17.02.2015 00:05:49
Özgecan Aslan 19 yaşında psikoloji öğrencisi. Sabah sütünü içmişti çıkarken annesinin ısıttığı, bir süredir telefonu bozuktu. Akşam okuduğu üniversiteden çıkmış biraz oyalanmıştı arkadaşlarıyla oralarda…20:00’da evine doğru gitmek için bindiği minibüste saldırıya uğradı, çantasında taşıdığı biber gazıyla kendisini korumaya çalışırken bıçakladı onu defalarca minibüs şöförü…babasından, arkadaşından yardım istedi evinin önüne kadar gidip yaralı bedeni minibüsün içindeyken Özgecan’ın. Hırıltıları duyunca işini iyice bitir dedi arkadaşı, şahdamarını kestim o zaman diye anlattı ifadesi alınırken. Tırnaklarında adamın deri parçaları var diye ellerini kestiler bir poşetin içine koydular. Baba-oğul-arkadaş benzin aldılar bir yerlerde durup, cesedi yuvarladılar bir kuytu köşeye, 40 liraya aldıkları benzini üstüne döküp yaktılar, kızın elleri poşetin içinde, kağıtlar önce tutuşmadı. Tanınmasın diye hunharca öldürdüğü bedeni yakalım diye düşündü adam, yardım etti babasıyla bir arkadaşı. Tanınmasın diye yaktıkları bedeni…
Şimdi bütün Türkiye tanıyor hem onları hem de Özgecan’ı. Onlar nasıl çirkinse Özgecan inadına güzel bütün fotoğraflarında ve bundan sonra anılarımızda…seni öyle güzel güzel yaşarken tanıyamadık diye bizim boğazımızda bir yumru.
Ya ölmeseydi Özgecan…adam istediğine ulaşmış tecavüz edip orada öyle iğdiş edilmiş bedeniyle yol kenarında bırakıp gitseydi onu…gözyaşları içinde ve korkuyla hem de utançla bir arkadaşına ya da ailesine sığınsaydı…olanları hiç anlatamazdı belki de gözyaşlarına boğulur utancından odalara saklanırdı. Belki anlardı annesi, ablası, bir arkadaşı tutar elinden karakola götürürdü. Anlattıkça daha çok yaralanır daha çok mu saklanırdı. Babası belki hiç bakamazdı kızının güzel yüzüne…Adli muayeneler, bilirkişi raporları, mahkeme salonları, adamın pişkin bakışları…o saatte yalnız başına bir kız…kadın istemezse olmaz böyle şeyler…19 yaşında koskoca kız…kadın mı kız mı…adam da düzgün birşeye benziyor…iyi hal indirimi alsa bari…baksana evliymiş çocuğu da varmış, böyleleri adamı yuvasından eder…kadın mıymış kız mı…
Boğulur muydu o zaman Özgecan…belki nefesini tutup bir daha nefes almak istemezdi. İyice küçülür yüzü, kamburlaşırdı sırtı, gözlerindeki ışıltı sönerdi belki…
tek başına ne işi varmış sokaklarda o saatte…aleviymiş kız, dersimli…ağrı’lı adam…daha önceden yokmuş adamın böyle bir vukuatı, yok canım taciz etmiş minibüste birkaç kızı…am erkeğin elinin kiri nihayetinde…bebek falan varsa doğurmalı, kürtaj olmaz, o daha günah…mini etek mi varmış üstünde…insanın annesi bile olsa dizinin üstü açık olursa tahrik olur erkekler. Kısa yoldan gidelim demiş adama, ıssız bir yolmuş orası…o saatte…Kikirdiyomuş o da yolda yanındaki kız arkadaşıyla…kadın mı kız mı bilmiyorum.
Yeter…yeter…tüm ikiyüzlü kadınlara ve erkeklere yeter…biraz susun…artık biraz susun…
Radikal blog
Bir yanıt yazın