Türkiye PKK ile beraber savaşıyor!

a_bulut1

 

Emekli subay ve gazi Abdullah Ağar dostum, birkaç gün önce şu bilgileri vermişti:

“YPG ve Demokratik Suriye Güçleri, 912 kilometrelik Türkiye-Suriye sınırının 820 kilometresini kontrol ediyor. Geriye kalan 90 kilometrelik alan için ise IŞİD ile muhalifler birbirini yiyor. Son çatışmaların sonucunda 90 kilometrelik hattın çok azı muhaliflerin elinde kaldı.

Sahadan haber veren kaynaklar, ‘YPG’nin önceliğinin Rakka değil, Fırat’ın batısındaki Afrin ve Ayn el Arap arasındaki bölgenin yani Cerablus-Azez ve Minbic bölgesinin kurtarılması olduğunu’ bildiriyor

Kuzey Suriye (Rojava) Özerk Yönetimi’nden bir kaynak ise; McGurk’un PYD ve YPG yetkilileriyle gerçekleştirdiği görüşmelerde, Türkiye’nin ikna edilebilmesi için karşılığında PKK’nın ‘hendek savaşları’na son vereceğinin konuşulduğunu ileri sürüyor.

Türkiye’nin Suriye ve Irak’ta (Meselâ Musul operasyonunda) PKK ile silah arkadaşlığı yapacak bir formülün yeniden gündeme geldiği anlaşılıyor…”

* * *

Her ne kadar Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, bölgedeki ABD askerlerinin YPG arması takmasına “Müttefiklik ahittir!” uyarısında bulunsa da her ne kadar Başbakan Binali Yıldırım, Mardin’in Nusaybin ilçesinde ABD-İsveç ortak yapımı antitank roketi ele geçirilmesi konusunda, “Şüphesiz müttefikliğe uygun değil” diye bir sözde tepki göstermişse de Amerikan hava desteğindeki PKK/PYD’nin YPG güçleri Minbic’i ele geçirmeye çalışırken, Türkiye de Fırtına obüsleri ile atış yaparak operasyona destek veriyor…

Yani Türkiye, içeride PKK’nın kontrol ettiği ilçeleri geri almaya çalışırken, Suriye’nin kuzeyinde PKK ile silâh arkadaşlığı yapıyor!

* * *

Konu ile ilgili açıklama yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak ise Başbakan Yıldırım’ın, “Dostların sayısını artırıp, düşmanların sayısını azaltacağız” şeklindeki yaklaşımını doğru bulduklarını belirtti ve şöyle dedi;

“Ancak maalesef AK Parti iktidarının temel problemlerinden birisi de dostları ile düşmanlarını bir türlü ayıramamasıdır. Hatta daha vahimi dostlarını düşman, düşmanlarını ise dost sanmasıdır. ABD’den Türkiye’ye dost olmaz, müttefik olmaz, stratejik ortak olmaz. Değil 72 şartı, 172 şartı yerine getirseniz bile Avrupa’dan Türkiye’ye dost olmaz. Değil NATO vetosunu, bütün vetoları kaldırsanız dahi İsrail’den Türkiye’ye dost olmaz. İşte PYD örneğinde bir kez daha net bir şekilde görüldü. ABD askerleri Suriye’de PYD üniformasıyla savaşıyor. Askeri helikopterimizi düşüren füzeyi PKK’ya Rusya veriyor. Sözde birbirlerine düşmanmış gibi görünen ABD ile Rusya, Türkiye söz konusu olunca hemen anlaşıyor, birleşiyorlar. Bunların tek dertleri İslâm ülkelerini bölüp parçalamak.”

* * *

PKK içeride düşman da dışarıda düşman değil mi? İşte Irak’taki Türk birliğine de saldırdılar ve bir Türk subayını şehit ettiler!

Peki şu anda Suriye’nin kuzeyinde ne oluyor? Onu da Abdullah Ağar bildiriyor: “Azez-Mare hattında; tavşana kaç-tazıya tut oyunu..”

Burada tavşan IŞİD, tazı ise PKK/PYD/YPG oluyor.

Zaten başından beri aynı oyun oynanıyor!

Ağar, şöyle diyor: “Rakka’nın kuzeyini IŞİD’ten kurtarma operasyonu”nun içinden bir başka oyun ortaya çıktı. Gözler Rakka’ya dönmüşken Azez-Mare hattında bölgeyi derinden etkileyecek gelişmeler yaşanmaya başlandı. Artık bu hat kapanmak üzere! Hamleyi yapan IŞİD gibi gözükürken, Mare’nin hemen batısındaki Şeyh İsa, DSG/YPG-PKK ünitelerinin eline geçti. Hem de tek mermi atılmadan!

DSG/YPG-PKK’ya göre; ‘Afrin bir kuşatma altında (!) ve bu kuşatmanın kırılması gerekiyor.’ Zaten PKK da, ‘muhtemelen Rakka hizmeti karşılığında’ ABD’den tam da bunu istiyor.

Böylece Kuzey Suriye’nin tamamı YPG-PKK olacak!

Emekli subay ve gazi Abdullah Ağar dostum, birkaç gün önce şu bilgileri vermişti: - a bulut1

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir