Milletvekili olmak için yanıp tutuşan AABK Başkanı Turgut Öker, Alevi örgütlerini kullanıyor.
Aleviler, hiçbir zaman PKK’nın uzantısı bir siyasi partiye oy vermez, ABD’nin Türkiye’yi bölme projelerinde yer almaz. AABK yöneticilerini uyarıyor ve bu yanlış yoldan derhal dönmeye çağırıyoruz.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu( AABK) yöneticilerinin 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde HDP’yi destekleme kararı Alevi toplumunun iradesini yansıtmamaktadır. Alevi toplumunun rızası alınmadan, bir grup yöneticinin Alevi toplumu adına aldığı karar, kesinlikle Alevi toplumunun ezici çoğunluğu tarafından desteklenmeyecektir. Bu karar olsa olsa yıllardır milletvekili olma ateşiyle yanıp tutuşan Turgut Öker’in milletvekili olmasına yarar. Elbette HDP seçim barajını aşabilirse…
AABK sözde oylamaya sunduğu karar tasarısını bugüne kadar basına sunmadı ve internet sitesinde yayınlamadı. Basına yansıdığı kadarıyla AABK Başkanı Turgut Öker kararlarının gerekçelerini birkaç başlık altında değerlendiriyor.
“CHP ‘nin bize kontenjan vermesi için, önünde diz çökmemiz dans etmemiz mi lazım?” diyor Öker. Önceki seçimlerde Öker’in CHP’den milletvekili olabilmek için ne çabalar gösterdiği ve ne kadar rencide olduğu biliniyor. Baykal da, Kılıçdaroğlu da kendisine itibar etmediler. Bu nedenle son genel seçimlerde büyük iddialarla İstanbul’dan bağımsız aday oldu ve ancak birkaç bin oy alarak hayal kırıklığı yaşadı. Açıktır ki Öker’in HDP tercihi Alevilerin çıkarlarını düşündüğünden değil, kendisine milletvekilliği teklif edildiği içindir.
Demokratik kitle örgütlerinin seçimlerde bir siyasi partiyi nasıl tercih edeceklerinin yolu bellidir. Taleplerinizi kamuoyuna ilan edersiniz ve bu taleplere sahip çıkacağını açıklayan ve seçim proğramına koyan parti veya partilere desteğinizi açıklarsınız. İlkeli davranmazsanız adama diz çöktürüp, dans ettirirler. CHP’nin de neden Alevileri kazanmak yerine, sanki onları BDP/HDP’ye yönlendirmek için özel bir tutum geliştirdiğini ayrıca sorgulamak gerekir.
KENDİNE FAYDASI OLMAYANLARIN ALEVİLERE FAYDASI OLAMAZ!
Öker “Alevi toplumunu yeni Maraşlar bekliyor.Bu durumda sizi sadece gerilla kurtarabilir. Nasıl Ezidilerin yok olmasını Kürtler önlediyse, yarın sizler de onlara muhtaç olacaksınız” diyor. Siz insanların aklıyla alay mı ediyorsunuz? PKK-PYD ve Barzaniler’in IŞİD karşısında ne kadar aciz bir duruma düştüğünü ve yenildiklerini bütün dünya gördü. Yalvara yakara Türkiye’den destek istediler. Türkiye Cumhuriyeti ve Amerika’nın başında olduğu Batılı devletlerin desteği ile nefes aldılar. Kendilerine faydası olmayanların, emperyalistlere sığınarak ve onların bölgesel planlarının parçası olarak görev yapanların Alevilere ne faydası olabilir ki? Yarın önlerine Alevileri hedefleyen bir plan konduğunda PKK ve türevlerinin karşı duracağını mı düşünüyorsunuz? Kaldı ki PKK’nın Suriye kolu PYD’ nin Suriye yönetimine karşı emperyalistlerin güdümündeki muhalif cephenin içinde savaştığı herkesin malumudur.
Öker “Bu bir aritmetik seçim ittifakı değildir, HDP ile Alevi sorununun çözümü için stratejik işbirliği yapıyoruz” diyor. HDP’nin kim olduğunu Alevi toplumu çok iyi biliyor. “Stratejik işbirliği yapıyoruz” demenin anlamı, PKK/HDP çizgisiyle temel hedeflerinizin ve amaçlarınızın aynı olduğunu ifade eder. Alevi toplumu küçük bir grup görevli ve şaşkın dışında asla bu hedef ve amaçları benimsemedi ve benimsemeyecektir. Milletvekilli olma uğruna mı, yoksa başka devletlerin hesabına mı böyle uğursuz bir role talip oluyorsunuz? PKK’nın uzantısı olan HDP’nin (aslında kendisine de ait olmayan) stratejisi, Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi’nin gerçekleştirilmesidir. Bu proje ABD’nin petrol ve doğalgaz yollarını denetlemesi ve İsrail’in güvenliği için, adı Kürdistan olan ikinci bir İsrail’in kurulmasıdır. Burada kurulacak olan ikinci İsrail her yönüyle emperyalizme mahkum bir karakol devlet olacaktır. Başta Kürtlerin kendisi olmak üzere bölge halklarına kan ve gözyaşından başka bir şey getirmeyecektir. Irak,Suriye, Türkiye ve İran’ı parçalayarak kurmayı hedefledikleri Büyük Kürdistan projesi, şimdilik işbirlikçi AKP’nin iktidarda olması nedeniyle, gerçekleşebilir gibi algılanıyorsa da, Türkiye’de bağımsızlıkçı bir hükümet seçeneğinin ortaya çıkması ve anılan devletlerin işbirliği yapmasıyla darmadağın olacaktır.
Aleviler böyle bir emperyalist planın parçası olmayı, Türkiye’nin bölünmesini, dolayısıyla HDP ile birlik olmayı kabullenmeyecektir.
BAĞIMSIZLIKTAN VAZGEÇİLMEZ…
Turgut Öker ve AABK yöneticileri toplantılarda sık sık kendilerini sol göstermek için Denizleri, Mahirleri ağızlarına dolarlar. Peki bu yiğit halk kahramanlarının en temel hedefleri neydi? Onlar son nefeslerine kadar “tam bağımsız Türkiye” için mücadele ettiler. Stratejik ortağınız PKK ve HDP’nin ABD’ye ve emperyalistlere tek kelime ettiklerini duydunuz mu? Onlara karşı tek bir eyleminden haberdar mısınız? ABD ve diğer emperyalistlerin bu ayrılıkçı hareketi her yönden nasıl desteklediğini bilmeyen var mı? Stratejik işbirliği yaptıklarınız emperyalizmin bölge halklarına karşı örgütlediği yeni “Hamidiye Alaylarıdır” ve Aleviler tarihi tecrübeleriyle onları tanıyorlar. Onlar Kürt halkının temsilcileri değil, emperyalizmin çıkarlarının aletidirler.
Türkiye’nin gerçek sahiplerinden ve varlık nedenlerinden biri olarak Aleviler, bağımsız olmayan bir ülkede gerçek bir laiklik olamayacağını çok iyi biliyorlar. İşte Suudi Arabistan, Katar gözlerimizin önünde duruyor. Denizler, Mahirler Şeyh Sait ile Said-i Nursi ile yan yana gelir miydi?
Sizin stratejik ortaklarınız (PKK/BDP/HDP) onların heykellerini dikiyor, anma toplantıları düzenliyor. Şeyh Sait ve Said-i Nursi ile yan yana gelenlerin Alevi veya sol olmaları mümkün müdür?
Alevi toplumu, Avrupa’da Alevi örgütlenmesi kurulduğu günden başlayarak, ona sürekli olarak saldıran ve karşısına “Kürdistan Aleviler Birliği” örgütünü kurarak, Alevileri bölen ve kutuplaştıranları unutmadı. AKP ile birlikte Atatürk’e ve ilkelerine,Cumhuriyete saldıran bir siyasi çizgiye Aleviler asla destek vermeyecektir. AABK yöneticileri, yarın HDP TBMM’ye giremeyerek AKP’nin anayasa değiştirecek çoğunluğa ulaşmasına olanak sağlarsa veya barajı aşarak AKP ile birlik olup Cumhuriyeti ve Atatürk devrimlerini ortadan kaldırmaya ortak olursa bunun hesabını nasıl verecekler? HDP esas olarak Alevileri ve şaşkın solcularımızı ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’ne katmak için kurulmuş bir partidir. Şaşkın “solcularımızın” güce tapındıkları için destek vermelerini anlarız ve sakatlanmış psikolojilerine veririz; ancak Aleviler güce tapınmayı kabullenmeyen, doğru bildiği yolda 70 kişiyle 70 bine karşı ölümü göze alan Hz. Hüseyin’in yolunu sürenlerdir. Onun için de HDP ile birleşmeyeceklerdir.
HDP-AKP İŞBİRLİĞİNİN HESABINI VEREMEZSİNİZ…
AKP ve HDP’nin Dolmabahçe mutabakatı AABK yöneticilerinin gözlerinizi açmamışsa ve tüm “yetmez ama evet”çi liboşların HDP’yi parlatma çabalarını göremiyorlarsa, bunun başka bir açıklaması olsa gerek. Yıllar içerisinde Avrupa desteği ile Alevi örgütlenmesinde yer alan yurtsever, Atatürkçü insanlar tasfiye edildi. Türkiye düşmanı Kürt, Ermeni vb. örgütlerle yan yana gelerek platformlar oluşturuldu. Adım adım bu platformda yer alan örgütlerin temsilcilerine derneklerde konferanslar verdirildi; AABK’nın televizyonu ve dergi sayfaları onlara açıldı. Avrupa’daki Alevi toplumunu zehirleme süreci böyle hazırlandı.Tepki duyanlar dernekleri tek tek terk ettiler. Bu süreçten rahatsızlık duyanlar, hep düzeleceğini umdular ve beklediler. Alevi örgütlenmesine zarar vermeme adına açıktan eleştiriler yapılmadı. Ancak bu gelinen nokta bıçağın kemiğe dayandığı yerdir. Artık AABK yöneticilerine açıktan tavır koymamak, Alevi inancına ve toplumuna ihanetle eşdeğerdir. Onlar bu toplumu tehlikeli bir noktaya götürüyorlar.
AABK yöneticilerini uyarıyor ve bu yanlış yoldan derhal dönmeye çağırıyoruz. Kararınızı yeniden gözden geçiriniz. Yaptığınız işin doğru olduğundan eminseniz, bu ağır vebali sadece yöneticiler olarak üstlenmek yerine örgütlü olduğunuz şehirlerde tüm Alevilere çağrı yaparak toplantılar düzenleyin ve toplumun rızası alın. Kendinize güveniyorsanız bunu gerçekleştirin, yoksa bir daha Alevi toplumu ve örgütlenmesi adına değil, kendi adınıza konuşun. Yurtsever Alevi toplumu ayrılıktan değil birlikten yanadır, Cumhuriyete başkaldıran ortaçağ kalıntısı Şeyh Sait ve savunucuları ile değil, özgürlüğün, çağdaşlığın yolu olan Atatürk Cumhuriyeti ve devrimlerini savunanlarla birleşirler. Bunu dost da düşman da görecektir.
Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Birliği Genel Başkanı
Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu e. Genel Sekreteri
Dursun ARI – 31 Mart 2015 – Aydınlık
Yazıları posta kutunda oku