Ankara’daki patlamada toplam 6 erişkin 1 çocuk vaka hastaneye geldi.
Bu saldırıda gelen vakalar 10 Ekim patlamasının aksine şarapnel parçalarıyla değil de çevreden gelen araç camı parçalarıyla yaralanmıştı.
6 erişkinin vücudundan cam parçalarını çıkardığımızda geriye başka büyük sorunları kalmadı. Bayağı ajite ve korkmuştular sadece. Birkaçının da kulağı çınlıyordu.
Ama çocuk! Çocuk kötü işte.. Geldiğinde kimliği yoktu. Erişkin hastalardan biri almış kucağına özel bir araçla gelmişler. Kimliğine dair hiçbir şey bulunamadı. İlkokul çağında küçücük bir kız çocuğu. Kafa alın kemiği sol tarafta parçalanmış, beyni gözüküyordu. Gözlerinde yırtılmalar vardı. Çocuğu ilk başka göz hastalıkları ameliyata aldı ve bir gözünü hemen çıkardılar, diğerinin de görüp göremeyeceği meçhul. Ardından da beyin cerrahisi 2 kez ameliyata aldı ve ikinci ameliyat hala devam ediyor.
Bu süreçte çocuğun anne babasına ulaşmaya çalıştık. Annesi hakkında birçok rivayet sonucunda başka bir hastanede kötü durumda oduğu haberi geldi. Babası olay yerinde değilmiş. 2.ameliyat sırasında babası bize ulaştı. Ağlamıyordu veya ağlayamıyordu, adam donup kalmış bize bakıyordu. Neyse daha fazla bunu yazamayacağım.
Ben size bunları neden yazdım? Olaylar büyük olsa da etkilenenler küçük insanlar yani sen ben o. Bu çocuğun, bu babanın halini bir düşünüp empati kurun istiyorum. Hükümeti muhalefeti suriye’yi, Türkiye’yi değil bu çocuğun neden bu durumda olduğunu ve bundan sonra nasıl yaşayacağını düşünün istiyorum.
Bir de kendinizi düşünün tabi. Kendimden yola çıkarak bir şey söyleyeyim. 9/11’den sonra bir sürü psikiyatrik vaka ortaya çıktı, insanlar terörden suçtan o kadar korktular ki, sokağa çıkamıyorlardı. Ama ben yarın çıkıp patlamanın olduğu yerde bile rahat rahat yürürüm ve siz de yürürsünüz. Normal olan biz değiliz. Amerikalılardı. Alışkıt. Korkmuyoruz. Korkmamamız da hiç mantıklı değil ama alıştık ya ölümü basit sanıyoruz.
Güzel günler görmek dileğiyle. İyi günler.
Kaynak: Emrö Medya