Türkiye’nin, en yakın müttefik ve dostlarının başında Almanya gelir! Almanlar, o kadar içten dostluk beslemektedirler ki (!) Federal Almanya Meclisi, Alman Hristiyan Demokrat Birlik Partisi, Alman Sosyal Demokrat Partisi ve Alman Yeşiller Partisi’nin vermiş olduğu 1915 “Ermeni soykırımı” önergesini 2 Haziran 2016 günü dostça görüşecek!
O, önergede özetle; “a- Türkiye, arşiv belgeleri ile sabit olan, uluslararası kuruluş ve parlamentolar tarafından da kabul edilen “Ermeni Soykırımını” tanımalıdır. Konu hakkında son derece donanımlı olan Emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ Almanya’nın soykırım tasarısı için şu tespitleri yapmaktadır: “1- Almanya’nın yaptığı Yahudi Soykırımı’ndan kaynaklanan suçluluk duygusu ile kendisine bir suç ortağı bularak yükünü hafifletmek istemesi, Frau Angela Merkel, demek istiyorum ki; Frau Angela Merkel, Sözde Ermeni soykırımı, doğrusu Ermeni TEHCİRİNİ değerlendirmeniz için dost ve müttefik ülke (!) olarak; Tarihinde insani bedeller ödeyerek, Asya, Afrika ve Avrupa’da (Balkanlar) 624 yıllık İmparatorluğu, onun elinden çıkmış topraklarını, nasıl tarih sahnesinden silinmiş olduğunu dikkatle incelemenizi öneririm. Sadece Avrupa’da 169.845 km2 Osmanlı toprağının 28.282 km2 ye düşüşüne de özenle bakarak! Frau Angela Merkel, Aşağıda bazı isimleri, bazı olayları ve tarihleri, aydınlanmanıza yardımcı olmak düşüncesiyle bilgilerinize sunmak istiyorum. Bunu anlayışla kabul edeceğinize de inanıyorum. Bilmenizi isterim ki Osmanlı’nın hiçbir zaman, sizin Bismarck sonrasında uyguladığınız Weltpolitik politikası gibi politikası olmamıştır. Kayzer II. Wilhelm’in 18 Ekim 1898 günü İstanbul seyahatini, 26 Kasım 1899 Bağdat Demiryolu ön anlaşmasının imzalandığı günü, karşılıklı olarak unutmamız gerektiğini düşünüyorum. Taşnak, Hınçak ve Ramgavar Ermeni Cemiyetlerini vd. lerini hiç duydunuz mu? Aşağıda isimlerini sunduğum şahısları tanır mısınız? Hangi görevlerde bulunduklarını, görev yerlerini, neler yaptıklarını, neler yazıp söylediklerini biliyor musunuz? Arthur Zimmermann, Bethanann-Hollwerg, Bronsard von Schellendorf, Dan von der Vat, Dr. Gwinner, Eberhard Graf Wolffskeel von Reichenberg, Emory Niles, Erich Ludendorff, Falkenhaynn, Ferdinant Carl Freiherr von Stumm, Friederich Von Rosenberg, Freiherr Max von Openheim, Graff VonLüttichau, Guido Von Usedom, Hans von Seeckt, Helmuth von Moltke, Hans Humann, Jagow, Johannes Lepsius, Karl von Wedel, Konstantin Freiherr von Neurath, Lichnowsky, Lothar Von Trotha, Ludendorff, Marschall von Bieberstein, Mr. Satherland, Morgenthau, Otto von Feldmann, Otto Liman von Sanders, Otto von Lossow, Posseldt, Richard Von Kühlmann, Straszewski, Stange, Stumpf, Weber Wangenheim, Wolff Metternich, Von Der Goltz, Von Kühlman, Von Lossow, Von Wett vd. Bu listenin tamamını yazmaya kalksam, herhalde bin kişiyi geçecektir. Frau Angela Merkel, Şüphesiz arşivlerinizde söz konusu görevlilerin, telgraflarının, raporlarının, mektuplarının, hatıratlarının bulunduğuna inanıyorum. Bu isimleri, biliniz ki özellikle seçtim. Zira bir kısmı Türk, bir kısmı Alman ve bir kısmı Ermeni tezlerini savunmuş kişilerdir. Bu isimlerin özellikle seçilmiş olması sizin tarafsızlıkla karar vermenize yardımcı olmak üzere, bilginize sunulmuştur. Sizin bu şahısların tek bir telgrafını, tek bir raporunu, tek bir hatıratını ve tek bir mektubunu değil, 1. Dünya Savaşı süresince tüm yazdıklarına bakacağınıza inanıyorum. Biz bunu kısaca “AKLIN YOLU BİR” şeklinde ifade ederiz. Ya siz? Frau Angela Merkel, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu hakkında bilgiden yoksun olacağınızı düşünmek bile istemiyorum. Ancak Ermeni MEZALİMİNİ ve Ermeni TEHCİRİNİ kısacık da olsa bilginize sunmak istiyorum. Avrupa devletlerinin, Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamak, iktisadi, dini, kültürel ve siyasi yönden etkilerine almak üzere uyguladıkları strateji dünyaca bilinmektedir. Bu zaman diliminde, Bulgarlar, Sırplar ve Yunanlıların nasıl devletleştikleri de tarih sayfalarında yer almaktadır. Bu bakışla, gayrimüslim olan Ermeniler de Anadolu topraklarında, her tarafa yayılmış olmalarına rağmen, hiçbir noktasında çoğunluğa sahip olmadıkları halde, yine Avrupa devletlerinin kışkırtması ile çete faaliyetlerine girişmişler, isyanlar çıkarmışlar, hedefleri Asya toprakları üzerinde Ermeni devleti kurmak olmuştur. Gerek Avrupa devletlerinin, gerek Ermenilerin bu emelleri 1790’lı yıllara dayanmaktadır. Anadolu’da misyonerlerin faaliyetlerini incelediğinizde, ne demek istediğim anlaşılacaktır. Ülkenizde yapılmış olan Berlin Anlaşmasına kadar geçmiş süre ve noktayı, sanırım yazmama gerek yoktur. ABD, Fransa, İngiltere ve Rusya’nın Ermeniler üzerinde oynadıkları oyun, Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde bulunduğu şartlar, artan Ermeni İSYANLARI ve I. Dünya Savaşı’nın yarattığı ortam, Ermenilerin, Müslümanlara yaptıkları MEZALİMLER, Rusya’nın bilinen emellerine Avrupa devletlerinin karşı çıkışı, her emperyalist gücün Ermeniler üzerinden oyun kurması, Ermenilere devlet kurma umudunun verilmesi, onların devlet kurma hayali ile çıkardıkları İSYANLAR, sonuçta 1915 TEHCİRİNE sebep olmuştur. TEHCİR uygulamalarında yaşanan trajedi neticesinde de karşılıklı can kayıpları yaşanmıştır. Bu arada, yarım asırdan buyana ülkenizin teröre verdiği desteği, Kürtçülüğü taşıdığınız noktayı, PKK ve benzeri terör örgütlerine tanıdığınız ayrıcalığı, yine karşılıklı olarak unutmamamız gerektiğini ve cevabınızdan sonra, bunların başka bir yazımın konusu olacağını da bilmenizi isterim. Tarihi belgeler, Osmanlı İmparatorluğu’nun, ERMENİLERE SOYKIRIM uygulamadığını bütün açıklığıyla ortaya koymaktadır. O zaman aklı karışık Almanlara sormazlar mı; FRAU ANGELA MERKEL, 1915 WAS UNTERNEHMEN? Kaynak: Sözcü Gazetesi, Uğur Dündar-Şükrü Elekdağ Röportajı |
Cem Cüneyd CANAN |