Site icon Turkish Forum

GEÇEN HAFTA UKRAYNA’ DA

<p>
Rus insani yardım konvoyları Ukrayna'ya doğru ilerlerken,Rusya Devlet Duması toplantıdaydı..
Rusya Parlamentosu Başkan Yardımcısı V.Jirinovski, Devlet Başkanı Putin'e, 1914'de Rus Çarı II.Nikolay Romanov'un Sırplara yaptığı insani yardımı hatırlattı, "Bu bir hataydı"dedi.</p>
<p>*
1914'de Rusya'nın bir hedefi de, panslavizm politikasıyla Balkanlar ve Doğu Avrupa'da Slav kökenli halkların kontrolünü eline geçirmekti.
Bu hedef uğruna Çar, Sırplara insani yardım diye askeri yardımda bulunuyordu.
Avusturya, büyük Sırbistan'ı kurmak isteyen ve Ruslardan yardım alan Sırplara gücünü göstermek amacıyla bir askeri tatbikat düzenledi.
Bir Sırp milliyetçisi tatbikatta Avusturya veliahtını öldürünce de, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Sırplara ağır darbe vurmak için suikasti fırsat  kabul etti.
Avusturya-Macaristan Sırplara savaş açarsa Ruslarında kendilerine savaş açacağını biliyordu ki, sonrası  I.Dünya Savaşı'dır...</p>
<p>*
Devlet Başkanı Putin, Jirinovski'nin sitemine,"Ben hata yapmak yerine başkalarının hatalarından ders almayı tercih ederim" yanıtı verdi.</p>
<p>*
Hem V.Jirinovski hem Batı, hafta boyunca  Rus yardım konvoyu üzerinde spekülasyon sürdürdüler.
Yok efendim,yardım konvoyu kuşatılmış Rus yanlılarına silah taşıyordu,yok efendim konvoy Rus işgal gücünün öncü koluydu.
Ama Rusya'nın askeri malzemeyi sınırdan geçirebilecek daha gizli yöntemleri, karşısındaki güçlere karşı daha etkili ilerlemenin yollarını bildiğinden de hiç şüphe yoktu.</p>
<p>*
Putin, yardım konvoyu ile dünyanın dikkatini Ukrayna'nın doğusundaki çatışmalardan insani acılara çekmeyi,
Rusya'yı buradaki  insanların kaderiyle ilgilenen tek ülkeymiş gibi göstermeyi planlıyor,üstelik Rusya'da yükselen "Bir şey yap" çağrılarına da duyarsız kalmıyordu.</p>
<p>*
O sırada 5 Eylül'de ilan edilen ateşkesin ardından Ukrayna parlamentosu Verhovna Rada'da, bir dizi karar alınmaktaydı.</p>
Rusya yanlılarıyla çatışmaların sona ermesi ve ülkenin bölünmemesi hedefleniyordu.
Donetsk ve Luhansk'ın bazı kısımlarına üç yıl süreyle geniş özerklik tanıyan yasa kabul edildi.*
Yerel makamlara kendi polis gücünü kurma, yargıçlar ve savcıları atama hakkı tanındı.
Donbas olarak bilinen bazı ilçelerde yeni konseyler oluşturmak için 7 Aralık'ta seçim yapılmasının önü açıldı.
Çatışmalarda en çok zarar gören bölgelere sosyo- ekonomik yardım yapılması ve yıkılmış altyapının onarılması  vaadedildi.
Resmi kurumlarda Rusça konuşulması hakkı garanti edilirken, yerel makamların Rusya'nın sınır bölgeleriyle ilişkilerini güçlendirmelerine izin verildi.
Aynı kapalı oturumda kabul edilen bir başka yasa ile ağır suçlar işlememiş hükümet güçlerine ve ayrılıkçılara af sözü verildi.</p>
<p>*
Sonra Avrupa Parlamentosu' da Rada ile aynı anda toplandı,birlikte Ukrayna krizine neden olan Ortaklık Anlaşmasını onayladı.
Antlaşma Ukrayna ile AB arasında siyasal ortaklık ve serbest ticareti öngörüyor.
Cumhurbaşkanı Poreşenko,parlamento'daki konuşmasında "Ukrayna’nın kapılarını Avrupa'ya kapamaya kim cesaret edebilir?AB üyeliğimize kim karşı durabilir? " dedi.</p>
<p>*
Ne ki, Luhansk'ta yasanın barış antlaşması için bir şans olduğu ama sorunların çözülmediğine ilişkin yaygın kanaat bulunuyor.
Çok sayıda ayrılıkçı yasayı önemsemiyor,ancak tam özerkliğe razı olacaklarını dile getiriyorlar.
Donetsk Halk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı A.Purgin "Donbas'da tam öz-yönetim uygulanacağını, bu bölgenin Ukrayna ile hiçbir bağı kalmadığını” ifade ediyor.
"Ukrayna istediği yasayı kabul etmekte özgürdür,ama biz Ukrayna ile federal bir ilişki düşünmüyoruz" diyor...</p>
<p>*
Rusya Ukrayna'nın doğusuna asker ve silah gönderdiği iddialarını yalanlıyor ve Batı'yı  çatışmaları alevlendirmekle suçluyor.
Doğrusu iki tarafın bağları Soğuk Savaş sonrasında en düşük seviyede seyretmektedir, taraflar birbirlerine yaptırımlar uyguluyor.
Elbette,Rusya'nın; Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk'ı ele geçirmek için kitlesel sivil kayıplara yol açması halinde güç kullanarak müdahale etme seçeneği bulunuyor.</p>
<p>*
NATO Genel Sekreteri A. Fogh Rasmussen, Rusya'nın bölgedeki etkisini artırmak ve komşusu olan ülkelerin AB ve NATO'ya girmesini önlemek için Ukrayna'nın doğusunu müzmin donmuş çatışmaya dönüştürmek istediğini açıklıyor.
Ardından Litvanya/ Vilnius'ta NATO;  Rusya stratejisini ve ikili ilişkileri yeniden gözden geçirme toplantısı düzenliyor.
Öncü güç oluşturma, Avrupa'da asker ve askeri araçların rotasyonu konuşuluyor.</p>
<p>*
Fakat,ABD'nin Çin'den gelen tehditleri ön plana çıkarıp, iki ülkeye karşı iki konvansiyonel savaş ile başka ülkelerde küçük çaplı varlık bulundurma üzerine kurulu 2.5 savaş kapasitesini tek savaşa indirdiği,
Eş zamanda Rusya'nın yeni Askeri Doktrini'nde ana hedefi olarak NATO'nun genişlemesini önlemek olarak belirlediği, savunma yerine taaruz konseptini ilan ettiği günden beri,
Giderek ABD güçlerinin tüm çatışmaların tek belirleyeni olduğu söylenemiyor.</p>
<p>*
Sanki,Türk-Moğol Altın Ordu Devleti Han'larının Rus topraklarında baskı kullanarak uyguladıkları, Çarların benimsediği ve bugüne ulaşan "Altın Orda Sistemi-Hükümdar Devlet Sistemi" ruhu yeniden canlanmıştır.</p>
<p>22.9.2014
</p> - 7593


Rus insani yardım konvoyları Ukrayna’ya doğru ilerlerken,Rusya Devlet Duması toplantıdaydı..
Rusya Parlamentosu Başkan Yardımcısı V.Jirinovski, Devlet Başkanı Putin’e, 1914’de Rus Çarı II.Nikolay Romanov’un Sırplara yaptığı insani yardımı hatırlattı, “Bu bir hataydı”dedi.

*
1914’de Rusya’nın bir hedefi de, panslavizm politikasıyla Balkanlar ve Doğu Avrupa’da Slav kökenli halkların kontrolünü eline geçirmekti.
Bu hedef uğruna Çar, Sırplara insani yardım diye askeri yardımda bulunuyordu.
Avusturya, büyük Sırbistan’ı kurmak isteyen ve Ruslardan yardım alan Sırplara gücünü göstermek amacıyla bir askeri tatbikat düzenledi.
Bir Sırp milliyetçisi tatbikatta Avusturya veliahtını öldürünce de, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Sırplara ağır darbe vurmak için suikasti fırsat  kabul etti.
Avusturya-Macaristan Sırplara savaş açarsa Ruslarında kendilerine savaş açacağını biliyordu ki, sonrası  I.Dünya Savaşı’dır…

*
Devlet Başkanı Putin, Jirinovski’nin sitemine,”Ben hata yapmak yerine başkalarının hatalarından ders almayı tercih ederim” yanıtı verdi.

*
Hem V.Jirinovski hem Batı, hafta boyunca  Rus yardım konvoyu üzerinde spekülasyon sürdürdüler.
Yok efendim,yardım konvoyu kuşatılmış Rus yanlılarına silah taşıyordu,yok efendim konvoy Rus işgal gücünün öncü koluydu.
Ama Rusya’nın askeri malzemeyi sınırdan geçirebilecek daha gizli yöntemleri, karşısındaki güçlere karşı daha etkili ilerlemenin yollarını bildiğinden de hiç şüphe yoktu.

*
Putin, yardım konvoyu ile dünyanın dikkatini Ukrayna’nın doğusundaki çatışmalardan insani acılara çekmeyi,
Rusya’yı buradaki  insanların kaderiyle ilgilenen tek ülkeymiş gibi göstermeyi planlıyor,üstelik Rusya’da yükselen “Bir şey yap” çağrılarına da duyarsız kalmıyordu.

*
O sırada 5 Eylül’de ilan edilen ateşkesin ardından Ukrayna parlamentosu Verhovna Rada’da, bir dizi karar alınmaktaydı.

Rusya yanlılarıyla çatışmaların sona ermesi ve ülkenin bölünmemesi hedefleniyordu.
Donetsk ve Luhansk’ın bazı kısımlarına üç yıl süreyle geniş özerklik tanıyan yasa kabul edildi.*
Yerel makamlara kendi polis gücünü kurma, yargıçlar ve savcıları atama hakkı tanındı.
Donbas olarak bilinen bazı ilçelerde yeni konseyler oluşturmak için 7 Aralık’ta seçim yapılmasının önü açıldı.
Çatışmalarda en çok zarar gören bölgelere sosyo- ekonomik yardım yapılması ve yıkılmış altyapının onarılması  vaadedildi.
Resmi kurumlarda Rusça konuşulması hakkı garanti edilirken, yerel makamların Rusya’nın sınır bölgeleriyle ilişkilerini güçlendirmelerine izin verildi.
Aynı kapalı oturumda kabul edilen bir başka yasa ile ağır suçlar işlememiş hükümet güçlerine ve ayrılıkçılara af sözü verildi.

*
Sonra Avrupa Parlamentosu’ da Rada ile aynı anda toplandı,birlikte Ukrayna krizine neden olan Ortaklık Anlaşmasını onayladı.
Antlaşma Ukrayna ile AB arasında siyasal ortaklık ve serbest ticareti öngörüyor.
Cumhurbaşkanı Poreşenko,parlamento’daki konuşmasında “Ukrayna’nın kapılarını Avrupa’ya kapamaya kim cesaret edebilir?AB üyeliğimize kim karşı durabilir? ” dedi.

*
Ne ki, Luhansk’ta yasanın barış antlaşması için bir şans olduğu ama sorunların çözülmediğine ilişkin yaygın kanaat bulunuyor.
Çok sayıda ayrılıkçı yasayı önemsemiyor,ancak tam özerkliğe razı olacaklarını dile getiriyorlar.
Donetsk Halk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı A.Purgin “Donbas’da tam öz-yönetim uygulanacağını, bu bölgenin Ukrayna ile hiçbir bağı kalmadığını” ifade ediyor.
“Ukrayna istediği yasayı kabul etmekte özgürdür,ama biz Ukrayna ile federal bir ilişki düşünmüyoruz” diyor…

*
Rusya Ukrayna’nın doğusuna asker ve silah gönderdiği iddialarını yalanlıyor ve Batı’yı  çatışmaları alevlendirmekle suçluyor.
Doğrusu iki tarafın bağları Soğuk Savaş sonrasında en düşük seviyede seyretmektedir, taraflar birbirlerine yaptırımlar uyguluyor.
Elbette,Rusya’nın; Ukrayna’nın Donetsk ve Luhansk’ı ele geçirmek için kitlesel sivil kayıplara yol açması halinde güç kullanarak müdahale etme seçeneği bulunuyor.

*
NATO Genel Sekreteri A. Fogh Rasmussen, Rusya’nın bölgedeki etkisini artırmak ve komşusu olan ülkelerin AB ve NATO’ya girmesini önlemek için Ukrayna’nın doğusunu müzmin donmuş çatışmaya dönüştürmek istediğini açıklıyor.
Ardından Litvanya/ Vilnius’ta NATO;  Rusya stratejisini ve ikili ilişkileri yeniden gözden geçirme toplantısı düzenliyor.
Öncü güç oluşturma, Avrupa’da asker ve askeri araçların rotasyonu konuşuluyor.

*
Fakat,ABD’nin Çin’den gelen tehditleri ön plana çıkarıp, iki ülkeye karşı iki konvansiyonel savaş ile başka ülkelerde küçük çaplı varlık bulundurma üzerine kurulu 2.5 savaş kapasitesini tek savaşa indirdiği,
Eş zamanda Rusya’nın yeni Askeri Doktrini’nde ana hedefi olarak NATO’nun genişlemesini önlemek olarak belirlediği, savunma yerine taaruz konseptini ilan ettiği günden beri,
Giderek ABD güçlerinin tüm çatışmaların tek belirleyeni olduğu söylenemiyor.

*
Sanki,Türk-Moğol Altın Ordu Devleti Han’larının Rus topraklarında baskı kullanarak uyguladıkları, Çarların benimsediği ve bugüne ulaşan “Altın Orda Sistemi-Hükümdar Devlet Sistemi” ruhu yeniden canlanmıştır.

22.9.2014

Exit mobile version