Ülkemizde verimsiz olan, iş yapmayan ve proje üretmeyen birçok daire var ve bunların artık kapatılma zamanı geldi. Bütün yaptıkları çalışır gibi yapmak ve hepimizin ödediği vergilerden ay sonu maaş almak. Ne emekli maaşlarının primlerini yatırırlar, ne de emekli oldukları zaman alacakları çuval dolusu emekli ikramiyesinin primlerini. Tamamen halkın sırtından gerektiği gibi çalışmadan, üretmeden yaşayan kamu görevlilerine dönüştüler, siyasilerin zamanında seçim kaygısı ile verdikleri aşırı haklardan dolayı.
Bunların başında Eski Eserler Dairesi gelmekte, sonra Karayolları Dairesi sonra da diğerleri.
Eski Eserler Dairesi düşman başına.
İlk eşim rahmetli Suna Atun’un başkanı olduğu Mağusa’yı Koruma ve Yenileme Derneği yıllarca kendini paraladı Surların temizliğini, bakımını ve tamiratını yaptırmak ve Mağusa Kaleiçine bir müze kazandırabilmek için. Eski Eserler Dairesinin bütün bütçesi, içinde çalışan memurlar tarafından son kuruşuna kadar sömürüldüğü için ne surlarda bir temizlik ve tamirat yapıldı, ne de bir müze açılabildi.
Müze konusu Eski Eserler Dairesi tarafından tam bir yüz karasına dönüştürüldü ve girişimciler bıktırılarak vazgeçirildi. Mağusa Kalesi içinde kendi toprağımız üzerine Müze olarak inşa etmek istediğimiz binanın Eski Eserler Dairesi’nden ön iznini alabilmek girişimimiz tamı tamına 2.5 yıl sürdü ve sonunda da müze açılmasını reddettiler. Hem kendileri Mağusa’ya bir müze açmadı, hem de bizlere müzeyi açtırtmadılar. Verdiğimiz her projede tadilat istendi. Tadilat çizimlerinin hazırlanması, Eski Eserler Dairesine sunulması ve adına Anıtlar Yüksek Kurulu denilen seçme tembellerden oluşan kurulun kışın ayda bir kez, yazın ise çalışmaktan yorulup tatil yapan memurlardan dolayı 2-3 ayda bir kez yapılan toplantısına yetişmesi bazen 1 buçuk-2 ay, bazen de 3 ay sürdü. Her seferinde de tadilat çizimlerine bakan görevli memur farklı bir kişi olduğundan, bir evvelki memurun tavsiyelerini beğenmedi ve yeni tavsiyelerde bulundu.
Anıtlar Yüksek Kurulu hayata geçirileli neredeyse kırk yılı bulmak üzere ama Eski Eserler Dairesi halen daha Mağusa için bir Master Mimari Plan hazırlamış değil. Böylesi tembellik ve verimsizlik olamaz. Aslında bunca yıldır Mağusa Surlariçi için bir Master Mimari Plan’ı hazırlamamalarından ötürü ilgili Bakanlık Eski Eserler Dairesinde görevli olan mimarları ve sorumlu kişileri dava etmeli… Ve hepsini de kapının önüne koymalı bunca yıl verdiği maaşları da geri talep ederek…
Şimdi de Mağusa İnisiyatifi Mağusa Surları ve Surlariçi’nin bakımını yaptırabilmek için canını dişine taktı. Ne duyan var ne de tınlayan. Allah kolaylık versin Dr. Okan Dağlı’ya ve ekip arkadaşlarına.
Karayolları ise bir başka, boşuna açık tutulan ve bütçe tüketen bir Daire.
Yakın Doğu Üniversitesi-Fuar Alanı kavşağı son 20 yıldır hiçbir düzenlemeye tabi olmadı, yıllarca yazıp çizmemize rağmen. Orada gerçekleşen kaza sayısının az olmasının nedeni Kara Yolları dairesinin başarısı değil, sürücülerin anlayışlı ve birbirlerine saygılı olmaları. Devamla Gönyeli çemberinden Hamitköy’e giden çift şerit yol, artan araç sayısına paralel olarak aradaki refüj iptal edilerek ve banketlerden de biraz alınarak 3 şerit haline getirilebilir ama yıllardır bunu da yazmamıza rağmen dikkate alan yok. Hele de Kemal Aksay Caddesini Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’na bağlayan, kuzey tarafında petrol istasyonunun yer aldığı kavşağı genişletmek bir hafta sonuluk iş. Bu kavşakta iyileştirmek yapmak zeminin ve çevrenin uygun olması nedeni ile çok kolay. Kavşağın sadece 1.5 veya tercihen 2.5 metre doğuya doğru kaydırılmasının, oradaki trafik yoğunluğunu asgari olarak üçte bir oranında azaltacağı kesin.
Ve de Asya kızımızın hayatını kaybettiği yolda yıllardır basınımızın çeşitli uyarılarına rağmen tedbir almamak ve de “120 km. ile çok hızlı gidiyordu bu nedenle kaza yaptı” diyerek sorumluluktan kaçmak hiçte doğru bir yaklaşım değil. Doğru olan her tür tedbiri zamanında almaktı.
İş kazasına koşarak giden Çalışma Bakanımız iş güvenliği konusu da uhdesinde olduğu için bu kaza ile ilgili bir güvenlik soruşturması açtırması gerekmektedir. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.
Görevini gerektiği gibi yapmayan Devlet Dairelerinin kapatılması lazım. Bu halkı, tembelin tembeli memurlarımız çalışmadan, yorulmadan, proje yapmadan maaş alsın diye bu kadar fazla vergi yükü altına sokmak hiçte doğru bir uygulama değil.
Ata ATUN
e-mail: [email protected] veya [email protected]
Facebook: Ata Atun
9 Kasım 2015
Bir yanıt yazın