FAC, Kuzey İrak’da etkin olan Kürd Aşiret liderlerinden olan Barzani ve Talabani tarafından denetim altında tutulan cografi bölgede oluşum aşamasında olan ‚Kürdistan‘ın silahlı güçleri olarak bilinen ‚Peşmerge’ye, RTE’ın gözünün içine baka baka sadece silah ‘yardımında’ bulunmuyor, aynı zamanda bu silahların nasıl çok daha etkin bir şekilde kulanılacağı hususunda da silahlı eğitimde veriyor.
FACnin ‚Peşmerge’ye silah sevkiyatında bulunmasının ve silahlı eğitim vermesinin yasal bir dayanağı bulunmamaktadır. FAC’nin gerek kendi anayasası (Grundgesetzt) ve gerekse de Birleşmiş Milletler gibi uluslar arası kuruluşlar, FAC
ne Ortadoğu´da her hangi bir Aşirete (Barzani bir devlet değil, bir Aşiret lideridir) silahli eğitim vermesi ve silah yardımı yapması gibi hususlarda yasal bir görev üstlenme ve eyleme geçme yetkisi vermemektedir. Yani FAC´nin, Ortadoğu’da her hangi bir örgüte bağış adı altında da olsa silah sevkiyatı yapması, uluslararası ve kendi hukunda yeri olmamasına ve Ortadoğu´da her hangi bir etnik ve dinsel grup ile akrabalık, komşuluk vb. türünden bir bağı bulunmamasına rağmen, Küzey İrak´da Barzani´ye silah yardımında bulunması, bölgedeki stratejik çıkarı gereğidir. FAC, kendi ulusal çıkarları için, hem kendi anayasasını ve hem de uluslararası hukuku bir kenara bırakarak, Barzani´yi bir ‘Devlet Başkanı’ olarak yorumluyor, dolaysıyla bu şahıstan gelen istemi de bir devletin talebi olarak değerlendiriyor ve bu gereçe ile de silah sevkiyatında bulunuyor. ‚Peşmerge‘ olarak adlandırılan silahlı milislere FAC tarafından verilen silahlı eğitime ve bu çerçevede Alman silahlarının ‚Peşmergelere‘ hibe olarak verilmesine, Almanya’da, özellikle de Alman sol ve duyarlı çevrelerde çok haklı eleştiriler gelmeye devam ediyor.
Kuzey İrak’lı ‚Peşmerge’lere verilen Alman silahları ile bölgede etkin olan Barzani’ye bağlı güçler tarafından insan hakları ihlalleri yapıldığına dair çok sayıda korkunç olay, Ocak 2015 tarihinden beri Alman kamuoyuna yansımaktadır. FAC’nin Kürdlere neden askeri eğitim verdiğini ve Alman Silahlarının ne maksatla Kürdlere hibe edildiğini anlamada zorlananların sayısı her geçen gün artmaktadır.
Kuzey İrak’da ‘Peşmerge’leri eğiten Alman Silahlı Kuvetlerinin bölgedeki komutanı Torsten Stephan, Kürdlere verilen Alman silahlarının ‘akibetinin bilinmediğini, nerede ve kimler tarafından ne amaçla kullanıldığının takip etmenin mümkün olmadığı’nı açıklaması, aslında FAC´nin Ortadoğu’da nasıl bir çıkmaz içinde olduğu gerçeğine işaret etmiş oldu.
Alman kamuoyunda çok etkin olan ‘Monitor’ adlı Haber-Yorum Televizyon Proğram gazetecilerinin Kuzey İrak’da yaptığı araştırmalar sonucu, Barzani sorumluluğundaki ‘Bölgesel Kürd Yönetimi’ ne bağlı silahlı milislerin, Barzani karşıtı muhalif olanları kurulan özel cezaevlerine getirerek işkenceye tabi tutuklarını belgelediler. ‘Peşmerge’ ye bağlı silahlı güçlerin üst düzey generallerinden birinin, muhalif bir gezeteciyi öldürme emir verdiği Barzani´ye muhalif olan güçler tarafından kamuoyuna duyruldu. Yine muhaliflerin ifadesine göre, Barzai Güçleri, Batı’dan aldıkları silahların namlusunu gününü birinde Batıya karşıda çevirecekler. Bir NATO üyesi olan FAC’nin ‘Peşmerge’ye hibe ettiği ve ‘akibetinin ne olduğunu bilmediği’ Alman silahlarının, İraklı Kürdler ve müttefikleri tarafından bir başka NATO ülkesi olan Türkiye´ye de karşı çevrileceğini şimdiden söylemek erken değil, bilakis tam zamanıdır.
Ve FAC, Kürd Aşiret Ağası Barzani güçlerine silah yardımı yaparken, RTE gibi MİT tırlarına ‘İrakli Türkmenlere insani yardım’ adı altında yüklenen askeri malzemenyi gizli kapaklı bir şekilde ‘insani yardım malzemesi’ olarak değil, alenen yapmaktadır. FAC’nin Barzani’ye silah yardımında bulunması karşısında sus pus olan RTE, FAC´nin ciddi bir devlet ve kendisinin ise bu ciddi devlete karşı acaba gebe mi olduğu şüpesini akla getirmektedir.
Peki nedir bu şüpenin ardında yatan olay?
Nedeni şu olsa gerek:
FAC, kendi topraklarında yaşayan tek tek kişilerin ve ticari-ekonomik etkinlik içinde olan bazı işletmelerin devlete daha az vergi ödemek maksadıyla vergi kaçırdıkına ve böylelikle biriken bu kara parayı da aklamak için, başta İsviçre olmak üzere diğer bir çok ülkede ‘gizli banka hesabı’ açarak muhafaza ettikleri inancındadır. Bundan dolayı, İsviçre’de ‘gizli hesap sahibi’ olanların yer aldığı çok sayıda CD, FAC tarafından resmen satın alındı. İşte satın alınan bu CD’ler içinde, RTE ve aile bireylerinini de ismi, hesap numaraları ve bu hesaplarda biriken milyarlarca Dolar haram para olduğu tespit edildiğine ve bunun da RTE’a iletildiğine dair çok yaygın bir kanı var Alman kamuoyunda. Ve Türkiye’ de her işe karışan, sırf böğürlenmek için her devlete, kurum ve kişiye karşı bağırıp çığıran RTE, FAC´nin Küzey İrak´daki ‘Peşmerge’ ye hibe ettiği ağır silahlarına ve bu silahlarla katledilen sivil müslümanların, polis ve askerlerin katliamına sessiz kalmasının ardında yatan tek gerçek nedenin bu CD’lerde saklı olduğu inancı yatmaktadır.
Aydın Fındıkçı, 17 Aralık 2015
Prof.Dr. Aydın FINDIKÇI [email protected]
Bir yanıt yazın