NECDET BULUZ
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in son açıklamasında yaptığı “Mali disiplini koruyacağız.” Sözlerinin ne anlama geldiğini çözmek için uzun uzadıya düşünmeye gerek yok. Bu açıklama, “Yeni zamlara hazır olun” mesajıdır. Yeni yıl ile birlikte zamlı ve pahalı bir hayata “merhaba” diyeceğiz.
Ortada ürküntü veren bir tablo var:
Hükümetin vaatlerini yerine getirmek için asgari ücret 1300 lira olacak. Emeklilere yılda 1200 lira ikramiye verilecek. Öğrenci harçları artırılacak. Rusya krizi ile başlayan ihracatın durması ve turizm gelirlerinin azalması ile başlayan krizin faturası, yanı başımızdaki savaşın devam etmesi, içte PKK terör örgütüne karşı verilen mücadele ve bunun ortaya koyduğu giderlerin artması, altyapı yatırımlarının hızlandırılma kararı giderleri yükseltecek ana nedenler olarak gösteriliyor.
Mehmet Şimşek, Rusya krizinin de maliyetini 9 Milyar Dolar olduğunu söylüyor. Küçümsenmemesi gereken ciddi bir kayıptan söz ediyor. Bunun da doğrudan ekonomiyi etkileyeceğine vurgu yapıyor.
Kaldı ki, bu ana giderlerin dışında da Maliyeyi ve bütçeyi zorlayacak giderler olacak.
Yeni Reform Paketi’nde de üretim ve sanayileşmeye destek söz çıktı. Gider hanesine yeni yüklerin bineceği kesinleşti.
Şu anda yaşanan enflasyonun resmi rakamlara göre % 9 olduğu görünüyor. Eğer, söylendiği ve beklendiği gibi mali disiplinin korunması sağlanacaksa yeni zamların peş peşe gelmemesi de beklenmelidir. Yeni zam demek, pahalılıklı, ardından da enflasyon rakamlarının artması demektir. O zaman enflasyon rakamları resmi rakamlarla iki haneli hale gelmiş olmayacak mı?
Burada akıllara takılan soru şu:
Merkez Bankası neden enflasyon rakamını tutturamıyor?
Geçmişe bir göz attığımızda belirlenen enflasyon rakamının orta vadede % 6,3 olarak hedeflendiğini görmekteyiz. Daha sonra hedef % 7,6’ya yükseltildi. Bununla da kalınmadı şu andaki resmi enflasyon rakamı % 8,1 olarak açıklandı. Şimdi de % 9 olacağı ifade ediliyor.
Nedenine gelince:
Para arzı giderek çoğalıyor. Bunu yukarıda bazı kalemle anlatmaya çalıştık. Bu da Milli gelirdeki artışın üstüne çıkıyor. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek “Mali disiplini bozmayacağız” dediğine göre Milli gelirdeki atış nasıl sağlanmış olacak? Bazı mallara ve hizmetlere zam yapılarak. Biz de bu nedenle “Yeni yıla pahalı hayatla başlamaya hazır olmalıyız” diyoruz.
Elimizdeki verilere göre, Türkiye şu anda Venezuela, Rusya, mısır ve Brezilya’nın arkasında enflasyonda 5.ülke konumuna gelmiş oldu.
Hürriyet Gazetesi’nden Erdal Sağlam, köşesine taşıdığı “Zam furyası endişesi” başlıklı yazısında iş dünyasının endişelerini dile getirmiş. Sağlam “İş dünyasının yılbaşında ve sonrasında ‘büyük zam furyası’ beklediğine şahit oluyoruz. Hükümetin hem vaatlerini yerine getirmek hem de mali disiplini korumak için gelirleri önemli ölçüde artırması gerektiğini belirten işadamları, kendilerine gelen bilgilerin ‘vergi oranı artışlarının da körükleyeceği ciddi zam furyasına neden olacak önlemlerin devreye gireceğini’ gösterdiğini söylediler. Maliye’nin sıkıştığında devreye sokup vergisini artırdığı sigara ve alkol ürünleri üreticileri yine telaş içinde.”diyor.
Sağlam, yazısında akaryakıt konusuna da değinmiş:
“Bir işadamı Maliye’nin akaryakıt vergilerinde artışı bile tartıştığı haberleri aldıklarını söyledi. Düşen petrol fiyatlarına rağmen, Maliye’nin vergi tahsilâtını düşürmemek için akaryakıt fiyatlarını yüksek tuttuğunu hatırlatan işadamı, bunun bile yetmediğinin anlaşıldığını söyledi. 40 dolarlara inen petrol fiyatlarına rağmen akaryakıta da zam gelmesi halinde, furya halinde tüm mallara yayılacağını anlatan işadamı, talebin bundan çok olumsuz etkileneceğini, ihracatın artmadığı ortamda, sanayinin zora gireceğini söyledi. Bir başka işadamı ise kurlar nedeniyle ihracatta sağlanan avantajların işgücü maliyetindeki artışlarla zaten yittiğini, yeni zamlarla tümüyle kaybedilip, ihracatta rekabet kaybına yol açabileceğine dikkat çekti. Bu noktada önemli bir sorun da enflasyon.”
Pahalı hayata geçişte içki, sigara, doğalgaz, elektrik ve su gibi ihtiyaçlara aşırı zamların gelebileceği endişesi yaşanıyor. Konu ile ilgili olarak endişelerini dile getirenler “Bu zamların % 20-30 civarında olma ihtimali var” diyorlar. Aynı zamanda yapılacak zamların piyasaları da etkileyebileceği, bunun da enflasyon rakamlarını tetikleyeceği endişe edilen diğer bir başka konu olarak karşımızda duruyor.
AK Parti Hükümeti’nin ortaya koyacağı zamlarla enflasyonu bir noktada bilinçli olarak artırması düşünülebilir. Böylece enflasyonun çift haneli rakamlara çıkmasının önüne geçilemeyecek. Küresel gelişmelerle kurlardaki artışı da buna eklersek, önümüzdeki tablonun umut verici olduğunu söyleyebilir miyiz?
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın