Bu Dünya Sultan Süleyman’a Kalmadı…

548137_10151134161784691_1877992985_n (2)

 

AKP ve yandaşları bugünkü gücüne, kudretine, sınır tanımaz zorbalıklarına güvenerek dünyaya direk kalacaklarını sanıyorlar. Kendilerini Türkiye’nin karşı konulamaz tek hâkimi gibi görüyorlar.

Oysa bu dünya, Sultan Süleyman’a kalmadı.

Türkiye Cumhuriyeti karanlık bir dönemden geçmektedir bugün. Hem de zifiri karanlık…

Yer karanlık, gök karanlık…  Kapkara bulutlar kaplamış sevgili yurdumuzun ufuklarını…

Karanlık düşünceli insanlar, karanlık ilişkiler, karanlık bir yönetim… Hırsızlık, talan, korku, baskı, şiddet, hapishane… Ortalık toz duman! Göz gözü görmüyor. Şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar işbaşında…

Mustafa Kemal Atatürk,  “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz…” demişti.

Oldu.

Beyinleri, yürekleri kara, kapkara insanlar, şimdi de yeniden iktidarı almak ve kara şeriat düzeninin anayasasını hazırlamak için yeni bir seçime hazırlanıyorlar…

Oluk oluk para saçıyorlar ortalığa…

Halkımız, sadaka ekonomisiyle uyutulmaya, uyuşturulmaya çalışılıyor.

Emeği ile alın teri ile kazanıp vergi ödeyen vatandaşların birikiminden kesilen paralarla halkın bir kesimi maaşa bağlandı. Memnun edildi. Yandaşlara kıyak yapıldı. “Allah AKP’ye zeval vermesin” diyen bu aç, açık kalmış, yeni maaşlı takım AKP’nin şimdiki oy deposudur.

İşleri güçleri “sahte din tacirliği”, insanları aldatmak; ulusalcılarla, orduyla, yargıyla, 1923 Devrimi ile hesaplaşmak…

Cumhuriyet tarihinin hiçbir dönemimde bu kadar çok yalan söylenmedi, bu kadar çok sahtekârlık yapılmadı. Bu kadar çok, düzmece, uyduruk belge hazırlanmadı. Türk ordusu, Cumhuriyet, Atatürk bu kadar çok hırpalanmadı, aşağılanmadı…

Vatan toprakları Yağma Hasan’ın böreği gibi, kapış kapış gidiyor. Kapanın elinde kalıyor. Ege’de, Akdeniz’de, Güneydoğu’da arazi, arsa sahibi olabilmek için yabancılar kuyruğa girmiş durumda.

Ama ne yaparlarsa yapsınlar, ne kadar bağırırlarsa bağırsınlar, ne kadar çağırırlarsa çağırsınlar, küfretsinler, boşuna çabalar bunlar… Çünkü Abbas yolcu.  Çünkü AKP oyları güneş altında kalan kar gibi eriyor artık.

Pahalılık, enflasyon başını aldı gidiyor… İş aslanın ağzında… Ortalık işsiz kaynıyor…

AKP durmadan güç yitiriyor, oy yitiriyor… Anketler ortada…

Telaşları, korkuları, şaşkınlıkları bundan. Durmadan saldırıyorlar. Ne söylediklerinin ne yaptıklarının farkında değiller.

Ama korkunun ecele faydası yok. Hesap günü yaklaşıyor. AKP yolcu…

Bu seçimde AKP’nin oyları düşecek. Aslında geçen seçimlerde de halk o kadar yüksek oy vermemişti ama sandık ve bilgisayar oyunları ile sonuçları değiştirdiler.

Daha önce uyardım, şimdi yeniden uyarıyorum. Bu kez gözlerimizi dört açalım. Namusumuz gibi, şerefimiz gibi, onurumuz gibi oylarınıza, sandıklarınıza sahip çıkalım.

Oy kullanan her vatandaşın bir görevli gibi sorgulama, denetleme, izleme hakkı vardır. Türkiye’nin ve çocuklarımızın geleceği için, Türkiye Cumhuriyeti için, milletimiz için, yargımız için denetleme görevimizi yapalım.

Sadece kendi partilerimizin değil öteki partilerin de oylarını kayıt altına alalım. Gerekirse cep telefonlarımızla görüntülerini çekelim.

“Lüks hayata”, saltanata, milyarlık yüzüklere, havuzlu villalara alışan Türkiye’nin 21. Yüzyıl padişahları, sultanları tahtını vermemek için elbette her yolu deneyecektir. Geçen seçimlerde yaptığı gibi yine hile hurda yoluna başvuracaktır. Gecenin bir vaktinden sonra AKP oyları hızla artmaya başlayacak, elektrikler sönecek, karanlık yüzlü bilgisayar uzmanları işbaşına geçecektir.

Tüm muhalif partilere sesleniyorum: Sonsuza dek muhalefette kalmak, muhalefet olmak istemiyorsanız, sadece büyük kentlerde değil, kasabalarda, köylerde de önlemler alın. Bilgisayar uzmanlarına görev verin. Yeryüzünde eşine rastlanmayan bu sakat bilgisayar sisteminin denetimini sağlayın. Artırdığınız oyları ve kazanacağınız iktidarı sandıklarda, bilgisayarlarda kaybetmeyin.

 HARAMZADELERİ, EŞKIYALARI BİR KEZ DAHA DÜNYAMIZA HÜKÜMDAR YAPMAYIN…

Yandaş medya, yargı, emniyet iktidarın yan kuruluşları gibi çalışsalar da AKP artık kitleleri dilediği gibi yönlendiremeyecektir. Bunun belirtilerine her an, her yerde tanık olmaktayız.

Attila İlhan’ın deyişi ile “Türkiye’de Dip dalgası kendini hissettirmeye başlamıştır.”

ABD de AKP de yıkılacaktır…

Çünkü deniz bitiyor. Deniz bitmek üzeredir…

Yaşadıkları ihtişam dünyasından, sultanlık sarhoşluğundan başlarını kaldırıp şöyle bir baksalar geçmişe, hiçbir ülkede zorbaların hükümdarlıklarını sürdüremediklerini göreceklerdir.

Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamıştır…

Hitler tüm Avrupa’yı teslim alıp, Rusya sınırına kadar dayanmıştı. Dur, durak bilmiyordu. Engel tanımıyordu. Peki, ne oldu sonu? Ne oldu sonra?

Mussolini, sol yumruğunu göstererek yurtseverlere ve tüm dünyaya meydan okuyordu.  İktidarını sol bacağından asılarak sonlandırdı.

Türk ordusuna, devrimcilere, Atatürk’e savaş açan, hapishaneleri yurtseverlerle dolduran, işkencelerden geçiren Menderes’ler, Evren’ler, Çiller’ler de yok artık…

Toz olup gittiler… Sıra AKP’ye gelmiştir.

Hesap günü yaklaşıyor… Çoluğu çocuğu, yandaşı, yaşlısı, genci ile Yüce Divan’da yargılanacaklardır…

O günler çok uzak değildir…

([email protected])

 

AKP ve yandaşları bugünkü gücüne, kudretine, sınır tanımaz zorbalıklarına güvenerek dünyaya direk kalacaklarını sanıyorlar. Kendilerini Türkiye’nin karşı konulamaz tek hâkimi gibi görüyorlar. - 548137 10151134161784691 1877992985 n 2

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir