YILDIRIMLAR YARATIYORMUŞUZ
Hüseyin MÜMTAZ
Ve “KANLA İRFANLA KURMUŞUZ”…
“BU” Cumhuriyet’i..
Öyle diyorlar…
Öyleyse şimdi şunları iyi dinleyin, can kulağı ile dinleyin..
“Olay 1: PKK dağ kadrosundandı. Yaralanmıştı. Diyarbakır Selahaddin Eyyubi Hastanesi’nde tedavi görürken onun PKK’nın önde gelen dağ kadrosundan Bedrettin Güçlü olduğu öğrenildi. Başına 4 polis nöbetçi olarak dikildi. 2 gün önce ‘kaçırılacak ihbarı’ yapılmasına ve başında 4 polis nöbetçi durmasına rağmen kaçırıldı.
Olay 2: Hava Astsubayıydı. Yanında hamile eşi vardı. Sivil kıyafetliydi. Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’nde pazar alışverişi yaparken yüzleri maskeli iki kişi arkadan yaklaşıp ensesinden kurşunladılar. Şehit oldu. Şehit subay Necdet Aydoğdu’nun katilleri olduğu şüphesiyle yakalanan 2 kişi, yeterli delil yok diye serbest bırakıldı.
Olay 3: Türkiye’de ‘Kürdistan’ kelimesini kullanmak yasaktı. Diyarbakır Başsavcılığı, ‘Türkiye’de de Kürdistan kelimesinin resmen kullanılabileceği’ yolunu açtı: ‘Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği’ ismiyle dernek kurulmasını serbest yaptı.
Bu 3 olay, şunu bağırıyor: PKK yol keser. Vergi toplar. Mahkeme kurar. Asker öldürür. Polis katleder. Faili meçhul yapar. O ikinci devlettir.
Müzakereye oturulur”. (Necati Doğru. SÖZCÜ. 23 Kasım 2014)
Ve…
CHP İzmir Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Aytun Çıray’ın konuyla ilgili sorusuna Genelkurmay Başkanlığı tarafından verilen cevapta şöyle denildi: “18 Kasım 2014 tarihine kadar Türk Bayrağı’na 51 saldırı olmuş, 59 Atatürk büstü ise kırılmış, alınmıştır.”
Hâl böyleyken; yâni Kasım 2014 itibariyle memlekette “vaziyet ve manzara-i umumiye” böyle böyleyken “arka sayfalara” da şu haberler düştü utangaç bir edâ ile..
1.“TBMM Genel Kurulu’nda dün oylanan, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali’de Avrupa Birliği tarafından gerçekleştirilen harekâtlara Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının da katılmasını içeren tezkere, 1 yıllık bir süreyi kapsıyor”.
2. “Ankara Kara Harp Okulu’nun krokisi Google Maps’te yayınlandı, Türkiye Google’a krokiyi kaldırması yönünde uyarıda bulundu”.
İnsaf ey ahali..
Elinizi vicdanınıza koyun ve söyleyin..
Yukarıda sıralanan “ahval ve şeraitte”…
1.”Uluslararası barış ve istikranın korunması için, ülkelerin toprak bütünlüğünün korunması, kollektif savunma ve kriz yönetim operasyonlarına katkıda bulunulması, yani barışı koruma, insanı yardım ve polis görevleri gibi, kitle imha silahlarının ve bunları fırlatma vasıtalarının yayılmasının önlenmesi, silahsızlanmanın teşvik edilmesi gibi hususlara önem vermeye devam ederken, diğer yandan da istikrara katkı amacıyla uluslararası işbirliğinin küresel ölçekte artırılmasıyla, ortaklığa, diyaloğa ve yumuşak güce dayalı güvenlik anlayışın ön plana çıkarılması” için ve “işbirliği ortaklık politikası kapsamında, halen BM şemsiyesi altında Lübnan’da, Afganistan’da, Mali’de, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde, Liberya’da, Güney Sudan’da, Fildişi Sahillerinde ve Darfur’da, NATO kapsamında Kosova’da, Afganistan’da ve Akdeniz’de, AB şemsiyesi altında ise Bosna-Hersek’te ve Kosova’da yürütülen barışı destekleme harekât ve misyonlarına katılmak; ayrıca Aden Körfezi ve Somali açıklarında yoğunlaşan deniz haydutluğu ve korsanlık faaliyetlerine karşı yürütülen deniz operasyonlarına da politikamız kapsamında katkı sağlamaya devam etmenin” en ufak bir kıymet-i harbiyesi var mıdır?
Bu “misyonlara katılmak” meselâ “Türk Bayrağı’na yapılan 51 saldırıyı ve 59 Atatürk büstünün kırılıp alınmasını” önleyebilmekte midir?
2. Bu saatten sonra Harbiye’nin krokisi bilmem nerede yayınlansa ne olur, yayınlanmasa ne olur Allah Aşkına?
Orada cehennemler kuduruyor..
Burada benim yüreğim acıyor… 24 Kasım 2014
57’İNCİ ALAY HER YERDE
HEPİMİZ 57’İNCİ ALAYIN NEFERİYİ
Bir yanıt yazın