“7 Haziran’da AK Parti’ye ciddi bir ders verilecek…”

NECDET BULUZ

KONDA, her seçim öncesi yaptığı kamuoyu araştırmalarındaki hedefi tutturan ciddi bir araştırma grubu olarak biliniyor: KONDA’nın Yönetim Kurulu Başkanı Tarhan Erdem, son yapılan araştırmalar ışığında yaptığı açıklamada “Seçmen Erdoğan’ı bu kez cezalandıracak. AK Parti’ye de 7 Haziran seçiminde de ciddi bir ders verilecek” diyor.
Bugün Türkiye’de bir siyasi tıkanlık yaşandığına dikkat çeken Tarhan Erdem, AK Parti’nin artık umut veren bir parti konumundan şiddetle uzaklaştığına da dikkat çekiyor ve şunları söylüyor:
“2012’den itibaren Türkiye bir siyasi tıkanıklığa girdi ve bunun şimdiki idarecilerin umdukları tasarladıkları gibi bitmeyeceğinden eminim, bu hepimiz için çok ağır bir durumdur. Düşününüz ki, 12 sene bir memleketi idare etmiş, milli gelirini çok iyi halletmiş, ekonomisini pek çok olaya karşı büyütmeye devam etmiş, fiziki ve demokratik olarak çok iyi şeyler başlatmış bir siyasi partinin bu hale gelmesi, yalnız kendileri için değil hepimizin de kusuru olan bir şeydi. Biz bunu beceremiyoruz, demokrasiyi ve o hale geliyoruz. Bu hale gelmemizin nedeni netice itibariyle üç beş kişinin iktidarını muhafaza etme endişesidir.”
Bu sözlerin almamı çok açıktır. AK Parti, artık halktan kopmaya başladı. İktidara ilk geldiklerindeki kucaklaşma, paylaşma ve iyi yönetimden bugün ortada bir eserin kalmadığı, kişilerin ortaya çıktığı, kitlelerin unutulduğu bir döneme girilmiş olmanın ayak sesleri duyuluyor. Umut olmaktan uzaklaşan bir partinin de ciddi olarak puan kayıplarına uğraması kaçınılmaz oluyor.
HDP’nin barajı aşacağını da söyleyen Tarhan Erdem, bu noktada özellikle şu noktaya değiniyor:
“HDP barajı aşacak ama bu hiçbir zaman HDP’nin başarısı olarak değerlendirilmemelidir. Çünkü HDP’nin barajı aşması için oy kullananlar bu partiyi sevdikleri için değil, AK Parti’yi cezalandırmak için oy kullanacaklar. Bunun başka yolu yok. Türkiye rahatlayacak göreceğiz.”
Peki, seçim sonuçları ne olabilir? Bu konuyu da gündeme taşıyan KONDA’nın patronu Tarhan Erdem’in görüşleri şöyle:
“2015 seçiminde önemli bir krize gidiyor Türkiye. İktidar çoğunluğunu almış olsalar dahi az bir ekseriyetle alacaklar. 276, 290, 300 de olsa aynı şey. Düşününüz ki yüce divan oylamasında en az 45 fire vardı. Bu demek ki gelecek aritmetik zor bir aritmetiktir. Bu düşüş ne zaman başladı? Bana göre geçtiğimiz kasım ayında bu karar verilmişti. O karar nedir; HDP. Halk ne yapacak, bu kararı bir partiye oy vererek gösterecek, mesaj taşıyıcı oy verilen bir parti olacak. O parti hangi parti olacak? Halk şunu gördü, CHP veya MHP’nin oyunu yüzde iki üç arttırarak bu dersi veremez, ama HDP’yi barajı geçirirse 50 milletvekili fark eder ve barajı geçirmek için de dört puan kâfidir. Bunu halk gördü ve Kasım Aralık ayında bu karar verildi.”
AK Parti’nin iktidara ilk geldiğindeki gibi bir konumda olmadığını da belirten Tarhan Erdem, iktidar partisinin şu anda yolu şaşırmış durumda olduğunun altını çiziyor ve şu görüşleri dile getiriyor:
“Önemli olan ilk geldiklerinde iyi idare ediyorlar, sonraki dönemlerde çok farklı nedenlerle yollarını şaşırıyorlar. Şu mu oldu bu mu oldu değil, mesele çok basit. Ben o adam değilim, ben verdiğim sözü tutarım, üç dönem kuralını muhafaza edeceğim dedi, dedi ama sanıyorum ki sonradan biz ne yaptık da dedi. Bu kuralı muhafaza etmek demek milletvekilliğinden ve dolayısı ile başbakanlıktan ayrılmak demektir. Ne yapacak o zaman, 2011 seçimleri geliyor, 2015’te milletvekilliği bitecek. 2015’te iktidarını muhafaza etmek için bir şey düşünmek lazım. İki şey yapabilirdi; üçüncü dönemi kaldırırdı kural olarak ve çok da yanlış bir kural bana göre ya da Cumhurbaşkanı olabilirdi, o ikincisini seçti. İşte delikanlılık psikolojisi ile üç dönem kuralını değiştirmemeye karar verdi, sonra bütün hareketleri, kararları, düşünceleri 2015 sonrası iktidarı nasıl muhafaza edeceğine yöneliktir.”
Zaten son yapılan kamuoyu araştırmalarının sonuçları da aşağı yukarı KONDA’nın patronu Erdem’in söyledikleri ile kesişiyor. AK Parti’nin oy oranı yüzde 41 olarak görülüyor. Bu sonuç ortaya çıkarsa AK Parti’nin tek başına hükümet olamayacağını da gösteriyor.
Daha önceki yazılarımızda MHP’deki yükselişten söz etmiştik. Bugün, MHP rüzgârı arkasına almış ve oyunu Tarhan’ın da söylediği gibi yüzde 20’lere taşımayı başarmış görünüyor. Bu oy yükselişinin 3 Mayıs’ta MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin partisinin seçim programını açıklaması ile daha da tırmanabileceğine dikkat çekiliyor. Bu partinin sahaya çıkması ile puanını daha artırabileceği görülüyor.
AK Parti kurmaylarının özellikle HDP’nin baraj altında kalması için bir çalışma yürüttükleri, MHP’deki yükselişin önüne geçebilmek için de strateji belirleyecekleri u söyleniyor. HDP’ ye gidecek oyların özellikle AK Parti tabanından ve Güneydoğu’dan olacağı görülüyor. Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önceki konuşmalarında milliyetçi oyların dağılmaması için milliyetçi söylemlerini artırmıştı. Ancak, bu söylemlere rağmen, milliyetçi oyların MHP adresinde bütünleşmeyi sürdürdüğü de görülüyor.
7 Haziran seçimleri her açıdan önem taşıyor. Artık, seçmenlerin de bunu gördüğünü ve çok iyi değerlendireceğini sanıyoruz. Kamuoyu araştırmalarında özellikle kararsızların azalmakta olduğu gerçeğini bunu ortaya koyuyor. Özetle, sandığa gidip oyunu kullanacaklar çoğunlukta olacak.
[email protected]
[email protected]

NECDET BULUZ - akpartilogo

Yorumlar

  1. Mustafa Aslan AKSUNGUR avatarı
    Mustafa Aslan AKSUNGUR

    KONDA’nın Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Tarhan Erdem:
    “Seçmen Erdoğan’ı bu kez cezalandıracak. AK Parti’ye de 7 Haziran seçiminde de ciddi bir ders verilecek” buyurmuş.
    Bu güzel bir buyruk. Gelgelelim, meselenin karekökü: “SEÇMEN KİMDİR?” sorusuyla çözülür…
    Bir ballı vaade.. bir “Aferin”e bir çuval kömüre.. ve derece derece para kaynaklarının peşkeş çekilişlerine metelik vermeyecek SEÇMENLERLE çözülür bu “Millî Düğüm” ancak.
    Şunun şurasında (48) gün kalmış seçmenimizin hangi katagoriye girdiklerini tanımamıza…
    Her şeyden önce “SEÇMENLERİMİZİ BİLİNÇLENDİRMEKLE GÖREVLİ” olduklarını bilmeliler Aydınlarımız… Görervlerini severek ve de eksiksizce yapmalılar… Her Aydın, hiç olmazsa yakın çevresini aydınlatmalı: Güneş olamazsa AY olmalı! Ay olamazsa, YILDIZ olmalı! Yıldız olamazsa, elekitrik, mum, çıra… vd. vd.. olmalıdırlar…
    Buyurun 7 Haziran kurtuluşunu bugünden hazırlamaya..!
    Şimdiden bu ekinli-ürünlü çalışmalarınızı kutlamak istiyor benim canım…
    Sevgilerimle… Saygılarımla… m.a.a.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir