Kısaca açıklayalım:
Köprü yandaş müteahhitler tarafından yapıldı… Ama bu tesis için ceplerinden 5 kuruş para çıkmadı… Onların tüm giderlerini, köprü maliyetini, aralarında Halkbank ve Vakıfbank’ın da bulunduğu 9 banka karşıladı.
Bu kredi karşılığında, bankalara “Teminat” olarak, iktidar tarafından “Gelir Garantisi” verildi…
AKP, yüklenicilere tam 40 bin araç geçiş garantisi verdi… Bu aylık, yıllık değil… Günlük…!!! Geçiş ücreti ise 35 dolar, artı KDV… Buna göre 5 kuruş para harcamadan yaptıkları bu köprüden yandaş patronların cebine her yıl 511 milyon dolar girecek, bir elleri yağda bir elleri balda…
Köprünün yaklaşık maliyeti ise 1,1 milyar dolar…
Peki, bu kadar araç geçmezse ne olacak? Ki, bu kadar yüksek, pahalı geçiş ücreti ile bu sayının gerçekleşemeyeceği ortada… İşte o zaman dananın kuyruğu kopacak ve vaat edilen “Gelir garantisi” bu “14 sene oldu, on dört sene içerisinde çala çala ne inşaatlar yapmış bak…” diyen aptal vatandaşın sırtına yüklenecek… Çünkü açığı devlet ödeyecek?
Nerden, kimden alıp da ödeyecek?
Vatandaşın ödediği vergilerden…
İşte bu “Köprü methiyesi” dizen şoförün bunlardan haberi yok…
Çünkü o sömürü düzenini ve “Böyyük adamların” hırsızlık yapmalarını benimsemiş… Ne ayakkabı kutularına, ne bankadaki gizli hesaplara, ne vakıf hırsızlıklarına bir itirazı var…
O, bir tek şey bellemiş: “Çalsın, çalsın ama iş yapsın…”
Oysa, çalınan kendi geleceği, çocuklarının, torunlarının geleceği… O, bunun farkında değil…
Ailesi, çocukları, akrabaları açlık, yoksulluk bataklığında çırpınırken, Bakan, başbakan, Cumhurbaşkanı çocukları trilyonları oyuncak yapmış oynuyorlar…
Ona da g.t yalamak düşüyor…
Ondan sonra çıkıp meydanlarda avazı çıktığı kadar bağırıyor, parçalanıyor:
“Türkiye seninle gurur duyuyor…”
Arkasından da:
“Hain pezevenkler, 80 sene boyunca mahvettiniz bizi… Vatan hainleri 80 sene boyunca siz çalmadınız da ne yaptınız? Bu kadar paraları nereye biriktirdiniz, nerede sakladınız?” diye küfrediyor…
Bu vatandaşa önce bir soru soralım:
Senin iktidarın, adamların şu ülkede taş üstüne taş koydu mu? Bir fabrika, bir üretim tesisi yaptı mı? Bırak “Yapmayı”, Onlar, senin küfrettiğin o Cumhuriyet döneminde yapılanları satıp, yemekle geçimlerini sağlıyorlar şimdi…
Yakında onlar da tükenecek… Zaten hazine bomboş… Tamtakır… İçine fare düşse başı yarılır…
Yakında, sen de kıçını örtecek don almaya para bulamayacaksın…
Bu kadar işsiz, yoksul varken, senin öve öve bitiremediğin o AKP iktidarı, şimdi, senin geriye kalan iş, geçim imkanlarını da oy, başkanlık uğruna cahil, yobaz Suriyeli mültecilere vermek üzere… Tam 3,5 milyon insan bu… Daha da köpekler gibi üremeye devam ediyorlar…
Şehit anaları, babaları kiralık gecekondularda sürünürken, onlara TOKİ’den daire verilecek…
Gel, yol yakınken aptallığı, sağılacak inek olmayı bırak, vatanına, çoluğunun, çocuğunun geleceğine sahip çık…
Türkiye, köprü, çift yol, TOKİ – MOKİ masalları ile bitiriliyor, benim saf vatandaşım…
Bir yanıt yazın