NECDET BULUZ
Fenerbahçe- Çaykur Rizespor maçı sonrası Sarı-Laciverti takımın kafilesi otobüs ile Trabzon’a dönüş yolunda Sürmene cıvarında silahlı saldırıya uğradı. Olayda takım otobüsünü kullanan şoför yaralandı. Şoför bilincini kaybederken, otobüsü takımın güvenliğini sağlayan yetkililer yol kenarına çekti. Büyük bir facianın önlenmiş olduğunu da bu şekilde öğrendik.
Burada, bütün hedef Fenerbahçe kafilesidir. Yapılan saldırı da bir terör saldırısıdır. Otobüsün köprüden uçurulması ve kafilenin bir faciaya kurban edilmesi hesaplanmıştır. Bu olayın affedilecek, hoş görülecek hiçbir yanı da yoktur.
Fenerbahçe kafilesine yapılan bu saldırının ilk olmadığını da biliyoruz. Geçen yıl Trabzon ile oynanan maç sonrası uzun süre soyunma odasında mahsur kalan Sarı-Lacivertli futbolcular güvenlik güçlerinin koruması altında havaalanına götürülmüştü. Fanatik Trabzonsporlu taraftarların bu yolda da futbolculara tabanca gösterdikleri tespit edilmişti.
Burada hiç kuşkusuz sorun Fenerbahçe değildir. Hangi kulüp böylesi bir saldırı karşısında kalmış olsa tepkimiz de aynı ölçüde olur.
Nitekim Fenerbahçelilere yapılan bu saldırı devletin tepesinden, spor kulüplerimizin yetkililerine, medyada, spora gönül vermiş herkes tarafından kınanmış olması ve tepki ile karşılanması sevindiricidir.
Bu da bir terör saldırısıdır.
Şimdi, bu saldırı karşısında Trabzonsporlu yöneticiler özür diliyorlar. Özür yeter mi? Ortadaki olay bir katliamın olması için hesaplanmış bir olaydır. Bunun özrü mü olur?
Şimdi, buradaki futbolcuların ruh hallerini düşünebiliyor musunuz? Bu futbolcular, bundan sonra sahaya hangi ruh hali ile çıkacak? Deplasman maçlarına nasıl gidecek? Bir takımın geleceği ve kaderi ile böyle oynanılabilir mi?
Biz, taş atmanın, pet şişe ve bozuk para atmanın ayıplığını, terbiyesizliğini tartışırken, şimdi de karşımıza silahlı saldırı geliyor. Bu neyin öfkesidir, neyin intikamıdır? Bu tür saldırılar kime ve hangi kafileye yapılmış olsaydı tepkimiz değişmezdi. Biz, bu saldırıyı spor ahlakına ve terbiyesine indirilen ağır bir darbe olarak görüyoruz.
Bir kargaşa ortamı mı yaratılmak isteniliyor? Bu konuyu aydınlatmak, kamuoyunu rahatlatmak da bizi yönetenlerin görevidir.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, daha önce yaptığı açıklamada “Fenerbahçe Kulübü üzerinden operasyonlar yapılıyor” demişti. Eğer yapılan bu saldırı taraftar işi değil de bazı çevreler tarafından planlı yapılmış ise bunun da açığa çıkarılması gerekiyor.
Trabzon’un suç dosyası bu kadarla da sınırlı değil.
Geçenlerde Trabzon’da Trabzonspor- Medicana Sivasspor Ziraat Türkiye Kupası eleme maçı oynanmıştı. Bu müsabakada ev sahibi ekip elendi. Olaylar çıkmadı ama küfür ve tehditler savruldu. Medicana Sivassporlu futbolcular tehdit edildi. Tribünde maçı izleyen Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Odyakmaz’a ağızlara alınmayacak küfürler edildi.
Müsabaka sonrası Sivasspor Kulübü’nün resmi sitesinden bir haber yayınlandı. Haberde, “Sivas’ta oynanacak olan Medicana Sivasspor-Trabzonspor maçına Trabzon seyircisi istemiyoruz” denildi.
Sporu, şiddetle, küfürle, korku ve endişe ile bütünleştirmemek gerekiyor. Spor, centilmenlik oyunudur. Terbiye kuralları vardır. Trabzonspor taraftarları ne var ki, suç üstüne suç oluşturacak adımlar atıyor. Spora yakışmayacak şekilde hareket ediyor.
Fenerbahçe kafilesine yapılan silahlı saldırı sonrası Bodrum’da yaşayan gazeteci arkadaşımız Ahmet Faruk Urfalı, Trabzonspor ile ilgili ilginç bir saptamada bulunmuş. Yazdığı bu yazıyı da paylaştı. Biz de ilginç bulduğumuz bu yazıyı sizlerle paylaşmak istedik:
“Ey..! Trabzonspor …Sen şampiyonluk hayallerini bundan 32 sene önce kaybettin,Sen Anadolu desteğini bundan 32 sene önce yitirdin,Sen Samsun’u Göztepe’ye sattığın, Lig’den düşürdüğün gün Karadeniz ve Anadolu desteğini kaybettin,Sen Ordu Spor,Rize Spor,Zonguldak Spor 1. Lig’de olmasın, bir tek ben olayım dediğin yıllarda şampiyonluk hayallerini bitirdin…Kusura bakma Trabzon kimse seni bitirmedi, sen kendi kendini bitirdin…Fetocuların kumpasına inanıp, Fenerbahçe’ye saldırmana Küçük Emrah gibi ağlamana gerek yok…32 yıldır şampiyon olamıyorsun, 32 yıllık beceriksizliğini Kumpasçılardan medet umarak mı kapatmaya çalışıyorsun…O kupayı sana verseler ne olacak..! Gördüğün göreceğin yine en son şampiyonluk kupası, o kumpas kupası olur… Son 4 yıldır neden şampiyon olamıyorsun,bu yıl ligde kaçıncısın…! Bunlarında suçlusu Fenerbahçe’mi..? Sen önce git Karadeniz halkıyla barış…Samsun’a maça gittiğinde neden Yunan takımı gelmiş gibi muamele görüyorsun,neden otobüslerin taşlanıyor önce onun hesabını yap,Rize’de,Ordu’da,Zonguldak’ta futbol takımı olarak neden sevilmiyorsun sen önce onun hesabını yap…Sonra git Fener Bahçe’nin otobüsüne saldır….Yazık…!”
Bütün bunlar şu gerçeği ortaya koyuyor:
Alınan tüm önlemler yetersiz. Yenilenme ve yeni düzenlemeye gitmek gerekiyor. Bu konuda daha ağır cezalar ve yaptırımlar uygulanmalı. Taraftarların dikkatleri çekilmeli. Bakanlık, federasyon, kulüp yöneticileri ve taraftarlar sorumluluk duygusu içinde hareket edecek kararları alıp, bunları en kısa zamanda uygulamaya koymalıdır.
Önümüzde oynanacak olan müsabakalar şampiyonluk ve kümede kalıp kalmama açısından hem daha önem taşıyor, hem de seçimler arifesinde kargaşa ortamı yaratmak isteyenlerin de iştahını kabartıyor. Aman dikkat…
necdetbuluz@gmail.com
necdetes@mynet.com