NECDET BULUZ
Öyle görünüyor ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi gelişmelerde yine ağırlığı koyabilecek gücü kendisinde buluyor. Bugün, eğer Türkiye yeni bir seçime daha gidecekse, bunda hiç kuşkusuz Erdoğan’ın vereceği karar önemli olacaktır. Özetle Türkiye’nin kaderi ve geleceği Cumhurbaşkanı’nın elinde bulunuyor.
Cumhurbaşkanı’na yakın kaynaklar “Cumhurbaşkanı AK Parti’nin tek başına iktidar olmasını istiyor. Bunun için de yeni bir seçimden yana görünüyor. Ancak, yeni bir seçimde ip nasıl göğüslenir bunun ince hesaplarını da yapıyor “diyorlar.
Neler hesaplanıyor, hangi formüller üzerinde duruluyor bunu bilemiyoruz. Önümüzdeki günler içinde sanıyoruz bu gelişmelerden haberimiz olacaktır.
Görünen şu:
Cumhurbaşkanı yeni bir seçim için şu anda koşulları uygun bulmuyor. Seçmenin daha da olgunlaşması gerekiyor. “Azınlık hükümeti ile ileride seçime gidilmeli” denilirken, zaman kazanılması da düşünülüyor.
Daha önce yazdığımız yazılarda “Yeni bir seçim hiçbir şeyi değiştirmeyecek” demiştik. Bugün gelinen noktaya baktığımızda da değişen bir şeyin olmadığını açık biçimde görebiliyoruz. Yeni bir seçimin getireceği mali yükün de artık Türkiye’yi kaldıramayacağının altını çizmiştik.
KONDA’nın patronu Tarhan Erdem’in konu ile ilgili yorumu şöyle:
“AK Parti adaylarını şimdikinden daha açık biçimde kendisinin belirleyebileceği ve AK Parti’nin mecliste değişik oranlarda ama çoğunluk kazandıracak tedbirler uygulamasına imkân vereceği için, Sayın Erdoğan tekrar seçim istemektedir. Başka deyişle, 7 Haziran seçimlerinin çıkardığı meclis tablosuyla “Erdoğan’a özgü -a la Erdoğan- Cumhurbaşkanlığı” yapamayacağını ilk günden gördüğü için, tekrar seçim istemektedir. Erdoğan kendisinin yönettiği tekrar seçime kadar HDP’yi baraj altına düşürmeyi ve siyasal hayatı baskı altında tutmayı planlamaktadır. Partileri, basını, televizyon kanallarını, seçim kurullarını, Yüksek Seçim Kurulu’nu, savcıları, yayınlarını, kararlarını soruşturmalarını günlük, hatta saatlik denetim altında bulundurmak istemektedir. Tekrar seçim planladığı gibi sonuçlanırsa, nasıl bir düzenleme yapacağını benim söylememe gerek yok, herhalde okuyucularınız tahmin ediyordur. Bütün bu planlamaya ve gayri meşru ve gayri ahlaki planın canhıraş uygulama çabasına karşın, sandıklardan istenen sonuç alınamayacaktır. Türkiye’de yaşayanlar, oynanan oyunu ve uygulamaya konulan planı anlamışlardır; buna esir olmayacak, karşı çıkacaklardır. ”
Ard arda yapılan kamuoyu araştırmalarına bakacak olursak, şu anda yeni bir seçime gitmek hiçbir şeyi değiştirmeyecek. AK Parti’nin oylarındaki yüzde 2-3’lük artışın da pek işe yarayamayacağı söyleniyor. Analistler “AK Parti 7 Haziran seçimlerinde yüzde 41 oy aldı. Yeni yapılacak bir seçimde oylarını yüzde 45’lere taşıyabilirse tek başına iktidar olabilir. Bugün bu görünmüyor” diyorlar.
Yeni bir seçimde de AK Parti’nin alabileceği oy en fazla yüzde 43’lerde görünüyor.
MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Özer Sencar, erken seçimin çok büyük bir değişiklik getirmeyeceği görüşünde. Sencar, yapılan ölçümlerde AK Parti’nin oy oranlarının yüzde 44’e gittiği görülürse, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kimsenin erken seçime gitmekten alıkoyamayacağını söylüyor.
Eğer bütün mesele ve yeniden seçime gitme AK Parti’nin tek başına iktidar olması için yapılacaksa bunun bir macera olduğunu söylemeliyiz. Yedeni bir seçim uğruna Türkiye hem ekonomik, hem siyasi zemin yitirmiş olur. Kaldı ki, bazı analistler “Yeni bir seçim AK Parti için daha da kötü sonuç verir” görüşünde birleşiyor.
Konu ile ilgili açıklamalara da göz atalım:
“Bu durum dört partili meclisi gösteriyor. Yüzde 44 ve üzeri olan sonuç alınmadığı sürece tek başına iktidar gözükmüyor. Yüzde 45 oy oranıyla, 285 milletvekili çıkıyor. AK Parti’nin isteyeceği bir çoğunluk değil. Erken seçim olursa asgari şartlarda AK Parti yüzde 45 oy olmak durumunda. Bugün itibariyle böyle bir sonuç karşımıza çıkmış değil. 7 Haziran’ı tekrar eden bir kampanya dönemi ve aynı süreç devam ederse erken seçim bir şeyi değiştirmez. AK Parti oyunu bir, iki puan yükseltir sadece. Ancak milletvekili sayısı olarak 275’in altında kalır. Başkanlık sistemine ise hem AK Parti hem de diğer parti seçmenleri mesafesini net bir şekilde gösterdi. Başkanlık sistemi bekleme odasına alındı. Yeniden gündeminin açılması zorlama olur ve AK Parti’ye kaybettirir.”
Yeni bir seçimde AK Parti’nin oylarında birkaç puanlık artışın olabileceği görülüyor ama bu yetmiyor. Bu konuda yapılan hesaplar da şöyle:
“Seçimden sonra yapılan araştırmalarda AK Parti’nin oy oranı 41,6’yı gördü. Bu bir akıl oyunudur. Erken seçime giderse AK Parti ne kaybedecek? Olmazsa o zaman koalisyon yapılır ya da ortamı hazırlar, PKK’ya yönelik bombardımanlar, IŞİD’e yönelik tavırlar etkiler, oy oranı yüzde 43- 44 olursa hükümet kurulacak hale gelir. Bu ihtimaller şansını denemeye yöneltebilir. Erken seçim olursa AKP’nin 2,5 puan MHP’den alacağını düşünüyorum. AK Parti’den 9 puan ayrıldı. Bunun 3 puanı MHP’ye, 4-4,5 puanı HDP’ye gitti. 1-1,5 puanlık da sandığa gitmeyen kesim var. Sandığa gitmeyenler “dersimizi verdik” deyip geri dönebilir. Ancak Tayyip Bey’in hedefinde başkanlık sistemi yok. Bir milletvekili de fazla olsa hükümet kurmak var. Başkanlık sistemi ihtimali yok. Anayasal başkanlık sistemi öldü. Fiili başkanlık sistemi hâlâ devam ediyor.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz