Zahide UÇAR : İŞİD VE TERÖR
Yeni Dünya Düzeni;
"Tek devlet, tek dil, tek din" planı için asker lazımdı. Buldular. İŞİD Terör Örgütü!!.
Artık hedef ülkeler "bilinen askeri yöntemlerle" değil, terör belasıyla parçalanıp, şekillendiriliyor.
İŞİD tek dünya devleti hesabı yapan, devletler üzeri, küresel şirketlerin yarattığı bir yapıdır. Bütün dünya devletlerinin başına bela olacak bir yapıdır. İŞİD’İ ABD, İngiltere, İsrail birlikte kurdu. İŞİD’in içinde CİA, MOSSAD, MI6 gibi istihbarat örgütlerinin elemanları vardır. İŞİD’in her türlü silahı profesyonel bir şekilde kullanabilmesinin nedeni de, istihbarat örgütlerinin verdiği eğitimdir. Müslüman etiketi vurularak imal edilen Haçlı Ordusu İŞİD… Daha özü, küresel şirketlerin, yani İLLUMİNATİ’nin silahlı örgütü İŞİD…
İŞİD çok iş yaptı. Küresel şirketler, yani illuminati, İslam coğrafyasında neleri başardı, bir bakalım;
1-Suriye ve Irak’ta etnik ve mezhep temizliği yaptı.
2-Müslümanlardan bütün dünyanın nefret etmesini önemli ölçüde sağladı. Müslüman düşmanlığı, moda deyimiyle, İslamofobi arttı.
3- Müslüman coğrafyada yaptıkları katliam ve tecavüzlerle, halk aşağılandı. Suriye Kadın Hareketi üyesi Bianka Madia’nın açıklamasına göre, 2013 yılı sonuna kadar 37 bin Suriyeli kadına tecavüz ettiler. Onuru çiğnenen, aşağılanan insanların ayağa kalkıp yeniden milletleşmesi zordur. Milletleşme bilincinin yeniden doğması için belki üç nesil geçmesi gerekir. O da ortada bir ülke kırıntısı kalırsa…
4- Girdikleri yerlerde etnik temizlik yaparak PKK’ya alan açtılar. Irak’ta Barzani, Suriye’de PYD adına alan temizliği yaptılar.
AKP Türk Devleti’ne barış tuzağı kurarak, besleyip büyülttüğü PKK ile şimdi mücadele ediyor(!).. Ya da etmesine izin veriliyor. Oysa AKP PKK ile mücadeleyi(!) ABD’nin iznine bağlamıştır. O zaman bu izin şimdi niye çıktı??
PKK’nın içinde yabancı istihbarat elemanları olsa da, emperyalist ülkeler ile işbirliği içinde olsalar da, PKK elemanları Türkiye’nin bir bölgesinde yaşayan T.C. vatandaşlarının çocuklarıdır. PKK’lı teröristler pişman olunca, korkunca, Türk güvenlik güçlerine teslim olur. Türk yargısı yargılar. Yani, ülkeyi yönetenler ile güvenlik güçleri el ele verirse, kontrol edilmesi çok daha kolay bir terör örgütüdür. Ya İŞİD?
İŞİD, yani AKP’nin "öfkeli çocukları";
Bütün dünyadan toplanan sapkınlardan kurulmuş bir yapıdır. İŞİD küresel bir terör örgütüdür. Böyle bir örgütü kontrol edemezsiniz. Türkiye’de yakalayamadığınız sürece, yargılayamazsınız bile. Şimdilik, Ortadoğu ve İslam coğrafyasının başına bela edilen İŞİD, hedef olan bütün ülkelerde kullanılacaktır. Kanlı eylemleri gerçekleştikçe de, Müslüman ülkelere müdahale etmek için meşruiyet yaratılacaktır.
Balkanlar, Rusya içinde bulunan özerk Türk Devletleri, bağımsız Türk Cumhuriyetleri terörist devşirilen ülkeler haline getirilecektir. Bu ülkelere dünya nezdinde itibar kaybettirilecek, adları terörle birlikte anılacaktır.
AKP ve AKP’nin mutlak sahibi şahıs, ABD’nin küresel şirket yapıları ile işbirliği yaparak Türkiye’yi terör bataklığına sürükledi. Bütün dünya ülkelerinden devşirilen ruh hastalarından oluşan İŞİD gibi derin bir yapıyı, Türkiye’nin başına bela ettiler. Öyle görünüyor ki, yeni dönemde küresel çete, PKK gibi yerli terör örgütleri yerine, küresel terör örgütlerini kurup, kullanacaktır. Ve hedef ülkeler vurulacaktır. Düşman, İŞİD arkasına saklanarak savaşacak, acılarınızda ilk başsağlığını dileyen gene onlar olacaktır. İŞİD’in elindeki silahlar kime ait??…
İLLUMİNATİ, yani küresel şirket patronları kıyameti öne çekmek için çalışıyor. Dünya nüfusunu beşte bire indirme hedefi zaten biliniyor.
Gerçekte, karanlığın çocukları bütün insanlığa karşı savaşıyor. Önce gelişmekte olan ülkelerden işe başladılar. Ülkelerin yeraltı kaynaklarına, sularına, tarım alanlarına sessizce el koyuyorlar.
AKP;
Yerli tohumu yasaklayarak tarımı küresel şirketlerin kontrolüne verdi. HES projesiyle, sularımızın kontrolünü küresel şirketlere verdi. Maden yasası, küresel şirketlerin çıkarları doğrultusunda yasalaştı. İlaç sektörü, küresel şirketlerin eline teslim edildi. SSK ucuz ilaç üretiyordu. Kapatıldı.
Tarım arazilerimize yabancı bankalar eliyle el kondu. Hayvancılık bilerek öldürüldü. Süt ve süt ürünleri yasası, yabancı üreticiler yararına düzenlendi. Süt ürünleri gümrük vergisi kaldırılarak ithal edildi. Yani, süt ve süt ürünleri üreten Türkler, yeni örtülü kapitülasyonlar nedeniyle perişan edildi.
AKP ve izlediği politikalar, Türk halkının elinde olan ne varsa alınarak, yabancı şirketlere verilmesini sağladı.
Yani, savaş her alanda sürüyor. Yasalar Türk Milleti ve diğer mazlum ülkeler için öldürücü birer silah haline getirilirken, İŞİD ve benzeri terör örgütleri de, silahlı güç olarak kullanılıyor.
AKP ve sahibi olan şahıs, Türkiye’yi;
Küresel şirketlerin silahlı gücü olan İŞİD için, bir üs, geçiş yolu haline getirdi.
Karanlığın çocukları kan akıttıkça, karanlık enerjinin yükseldiğine inanır. Ne kadar acı vererek kan dökülürse, karanlık enerji o kadar çok yükselir. Ve karanlık enerji yükseldikçe, kötülük çoğaldıkça, kıyamet öne çekilir. Ve beklenen mehdinin gelişi sağlanır.
Süleyman Tapınağı yeniden yapılır. Bu inanç doğrultusunda savaşıyorlar.
Mescidi Aksa’nın altı bu nedenle boşaltıldı. Süleyman tapınağı için gerekli ağaçlar kesilerek hazırlandı.
Ve İLLUMİNATİ, tek dünya devleti için, Protostan Evangelik Müslümanlık diye bir din icad etti. Dinlerarası Diyalog, İlluminati Örgütü’ne hizmet eder. Peki, ülkemizde ilk diyalogcu kimdir? Fetullah Gülen’dir. Hatırlayın!! Gülen, Rahmi Koç ile birlikte, deniz yoluyla, diyalog adına, Trabzon’a gitmeye kalkmıştı.
Peki, İspanya Başbakanı ile birlikte dinlerarası diyalog eşbaşkanı olan kimdir? Tabii ki Erdoğan!!
Erdoğan’ın açılışını yaptığı dinler bahçesini hatırlayan var mı?
İŞİD bu projelerden ayrı düşünülemez. İŞİD, insanlığın sonunu getirmeyi planlayanların, yani;
İLLUMİNATİ Örgütünün silahlı gücüdür. Ve ne kadar kan akıtırsa, ne kadar acı yaşatırsa, karanlığın çocukları o kadar güçleneceğine inanır. Bebeklerin öldürülmesi, gırtlak kesmek, tecavüzler, karanlık enerjiyi yükseltmek için kullanılan yöntemlerdir.
İŞİD şeytanın ordusudur. Ve AKP’lilerin "öfkeli çocuklar" diyerek korumaya aldığı İŞİD’in, Suriye ve Irak’tan sonraki hedefi Türkiye’dir.
Ne yazık ki, küresel güçlerin terör örgütü olan İŞİD, Türkiye’de rahatça üstlenmiş, beslenmiş, kanlı örgütüne eleman devşirmiştir.
Rusya ile Türkiye’yi uçak krizi üzerinden tuzağa düşüren küresel elit, yalnızlaştırdığı Türkiye’nin, Rusya ile yeniden bir araya gelmesine, Atatürk Havaalanı terör saldırısı ile cevap vermiştir. Ve Türkiye’nin, İŞİD ile çok daha kanlı terör eylemleri yaşayacağını söyleyerek de, Türkiye’ye gözdağı vermiştir. Tatil yerlerinin hedef olduğunu ilan ederek de, Türkiye’ye tatile gelecek olanlara açıkça;
"Türkiye’ye gitmeyin, ölürsünüz" demiştir.
İstihbarat İki yıl önceki istihbarat kaydına göre Türkiye’de 100 bin İŞİD elemanı, günü geldiğinde uyandırılmak üzere, uyumaya bırakılmıştı.. 2016 yılında bu sayının ne kadar olduğunu düşünmek bile istemiyorum. Daha Hizbullah var. El Kaide var.
Türkiye’de emperyalizmin atadığı bir vali değil de, Türk Milleti’nin bir hükümeti olsaydı eğer, bu kanlı terör eylemine karşılık;
"İncirlik Hava Üssünü" derhal kapatırdı.
Sonra Esad ile bir araya gelir, Suriye’nin küresel çeteye çalışan terör gruplarından temizlenmesine yardım ederdi.
Zahide UÇAR
02. 07.2016