Nüfus işleri genel müdürlüğü 31 Aralık 2014 tarihli istatistik yayınlamış resmi sitelerinde. (1) Nüfus kütüklerine kayıtlı yaş ve cinsiyete göre kişi sayısı: Toplam nüfus: 81.163.229

 

Hepsi bu değil. Nüfusumuzu her yıl TÜİK ilan ediyor. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları: 77 milyon 695 bin 904. (2)

 

Geçtiğimiz yıllarda yine böyle bir tablo yayınladığında, TÜİK’ten bir yetkili ADNK’nın Nüfus Müdürlüğüne teslim edildiğini belirtmişti. İstatistik diye nüfusu TÜİK yayınlıyor. Asıl olan nüfus müdürlüğü değil midir?

 

Ortada 3,5 milyona yaklaşan bir nüfus farklılığı var.

 

Nüfus İşleri genel müdürlüğüne göre nüfus: 81.163.229 (31.12.2014)

TÜİK’in ilân ettiği nüfus sonucuna göre:       77.695.904  (31.12.2014)

 

İkisi de 31 Aralık 2014 tarihli.

Hangisi doğru?

 

Farklı nüfus verilerinden bir yere varıyor, varabiliyor değilim. Bu farklılık nerden kaynaklanıyor, onu öğrenmek istiyorum. Ayrıca seçmen sayısını nasıl etkiler diye düşünüyorsam da o durum YSK’nın kontrolünde yürüyen süreç.

 

Benzer bir yazıyı, farklı yıllar üzerinden daha öncede yazmıştım. Görüyorum ki ayni minvalde devam ediyor. Kişiler nüfusa kaydoluyor, her nasılsa adrese dayalı nüfus kaydı sisteminde gösterilmiyor mu? Ya da ne oluyor?

 

Özetle: “Türkiye’nin nüfusu hangisidir? Mantıklı bir açıklaması varsa e-postam ekte.  [email protected]

 

***

 

SEÇMEN KONTROL MEKANİZMASI VE MUHTARLAR NOSTALJİ OLDU

 

Seçmenler belirleniyor, soyadına göre bağlı olduğu muhtarlığa asılıyor. Bu arada yığılma olduğundan YSK’ya girmek de zor. Sonra vatandaşın kaçta kaçı Internet üzerinden seçmen kaydını kontrol edebilir ki?

 

Dönelim tekrar muhtarlıkta, soyadına göre düzenlenmiş seçmen listelerine. Kendi adını bulunca, ‘oh’ çekip ayrılıyor vatandaş başından. Apartmanda, dairesinde ‘kaçak’ var mı göremiyor. Toplumun çoğunun Internetle ilgisi yok. Bir kısmı da işten güçten gidip bakamıyor.

 

Gerçekten listelerin ‘soyadına’ göre hazırlanması tam bir facia. AKP döneminde birilerinin aklına esti, haneye, apartmana göre olan sıralama kalktı, bu geldi. Muhtar mahallesinde kim var sistemin başına geçtiğinde göremiyor, bilmiyor.

 

Vatandaş, kimlik numarası ile gelirse ya da tam bir adresle, öyle karşısına çıkıyor. Velhasıl, seçmen- muhtar bağı koparılmış. Seçmen direk Ankara’ya bağlanmış. Üniter yapıdan kurtulalım diyorlar, seçmeni direk Ankara’ya bağlıyorlar. Adeta üniter seçmen yapısı oluşturuyorlar.

 

Geçen hafta bir problem yaşadım. Çözmek için, muhtarlık ve nüfus müdürlüğü ile görüştüm. Muhtar elimdeki adres için şunu dedi. “O cadde üzerine bir blok daha yapıldı. Geçtiğimiz yıl yapılan yerel seçimde, numaralar değişti.’ Velhasıl araya bir yapı girdimi adres sistemi laçka.

 

Eee? Eesi, bilmiyor? Mahallesini bilmiyor, bildirilmiyor. Kimliği olursa kolay, diyor. O çok güvenilen kimlik numarası varken, başkası yerine beni icraya verdiler. Kişi SGK’nu mahkemeye vermiş, kaybetmiş. İsim benzerliğinden icra bana çıktı. SGK’na,  çalışanlarına, davaya giren avukata da pes bu arada. (Konuyu ayrıca yazacağım.)

 

UYAP boş bir kutu gibi. Ne doldurursan alıyor içine. İşlem Internet üzerinden yapılıyor, hepsi bu. Nasıl bir şey bu UYAP? Üstelik UYAP üzerinden seçim sonuçları giriyor, YSK genel merkezine gidiyor ve milli iradenin tercihi elde ediliyor.

 

Gelelim mahalle muhtarlarına. Mahalle muhtarı, mahallesini bilmeyecek de kim bilecek? Adı üzerinde mahalle muhtarı. Toplumda kişi kişiye ‘muhtar’ der, mahalle hakkında bilgisi varsa. Onu da bitirdiler. Kim kime, dum duma şimdi.

 

Seçmen listesini duvara asıyorlar, işlem tamam.

Ondan sonra Erdoğan, saraya bu muhtarları topluyor. Yakında belediye sınırları içindekileri kaldırmayı planlıyorlar. Muhtarların vereceği belgeler, ya nüfus idaresi, ya da e-devlet üzerinden alınabilir kıldıkları için. Muhtarın tüm fonksiyonu bitti.

 

Bu son seçimleri deniliyor. Elbette AKP iktidarı devam edecek olursa.

 

 

Kaynak: (1)

 

(2)  http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=18616