Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in yeğeni olduğunu söyleyen Hripsime Sebilciyan Gazelyan’ın, “o bir Ermeni’ydi” iddiası tartışma başlattı.
Sabiha Gökçen ile babam Veteriner Albay Ali Doğançay kardeş torunlarıdır. Biz Boşnak’ız, Ermeni değiliz. Ermeniler de değerli vatandaşlarımız ama Ermeni komşumuz bile olmamış. Gökçen küçükken annesi babası ölmüş. Ablaları Nafia ve Saime ile birlikte Üvey ağabeyi tüccar Hafız Bey’in yanında büyümüş.
ATATÜRK’ün manevi kızı, ilk kadın Türk Savaş Pilotu Sabiha Gökçen’in Ermeni asıllı olduğu yolundaki iddialar tartışma yarattı. 1936’dan beri Sabiha Gökçen’i tanıdığını söyleyen Nevin Arıkan (Merhum Maliye Bakanı Vural Arıkan’ın eşi) ile Sabiha Özogan (Sabiha Gökçen’in evlatlığı) ‘‘O Boşnak’tı’’ dediler.
BABAMLA KARDEŞ TORUNU
Nevin Arıkan anlatıyor: ‘‘Sabiha Gökçen ile babam Veteriner Albay Ali Doğançay kardeş torunlarıdır. Biz Boşnak’ız, Ermeni değiliz. Ermeniler de değerli vatandaşlarımız ama Ermeni komşumuz bile olmamış. Gökçen küçükken annesi babası ölmüş. Ablaları Nafia ve Saime ile birlikte üvey ağabeyi tüccar Hafız Bey’in yanında büyümüş. Atatürk, bir Bursa ziyaretinde köşkte Sabiha’yı görmüş. Bir kaç soru sorduktan sonra onu yanına almış. Diğer akrabalarını sormuş, o zaman binbaşı olan babamı söylemişler. Ankara’da babamla görüştükten sonra Sabiha’yı yanına alıp büyütmüş. Nüfus kaydında babası olarak geçen Hafız Mustafa İzzet’in kim olduğunu bilmiyorum. Ben ağabeyi Hafız beyden sonra yaşananları biliyorum.’’
BURSA’DA DOĞDU
Sabiha Özogan anlatıyor: ‘‘Ben 1936’nın onbirinci ayından beri kendisini tanırım. Annesi Saraybosnalı. Orada evlenmiş, bir oğlu, bir kızı olmuş. Eşi ölünce, akrabaları onu Bursa’ya getirmiş. Bursa’da eşi ölen ve kendisi gibi bir kız bir erkek çocuğu olan Mustafa Bey’le evlenmiş. Sabiha Gökçen ve ablası Saime Hanım bu evlilikten olmuşlar. Gökçen 1913’te doğmuş. Anne ve babaları ölünce iki kız kardeşe baba bir anne ayrı ağabeyleri subay Neşet Dikmen bakmaya başlamış. Bu sırada Bursa’yı ikinci kez ziyaret eden (1925) Atatürk, askerleri aşıp kendisine ulaşmaya çalışan Sabiha’yla konuşmuş. Sabiha, Atatürk’e yatılı okula gitmek istediğini söylemiş. Atatürk, Neşet Bey’e de danışarak, Sabiha’yı evlat edinmiş. Bunlar Sabiha Gökçen’in ‘‘Atatürk’le bir ömür böyle geçti’’ adlı kitabında da var.
Ermeni komşumuz bile olmamıştı
Özal döneminin Maliye Bakanı Vural Arıkan’ın eşi Nevin Arıkan, Sabiha Gökçen ile babasının kardeş torunları olduklarını söyledi. Nevin Arıkan, ‘‘Oturdukları mahallelerde Ermeni komşularının bile olmadığını söyledi.
Ayda KAYAR
============================================
İşte soyağacı
Ülkü Adatepe basın toplantısında anlattı:
Sabiha Gökçen’in babası Hafız Mustafa İzzet Efendi Edirne vilayetinde çalışan bir memurdu. Dönemin Padişahı 2’nci Abdülhamit, Hafız Mustafa İzzet Efendi’yi, Jöntürk olduğu gerekçesiyle Bursa’ya sürdü.
ATATÜRK’ün manevi kızı Ülkü Adatepe, kendisi gibi Ata’nın manevi kızı olan, ilk kadın Türk savaş pilotu Sabiha Gökçen’in Ermeni asıllı olduğu iddialarına tepki gösterdi. Sabiha Gökçen’in Ermeni olduğu iddialarına karşılık Şişli’deki evinde basın toplantısı düzenleyen Atatürk’ün hayatta olan tek manevi kızı Ülkü Adatepe, şunları söyledi: ‘‘Sabiha Gökçen’i manevi ablam olması dışında, ilk eşimin akrabası olması dolayısıyla da çok iyi tanıyorum. Sabiha Gökçen, Bursa’da bir Türk ailesinin kızları olarak doğmuştur. İddialar tamamen asılsızdır.’’ Gazeteci yazar Orhan Karaveli de şöyle dedi:
13 YAŞINDA EVLAT EDİNDİ
‘‘Yakın arkadaşım olan Sabiha Gökçen, Atatürk sevgisiyle dolu, tüm hayatını Türk halkına adamış, anıt bir Türk kadınıydı. Herhalde şimdi kemikleri sızlıyordur. Biz Ermeniler’i küçümsemiyoruz. Ama Sabiha Türk’tü. Türk anne ve babanın kızı olarak Bursa’da doğdu. Atatürk tarafından 1925 yılında 13 yaşında iken evlat edinildi. İddia edildiği gibi Ermeni bir ailenin kızı değildi. Gaziantep’te yetiştirme yurduna verilmedi. 5 yaşındayken Atatürk tarafından evlat edinilmedi. Bursa nere Gaziantep nere?’’ Orhan Karaveli, Sabiha Gökçen’in Ermeni olduğu yönündeki iddialar konusunda da şunları söyledi:
BABASI JÖNTÜRK’MÜŞ
‘‘Sabiha Gökçen’in babası Hafız Mustafa İzzet Efendi Edirne vilayetinde çalışan bir memurdu. Dönemin Padişahı 2’nci Abdülhamid, Hafız Mustafa İzzet Efendi’yi, Jöntürk olduğu gerekçesiyle Bursa’ya sürdü. Edirne’deki ilk evliliğinden Şefik ve Nazime adlı çocukları oldu. Sabiha Gökçen’in Boşnak olan annesi Hayriye Hanım’ın ise subay olan ilk eşinden Neşet ve Nafia adında 2 çocuğu vardı. 2’şer çocuklarıyla dul kalan Hafız Mustafa İzzet Efendi ve Hayriye Hanım evlendiler. İkinci evliliklerinden Saime ve Sabiha dünyaya geldi. Sabiha Gökçen’in üvey kardeşi Şefik 1’inci Dünya Savaşı’nda şehit oldu. Hayriye Hanım’ın ilk eşinden olan oğlu Neşet’in ilk çocuğundan sonra, torun sahibi iken 22 Mart 1913 tarihinde Sabiha Gökçen’i doğurmuştu. Sabiha Gökçen’in dört çocuk babası üvey ağabeyi Neşet’te cepheye gitti. Üvey kardeşi Nafia, 9 aylık hamile iken subay olan eşini cephede kaybetti. Öz kardeşi Saime ise evlendi ve Sabahat adında bir kızı oldu. Sabiha Gökçen’in babası ve annesi Bursa’da öldü. Atatürk 1925 yılında yaptığı 2. Bursa ziyaretinde 13 yaşında olan Sabiha Gökçen’i evlat edindi. Atatürk, Sabiha Gökçen’i evlat edindikten sonra, Ankara’ya götürdü. Sabiha Gökçen’in orada asker çocuklarıyla çekilmiş fotoğrafları var. Sabiha Gökçen Atatürk’ün diğer manevi kızları Rukiye ve Zehra ile Çankaya’da bir sınıfta okudu. Bir yıl sonra da İstanbul’daki Arnavutköy Kız Koleji’ne geldi. Sabiha’nın kaydı daha sonra Üsküdar Ameriken Kız Koleji’ne alındı. 5 yaşındaki bir çocuk nasıl oluyor da bir sene sonra ortaokula gidiyor?’’
Elleriyle yazdılar
Ülkü Adatepe, eşi Öke Adatepe ve gazeteci-yazar Orhan Karaveli Sabiha Gökçen için kendi el yazılarıyla hazırladıkkları soy ağacını basın mensuplarına dağıttı.
Atatürk kadar Türküm, demiş
Oktay Verel (Gazeteci-yazar. Sabiha Gökçen’in biyografisini yazdı): Tam iki buçuk yıl birlikte çalıştık. Anlattıklarını arşivlerden kontrol ettik. Ailesinin göçmen olduğunu duymuştum. Sorduğumda ‘‘Atatürk kadar Türk’üm’’ diye cevap verdi. Gökçen’in yetimhaneden alındığı iddiaları kesinlikle yanlıştır. Sürgüne gönderilen babasını kaybettikten sonra, eniştesinin yanında kalır. Atatürk 1922’de ve 1925’te Bursa’ya gitmiştir. İkinci gidişinde kaldığı ev Sabiha Gökçen’in yaşadığı evin yanındadır. Gökçen korumaları atlatıp onu görmeye çalışır. Korumaların küçük kızı engellediğini gören Atatürk müdahale eder. Gökçen’e ne istediğini sorar. O da ‘‘Okumak istiyorum’’ der. Bunun üzerine Atatürk, Sabiha Gökçen’i evlatlık edinir. ‘‘Atatürk’le Bir Ömür’’ 5 baskı yaptı ve bugüne kadar kitapla ilgili hiçbir düzeltme gelmedi.
O bir sembol
GENELKURMAY Başkanlığı, 2001 yılında kaybettiğimiz, Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in, Atatürk’ün Türk milletine bir armağanı olduğunu bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği’nden, ‘‘Sabiha Gökçen’in 80 yıllık sırrı’’ başlığıyla yayımlanan haber üzerine dün yazılı bir açıklama yapıldı. Gökçen’in TSK’nın ilk kadın savaş pilotu olarak Türk havacılığının onursal bir ismi olduğu kaydedilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi: ‘‘Sabiha Gökçen aynı zamanda Atatürk’ün Türk kadınının Türk toplumu içinde bulunmasını istediği yeri gösteren değerli ve akılcı bir semboldür. Böyle bir sembolü amacı ne olursa olsun, tartışmaya açmak, milli bütünlüğe ve toplumsal barışa katkısı olmayan bir yaklaşımdır.
Yüce Atatürk, Türk milletini (Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına, Türk milleti denir) şeklinde tanımlamıştır. Atatürk milliyetçiliği görüldüğü gibi etnik ve dini temellere dayanmamaktadır. Anayasamızın 66. maddesinde de Türk vatandaşlığı (Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür) şeklinde ifade edilmektedir.
Bir iddiayı,milli duygu ve değerleri de kötüye kullanarak, bu şekilde yayımlamanın habercilik olarak nitelendirilmesini kabul etmek mümkün değildir. Burada asıl önemli olan husus, yapılan bu haber ile neyin amaçlandığıdır.
Son zamanlarda, Türk medyasının bir bölümünde, Atatürk milliyetçiliğine ve ulus-devlet yapısına karşı sürdürülen haksız ve temelsiz eleştiriler yanında, Atatürk milliyetçiliği yerini almak üzere sağlıklı olmayan ve tehlikeli düşüncelere, bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde ve sorumsuzca yer verildiği kaygı ile izlenmektedir.
Ulusal birlik ve beraberliğimizin en güçlü olması gereken bu dönemde milli birlik ve beraberliğimize ve milli değerlerimize yönelik bu tip yayımların ne amaçla yapıldığı, Türk toplumunun büyük bir kesimince artık anlaşılmakta ve endişe ile izlenmektedir.
Türk milletinin birlik ve beraberliğine, layık olduğu toplumsal barışa, Atatürk’ün manevi varlığına ve düşünce sistemine, Türk milletine yakışır sağduyu içerisinde sahip çıkmanın ve savunmanın, TSK yanında, her Türk vatandaşına ve bütün kurumlarına düşen açık ve seçik bir görev olduğu ortadadır.
Bu kapsamda Türk medyasının Atatürk’ün manevi varlığına, düşünce sistemine, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilke ve değerlerine, Türk milletinin birlik ve beraberliğine, daha duyarlı olması ve yayım ilkelerini bu düşünceler ışığında gözden geçirmesi de ulusça beklenmektedir.’’
THK: Olsaydı söylerdi
TÜRK Hava Kurumu Genel Sekreteri Emekli Hava Pilotu Tuğgeneral Ahmet Ergönen, ilk Türk kadın pilot Sabiha Gökçen’in Ermeni asıllı olduğu iddialarına tepki gösterdi. Tarih boyunca Ermeni vatandaşların Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde devletin en üst kademelerine kadar geldiklerini ve görev yaptıklarını anımsatan Ergönen, bu kişilerin Ermeni olduklarını inkar etmediklerini, Gökçen’in de Ermeni olsaydı bunu gizlemeyeceğini kaydetti.
Mutlu KOSER / İSTANBUL
Yazıları posta kutunda oku