NECDET BULUZ
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı, Davutoğlu’nun da AK Parti’nin başına geçip Başbakan olması ile her şeyin eskisi gibi olacağını sananlar aldanıyor. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ın parti üzerinde ne kadar gölgesi olursa olsun, ne kadar bağı bulunursa bulunsun herkes şunu çok iyi bilmelidir ki iktidar partisi eski gücünde olamayacaktır.
AK Parti tavanından ve tabanından, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, elinin partinin üstünde olmasının karşısında olanların giderek artmakta olduğunu mutlaka görmek ve değerlendirmek gerekiyor. Bazı cemaatlerin de Erdoğansız AK Parti’ye oy vermeyeceklerini söylemeleri de önemsenmelidir. Bütün bunlar parti tabanında kaymalara neden olabilir.
Bir defa parti içinde eskiler ile yeniler arsında ortaya çıkan sıkıntı, Hükümet kanadının önce zayıf düşmesi, ardından çözülmesi ile beklenen noktaya gelebilir.
Konu bu kadarla sınırlı değil. Karşımızda şimdi hem ekonomik, hem de dış politikadaki gelişmeler ve Türkiye’nin her iki konuda da sıkıntı yaşadığı gerçekler bulunuyor. Bugünkü Davutoğlu Hükümeti ile bunları aşmak öyle sanıldığı gibi kolay olamayacaktır.
Bunun yanı sıra, Gül’ün koparılıp, ortaya atıldığı dönemde parti tabanındaki kırgınlık ve küskünlükler 2015 seçimlerine mutlaka yansıyacaktır. Bunu kesinlikle göz ardı etmemek gerekiyor.
Hükümet içinde, özellikle ekonomi kanadında görev yapan Bakan ve bürokratların göstereceği performans bir yerde Davutoğlu Hükümeti’nin bir sınav niteliği taşıyacaktır. Bundan sonra, Hükümet kanadında görev alan Bakanların rahat çalışabileceklerini sanmıyoruz.
Şimdi asıl can alıcı noktaya gelelim:
“Davutoğlu Hükümeti önce zayıflar, daha sonra da çözülür” beklentisi muhalefeti aldatmasın. Bu Hükümeti zayıflatacak, çözecek ve çökertecek olan muhalefettir. Eğer, muhalefet eski alışkanlıklarından vaz geçip, daha çok çözüm üretme noktasına gelir, umut verirse 2015 genel seçimleri bizce muhalefet açısından çok daha önemli bir noktaya gelebilir.
Zaten, bazı kamuoyu araştırma grupları, yaptıkları anketlerde Davutoğlu Başbakanlığındaki AK Parti’nin tek başına iktidara gelemeyeceğini söylüyorlar. Ufukta bir koalisyon Hükümeti’nin ağır basabileceğini vurguluyorlar. Muhalefetin iyi çalışması, umut olması ile bunun daha kısa zamanda gerçekleşebileceğinin de altını çiziyorlar.
SONAR Kamuoyu Araştırma Grubu’nun kurucusu Hakan Bayrakçı, AK Parti’nin 27 Ağustos’ta yapılan kongre öncesi yaptığı açıklamada “Biz, Davutoğlu Başbakanlığındaki yeni hükümetin, 2015 genel seçimini kazanamayacağı görüşündeyiz. Bunu da yaptığımız araştırmalar sonucu gördük” diyor. Bayrakçı, 2015 seçimini hiçbir siyasi partinin tek başına kazanamayacağını, bir koalisyon hükümeti kurulabileceğini de sözlerine ekliyor.
Şimdi kongre bitti, taşlar yerine oturuyor. Ortaya çıkan kadro ve kabine ile AK Parti teşkilatları eskisi gibi çalıştırılabilir mi? Erdoğansız parti eski gücünü koruyabilir mi? Kaldı ki, partinin eskileri de şimdi dışarıda kaldığına göre iktidar partisi eskisi gibi tabandan istediği oyları alabilir mi?
Dikkat edilecek olursa burada bütün gözler muhalefete çevrilecek. Muhalefet partilerinin üretecekleri çözüm paketleri, programlar, seçmene umut verebilme çabaları seçimin de kaderini belirleyecek. “Bekleyelim, iktidar yıpransın, içten çözülsün” mantığı ile kesinlikle hareket edilmemelidir. Muhalefet, mutlaka üretici olacak, umut dağıtacak, kadroları ile ülkeyi yönetebilecek konumda olduğunu ortaya koyacak, seçmeni ikna etmesini bilecektir.
Geziler, meydan konuşmaları ve seçmenin ayağına kadar gitmeler çok önemlidir. Bıkmadan usanmadan bir program çerçevesinde yollara düşülmeli ve seçim startı verilmelidir. Artık söylemler değişmeli, seçmenin anlayacağı dil kullanılmalı, geniş kitleler kucaklanabilmelidir.
Hatta şimdiden 2015 genel seçimlerinin hazırlıklarına da başlanılmalıdır.
AK Parti, seçim propagandalarını çok ustaca ve profesyonelce yapıyor ve yönetiyor. Bugüne kadar muhalefet bu konuda zayıf kaldı. Bu eksikliklerin de mutlak biçimde giderilip, gecikilmeden bunun hazırlıkları da yapılmalıdır. Bundan sonra iş muhalefetin üzerindedir.
Özetle, muhalefet iyi çalışır, hata yapmaz, kendisini yeniler ise bugünkü iktidarın çözülüp çökmesi de o oranda hızlı olur. Biz, yazımızın başında değindiğimiz gibi “AK Parti zayıflar ve çözülür ama…” diyerek, burada muhalefete düşen görevleri de anımsatmak istedik.
CHP içindeki çatlaklar ve çalkantı, MHP’yi ön plana çıkarıyor. Biz, açık söyleyelim 2015 genel seçimleri MHP açısından çok daha önemli ve kritik olacaktır. AK Parti içindeki zayıflama ve çözülmeler, yuvaya dönecek olan MHP ve küskünlerle bu partiyi seçimin en güçlü partisi haline getirebilir. Bu nedenle MHP kurmaylarının çok iyi bir seçim stratejisi belirleyip uygulaması ile 2015 genel seçimleri MHP’nin zaferi ile de sonuçlanabilir.
Biz, 2015 seçimlerinin muhalefet açısından olumlu sonuçlanacağı umudundayız. Ancak, muhalefet de kendisine düşen sorumlulukları, seçmeninin isteklerini yerine getirmek durumundadır.
e.mail: necdetbuluz@gmail.com
necdetes@mynet.com