Türkiye Anonim Şirketinin hisse sahipleri!
1950’lilerden sonra, gazetelerin manşetlerini süsleyen bir slogan vardı. “Küçük Amerika olacağız”
Özal ile birlikte bu ifade; en akılcı yönetim özelleştirmedir oldu. Milletin malının yağmalanması birileri için elbette en akılcı işti.
Mevcut siyasi dönemde, yağmalama tamamlandı. Şimdi ise, ortaya çıkan devletin nasıl bir devlet olduğu tartışılıyor.
Devletin bir devlet gibi değil de, anonim şirket gibi yönetilmesi gereği, Erdoğan tarafından ifade ediliyor.
Demek ki devleti anonim şirket gibi yeniden yapılandırmayı planlıyorlar.
Bir şirket varsa, o firmada, nakdi ve gayrimenkul mal sahipleri vardır. Ve bu şirket bir alanda(sektörde) faaliyet gösterir.
Tabi şirketin çalışanları ve marabaları vardır.
Şirkette önemli olan hisse sahiplerinin durumudur. En çok hisseye sahip olan genellikle şirketin başında bulunur. Ve ona patron denir.
Devletin şirket gibi yeniden yapılandırılmasına devam edelim.
Tabi şirketin Millet Meclisi olmaz, hisse senedi sahiplerinden oluşan, genel kurulu vardır.
Şirketin genel kurulunda bulunan hisse sahipleri, yönetimden pay ve temeddüh alırlar. Yani kar payı.
Bu durumda ortaya çıkan şirkte, AKP Şirketi denmesi doğaldır. Bir şirket ele geçirir gibi, devleti ele geçirmişseniz, devleti de şirket gibi yönetmeniz doğaldır.
Bu durumda, şirket yönetim kurulunun büyük hisse sahibi, yani çok zenginler, Erdoğan ve PKK’dan oluşması gerekir.
PKK’nın şirkette ne işi var demeyin. Petrol ve ABD Şirketi ilişkilerini, o düzenleyecektir.
Bu şirket bir alanda, yani bir sektörde iştigal eder faaliyet gösterir.
Şirketimiz, genellikle Amerikan ve Batı firmalarının taşeronu olarak faaliyet gösterir.
Fason mal üretimi ve güvenlik üretimi işleri firmamızın uzmanlık alanlarındandır.
Bu sebepten şirketimizin, profesyonellerden oluşan bir güvenlik birimi( özel ordusu) olması gerekir.
Şirketimiz başarı değil kar esasına göre faaliyet gösterdiğinden, en az maraba ve en ileri teknoloji ile çalışmalıdır.
Karlılığı yüksek tutabilmek için, işçi sayısı ve ücretlerinde asgariye gidilmelidir. Sosyal haklardan, mümkün olduğunca kaçınılmalı ve sadaka yönüne bakılmalıdır.
Şirketimizin, pardon devletimizin asıl amacı kar olduğundan, insan odaklı olmamız, karlarımızı azaltır.
Şirket genel kurulumuzda şöyle sorunlar var elbet. Ama aşacağız.
Başkanlık yakınlarının ve PKK’nın daha fazla hisse sahibi olması için, kuruluş bildirgemizde(Anayasada) gerekli değişiklikleri yapacağız, inşallah.
Şirket kültürünü pekiştirmek, şirketi çalışanların benimsemesi konusunda elbet elimizden geleni yapacağız.
Devletin, şirket gibi yapılandırılması, serveti çok olanların yönetmesi anlayışıdır.
Devletler tarihini, genel tarihi, hukuku, insan gelişimini bir yana koyarsanız, şirket yapılanmasını, devlet yapılanmasına uygun sanırsınız.
Şirketi kara geçirebilirsiniz. Ancak kazancı paylaştırma işine gelince işler o kadar kolay değildir.
İçinde, halk olmayan devlet olmaz.
16.3.2015, bulentesinglu
Bir yanıt yazın