11 Şubat Çarşamba günü yapılan Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısından çıkan sonuç Yunanistan için pek iç açıcı değil zira toplantıdan Yunanistan’ı kurtarma politikasında yapılacak değişikliğin, AB komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Dünya Bankası’ndan oluşan Troyka ile daha evvel yapılmış anlaşmaların çerçevesi içinde kalması mutabakatı ve uyarısı çıktı.
Ondan bir gün sonra, yani 12 Şubat Perşembe günü yapılan Avrupa Birliği Devlet Başkanları toplantısında da benzeri bir sonuç çıktı. Yunanistan’ın sadece daha evvel yapılmış olan antlaşma çerçevesi içinde kalmak kaydı ile kendi iç tedbirlerini değiştirebileceği mutabakatı hakim oldu toplantıya.
Yunanistan’ı ekonomik çöküntüden kurtarma tedbirleri ancak Troyka tarafından onayladıktan sonra yürürlüğe konabileceğinden, top şimdi Yunanistan Maliye Bakanı Varufakis’in kucağında.
Yunanistan Maliye Bakanlığı önce bir iç tedbir değişiklik planı yapacak, bunu Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısına sunacak ve onay alacak. Alınacak onay direkt olarak Troyka’ya, endirekt olarak da “Borç Verenlere” sunulacak. Troyka’nın ve de en önemlisi borç verenlerin de bu planı, kabulünden sonra son aşama olarak AB Devlet Başkanları toplantısında ele alınacak ve ardından da- söz konusu kurtarma planında yapılacak iç değişiklikler onaylanırsa- yürürlüğe girecek.
Bu “Ölme eşeğim ölme” süreci en az 4 ay, en fazla 6 ay sürecek ve işin vahim tarafı bu süre içinde Yunanistan’a AB’den mali yardım gelmeyecek.
Yunanistan Maliye Bakanlığının kasasındaki nakit para ve emeklilik fonlarında biriken paraların ancak birkaç ay yetecek miktarda olduğunu hatırlatmakta yarar var. Sonrası için para yok, maaş yok, piyasalara girecek para da yok.
Yunanistan’ın bu aşamada yapacağı tek şey Rusya’ya yaklaşmak olacak.
Zaten Putin de, AB ile Yunanistan arasındaki bu sürtüşmeyi Rusya’nın kazanımına çevirebilmek ve AB’nin Rusya’ya uygulamaya başladığı yaptırımlara darbe vurabilmek için çok stratejik ve akıllıca bir adım attı.
Çarşamba günü yapılan Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısında, Yunanistan’ın taleplerine olumsuz bir yaklaşım çıkınca Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Yunanistan’ın yeni Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias’ı arayarak kendisine Rusya’nın, Yunanistan’ın talep etmesi durumunda nakit para yardımı yapabileceğini söyleyerek, yeni bir gelişmenin kapısını açtı.
Bu teklifin sonuçları Avrupa Birliği’nin birlik antlaşmasını ve Avro Bölgesi uygulamasını temelinden sarsabilecek nitelikte.
Yunanistan Başbakanı Çipras’ın, Avrupa Birliğinden beklediği yardımı alamazsa halkına verdiği sözleri tutabilmesi için yüzünü Rusya’ya dönmekten başka bir çaresi kalmayacak. Bu dönüşü de ister istemez, Bizanslı atalarından kalan siyasi entrikaları en son demine kadar kullanarak, AB’nin tüm uyarılarına ve mali yardımı kesme tehditlerine rağmen yapacak.
Onsekizinci yüzyıldan itibaren Avrupa’nın şımarık çocuğu haline getirilmiş olan Yunanistan, Avrupalıların Yunan hayranlığını sonuna kadar sömürerek, bu badireyi de çok fazla yara almadan atlatacak. Zaten ABD’deki Yunan lobisi de, Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a gerekli hoşgörüyü göstermemesi halinde, ABD’nin AB’ye aba altından sopa göstermesi için uğraş vermek kararlılığında.…
Ata ATUN
e-mail: [email protected]
Facebook: Ata Atun
13 Şubat 2015
Bir yanıt yazın