Suriye Cumhurbaşkanı Esad’ın, “Terör gruplarıyla yıllardır devam eden savaşımızı tüm kararlılığımızla sürdürüyoruz. Terörle mücadelede uluslararası çabaları da destekliyoruz.
Ancak terörle mücadele, yalnızca askeri operasyonlarla başarıya ulaşmaz. Ülkeler ayrıca terör oluşumlarına her türlü desteğin durdurulması yönünde alınan uluslararası kararlara da riayet etmelidir” açıklamasıyla,
Krizini dünyaya ihraç etme potansiyeliyle Suriye’de tüm günahlardan tek taraflı olarak Esad rejiminin suçlanması, teröristlerin yaptıkları zulüm ve muhalif güçler tarafından işlenen insani hukuk ihlallerinin göz ardı edilmesi ve bu durumun BM Genel Kurulu’nda tek taraflı kararlarla kabul ettirilmek istenmesi sırâtında duruyor.
*
“Suriye’deki rejim meşru değildir. Ya Barack’ın açıklamasıydı ya Biden’ındı: ‘rejime karşı gereğinin yapılması “gibi bir ifade kullanılıyor!”*
BM 69. Genel Kurulunda Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye ve Irak’ta IŞİD terör örgütünün saldırılarına katı ve uzlaşmaz bir direnç gösterilmesi,teröristlere karşı güç kullanımı dışında bölgedeki çatışmaya özel diyalog ve ulusal uzlaşma yoluyla adil bir çözümün sağlanması, Suriye krizinin siyasi yolla çözümü gerekir” açıklaması yapıyor.
*
Pentagon, IŞİD terör örgütü ile başarılı bir mücadele için yalnızca hava saldırılarının yeterli olmadığını Irak ve Suriye’de kara harekâtı gerektiğini bildiriyor.
ABD, Irak’taki peşmergeler gibi IŞİD’e karşı savaşmak üzere Suriye’de gücü arttırılan Özgür Suriye Ordusu’nu düşünüyor.
Genelkurmay Başkanı M.Dempsey, İŞİD’le mücadelede Türkiye’nin Irak ve Suriye sınırında oluşturulacak olası bir tampon bölgeye ilişkin,
“Tampon bölge,belli bir noktada mümkün olabilir ama şu anda bu bizim kampanyamızın bir parçası değil” diyor…
*
Bu çerçevede,şimdi Haziran 2012’de,TSK’nın görev uçuşu için Malatya/Erhaç Meydanı’ndan kalkış yapan bir uçağının, Suriye bölge suları üzerindeki hava sahasında uçaksavar ateşiyle düşürülmesini,
Sonra Mart 2014’te Suriye’ye ait iki adet MIG-23 savaş uçağından birinin Türkiye hava sahasına girmesi üzerine TSK’nın hava devriye görevinde bulunan iki F-16’dan biri tarafından füzeyle vurularak Suriye topraklarına düşürülmesi günlerini hatırlamak gerekiyor.
*
Dünyada saldırı ve savunma sistemleri satışlarındaki anlaşmalarda sistemlerin kullanımı ve denetimi gizli anlaşmalarla belirleniyor.
Türkiye-Suriye arasında 1998’de yapılan Adana Mutabakatı, iki ülkenin saldırı ve savunma sistemlerinin birbirlerini tanıma elektroniklerine ve yazılımlarına imkân tanıyor.
Bu koordinatları önceden belirlenmiş güzergâhta seyreden iki ülke uçaklarının da tüm saldırı ve savunma birimlerinde karşılıklı teşhis edildiği anlamındadır.
Fakat Türkiye’nin İsrail ile çeşitli askeri anlaşmaları ki,
2 temele; ilki üçüncü ülkeler ile yapılan anlaşma hükümlerini engelliyor,
İkincisi,bu hükümlerden hareketle sistemlerin istenildiği zaman güncelleştirilmesine dayanıyor.
Bilhassa Hava Savunma Sistemlerinin füzelere ve savaş uçaklarına duyarlılıklarını oluşturan birbirlerini tanıma elektronikleri ve yazılımları belirli periyodlarda yeniden tanımlama yapmaya yönelik ayarlanıyor.
*
Çünkü İsrail,
Ortadoğu’da ABD ve Rusya kökenli saldırı ve savunma sistemlerinin odağındadır,yaptığı ikili anlaşmalarda dost-düşman yazılımlarını tanıması gerekiyor.
ABD- Rusya arasındaki askeri anlaşmaların gizli hükümleri sonucunda sağlanan uyumluluk ve teknolojik bütünlük sayesinde bölgesel silahlanmada kendi güvenliğini oluşturuyor…*
Ne ki Rusya, uzun zamandır ABD/NATO’nun Füze Savunma Sistemi projesini, ABD ile yaptığı Anti- Balistik Füzeler Anlaşması hükümlerince izin verilenin dışında ülkelerin topraklarında geliştirmek istemesine karşıdır ve ABD’nin Anti- Balistik Füzeler Anlaşmasından çekilmesini önermektedir.
Öte yanda Rusya, 2008’de batı yanlısı Mihail Saakaşvili yönetiminde NATO üyesi olmak isteyen Gürcistan’ın ayrılıkçı bölgeleri Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlık ilanları, ardından Güney Osetya’yı yeniden merkeze bağlamak için düzenlediği operasyona müdahale edip ,NATO’nun doğu yönünde genişlemesini engellediğinden bu yana belirlediği yeni esaslarda yürüyor.
*
Yeni esaslar; Sovyetler Birliği zamandaki yakın çevrede ilgi alanları oluşturma doktrininin, bugün uluslararası hukuka saygı,ABD’nin tek kutuplu dünya düzenine karşı çıkma,diğer ülkelerle dostluk ilişkilerini geliştirme,tüm Rus vatandaşlarının her yerde çıkarlarını korumak esasları çerçevesinde uzak çevreyi de kapsayan yeni doktrinini belirliyor.
Kimse bölgesel silahlanma balansıyla ilgili bir şey söyleyemiyor.
Neden Suriye’nin Rusya imalatı Füze sistemleri Türk uçaklarını sık sık ve
dakikalar boyunca kilitliyor?
*
Sonuçta, uluslararası bir suçlu durumuna düşme potansiyelli Recep Tayyip Erdoğan benzer korkuyla,
*
Ama bir büyük sorun da, Recep Tayyip Erdoğan’ın önce Kobane’yi katletmek,ardından Rojava’yı işgal etme planını yürütmek üzere,
Kefen giymiş, seferberlikte Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan!
28.9.2014