NECDET BULUZ
Rusya’nın Suriye’de savaşa doğrudan girmesi ve özellikle 1500 kilometre menzilli füzeleri kullanarak Suriye’deki hedefleri vurması Amerika’yı harekete geçirdi. Bunun yanında Rusya Devlet Başkanı Putin’in Suriye’de neredeyse tek çözüm noktasına gelmiş olması da Pentagon’daki hesapları değiştirdi.
İlk adımda Amerika İncirlik Üssü’ndeki varlığını güçlendirme yoluna gidiyor.
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, bir süre önce ‘’tank avcısı’’ olarak bilinen A-10 Thunderbolt-II tipi uçaklarının bulunduğu İncirlik Üssü’ne yaklaşık bir düzine F-15 savaş uçağı göndereceğini açıklamıştı. Böylelikle uçakların 6’sı gelmiş oldu. ABD’nin İncirlik kanalıyla attığı bu adımlar Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığı düşünüldüğünde oldukça dikkat çekici olarak değerlendiriliyor.
Şimdi bu ne anlama geliyor, ona da bakalım:
Hava muharebesinde önemli başarılara imza atmış olan F-15C’lerin İncirlik’e konuşlanması, Rusya’nın Suriye’de etkin hava muharebesi yapan SU-30 tipi uçaklarına karşı bir hamle olarak görülüyor. Amerika Savunma Bakanlığı Sözcüsü Laura Seal, F-15C’lerin sevkiyle ilgili demecinde, “Bu hamle Rusya ile ilgili değil diyemem” ifadesini kullanmıştı. Rusya, Suriye’de savaş uçaklarıyla Suriye semalarında uçmaya başladıktan sonra ABD F-16’larıyla sık sık karşılaşmıştı. Bu karşılaşmalarda Rus SU-30’ların kilitlenmesi üzerine ABD savaş uçakları geri çekilmek zorunda kalmışlardı. ABD’nin, hava muharebe görevlerinde daha üstün olan Rus uçaklarıyla karşılaşan pilotlarına “Müdahale etme, geri dön” emri verdiği haberleri kamuoyuna yansımıştı. Bu süreçte Rusya’nın SU-30 uçakları, Türkiye’nin hava sahasını ihlalleriyle de gündeme gelmişti.
Özetleyecek olursak, Rusya bölgede ve Suriye’de Amerika’ya karşı üstünlük sağlayınca müttefikimiz de bunu dengelemeye başladı. Bütün hesaplarını Esad’ın gitmesi üzerine kuran Türkiye’nin İncirlik başta olmak üzere diğer bazı üslerini de Amerika’ya açması bir yerde bu noktadan kaynaklanıyor diyebiliriz.
Şimdi Türkiye’nin Suriye sınırında hava devriye görevine F-15C hava savunma uçakları da eklenecek. Yapılan açıklamalara göre, uçaklar Suriye’deki operasyonlarda da etkin olarak kullanılacak. Rus SU-30 uçakları karşısında savunmasız kalan F-16 savaş uçaklarını bir süre önce İncirlik Üssü’nden geri çeken ve yerine F-15C’leri gönderen ABD, Suriye hava sahasında Rusya’nın kurmaya çalıştığı güç dengelerini bozmayı planlıyor. Esed Rejimi’nin MİG-29 uçakları da artık karşısında Balkan olaylarında hava muharebe zaferi ilan eden F-15C’leri bulmuş olacak.
Bunun yanında, Lazkiye’de büyük bir hava ve radar üssü kuran, Haseke’de de benzer bir üs kurduğu iddia edilen Rusya, helikopter ve tanklarıyla da Suriye’de önemli bir askeri varlığa ulaştı. ABD’nin tanksavar uçaklarıyla birlikte F-15C’leri İncirlik’e göndermesi, Suriye hava sahasında birçok Rus tacizine maruz kalan Washington’un Moskova’ya hamlesi olarak görülüyor.
Bir yerde sınırımızda Amerika ile Rusya arasında bilek güreşi tutulmuş olacak. İki süper güç, Suriye üzerinden güç gösterisini sahneleyecekler.
Peki, Esad’ın durumu ne olacak?
Suriye’de siyasi çözüm arayışları son yapılan Viyana zirvesinde de sonuçsuz kalmıştı. Viyana’daki toplantılar, Esad’in geleceğinin ne olacağı konusunda kilitlenmiş ve bir anlaşma sağlanamamıştı. Hatta İranlı bakanlar, “Rusya, Esad’in gitmesini onaylasa da biz bu kararı desteklemeyeceğiz” şeklinde açıklama yapmışlardı.
Suriye’deki asıl sorunlar şimdi sanki bir kenara bırakılmış gibi davranılıyor. Bir yandan IŞİD tehlikesi bütün şiddeti ile sürüyor. Diğer yandan PYD güçleri Kuzey Suriye’deki Kürt koridorunun oluşturulması için olağanüstü çaba gösteriyor.
Son günlerde PYD’nin Türkiye’deki Suriyeli Kürtleri bölgeye çağırmaları ve hemen her gün 500’e yakın Suriyeli Kürt’ün sınırdan PYD güçlerine katılmak üzere geçiş yapması bölgede yeni oluşumların hızlanmakta olduğu gerçeğini de ortaya koyuyor.
Bunun yanında Esad’ın durumu ve Suriye’de siyasal bir geçişin ne olacağı konusunda da kafalar karışık. Putin’in halen Esad’ın yanında durması ve İran ile olan dayanışması Esad’sız bir çözümün kolay kolay sağlanamayacağını da gösteriyor.
Bütün bu gelişmeleri alt alta koyduğumuzda karşımızdaki tabloya bakalım:
Amerika ve Rusya artık bölgedeki ve Suriye’deki ana hedefleri bir kenara bırakarak birbirine karşı üstünlük sağlama yarışına girdiler. Yeni geliştirilmiş silahlarını ve füzelerini, uçaklarını da bu amaçla burada kullanıyorlar. Bilek güreşine tutuşup, güç gösterisi yapıyorlar.
Şunu da hemen eklemekte yarar var:
Rusya, bölgede yalnız değildir. İran ve Çin’in de Rusya’nın yanında yer alması, bölgedeki dengeleri tamamen değiştirmiş bulunuyor.
Krizin devam etmesiyle birlikte Suriye’deki askeri varlığını artırma yoluna giden ülkeler kervanına Çin de katılmış, “J-15 uçaklarıyla Rusların yanında hava saldırılarına katılacağız” mesajı vermişti.
Görebildiğimiz kadarı ile bölge daha da ısınacak. Suriye’deki çözüm ise sanki başka bahara kalmış gibi görünüyor. Biz ise Suriye politikalarında halen aynı noktadan bir türlü çıkamadık. Sürekli dengelerin değiştiği bu bölgede yeni politikalar üretmek durumunda olduğumuzu bir kez daha anımsatmak istiyoruz.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın