NECDET BULUZ
İsrail’in Gazze’de başlattığı ve adeta bir soykırıma dönen katliamları aralıksız sürüyor. Dünya’nın adeta seyirci kaldığı bu vahşetin boyutları da giderek büyüyor. Tarihin her döneminde Müslüman ülkeleri birbirine düşüren, kırdıran ve seyredenler, bugün de aynısını sahneye koyuyor. Dikkat edilecek olursa hedefe sürekli olarak Müslümanlar oturtuluyor.
IŞİD’i Irak ve Suriye’de Müslüman katliamı için kullanan dış güçler, öte yandan İsrail’in yayılmacılığı için seslerini çıkarmıyor. İsrail’in bir bahane ile Filistin üzerindeki baskı ve şiddetini de haklı bulup, alkışlıyorlar. Bu da hiç kuşkusuz İsrail’i daha da cesaretlendiriyor, zulüm, öldürme, şiddetin boyutları soykırıma dönüşüyor.
Konu Müslümanlar olunca, ölen ve öldüren Müslümanlar olunca dış güçler bunu hem destekliyor, hem görmezden geliyor, hem de yayılmacı politikalarını sürdürüyorlar. Bugün Irak ve Suriye’de binlerce kişi ölüyor, sakat kalıyor, açlıkla pençeleşiyor kimin umurunda? Filistin’de taş üstünde taş bırakılmıyor, yüzlerce kadın çocuk öldürüyor kimin kılı kıpırdıyor?
Geçenlerde gazeteci arkadaşımız Bülent Kavuk, sosyal medyada konu ile ilgili “Filistin’de soykırım var” başlıklı bir yazı paylaştı. Yazının tümüne katılıyoruz ve sizlerle paylaşmak istedik:
“Filistin’de soykırım var…
Dünya seyrediyor, İslam alemi seyrediyor, bizler seyrediyoruz…
Hamasi nutuklar atılıyor…
İsrail ve ABD büyükelçilikleri önünde gösteriler yapılıyor…
Bayraklar yarıya indiriliyor…
Ancak İsrail ile her türlü ticari ve askeri alışverişe devam ediliyor…
Anlayan beri gelsin…!
***
Bu soykırım asla unutturulmamalı, İslam devletleri birbirlerini kesmeyi bir tarafa bırakarak bu soykırımı ebedi olarak gündemde tutmalıdırlar…
”Filistinli soykırımı’‘nın her daim hatırlatılması uluslararası platformlara taşınması devlet politikaları haline getirilmelidir…
Tüm ülkelerde mutlaka ”Filistinli soykırımı” müzeleri oluşturulmalı; o minnacık yavrulardan arta kalan, kanlı ayakkabılar, kanlı oyuncak bebekler, parça parça olmuş kanlı giysiler, parçalanmış bebelerin ve ailelerin fotoğrafları sergilenmeli…
Özellikle de masum Filistinlilere soykırım uygulanırken, büyük bir keyifle kahkahalar atarak yağan bombaları seyreden o alçak, namussuz, insanlıktan nasibini almamış İsrailliler ve kullandıkları silahlar başköşede sergilenmeli…
***
Düşünün, böylesine bir soykırımı İsrailliler yaşamış olsaydı, bugün tüm dünya ve bizler sokaklara dökülmüş ”Hepimiz Yahudiyiz” diye kendimizi bağırıyor bulurduk…
Ve ebedi unutulmaz ve dünya kamuoyuna da asla unutturulmazdı…
Hala Hitler’in Yahudilere uyguladığı zulüm sıcaklığından bir şey kaybetti mi?
Etmez, etmeyecek de ideoloji budur işte…
Bilmem anlatabildim mi…?”
Japon’da kaldığımız günlerde Amerika tarafından atılan atom bombası ile yerle bir edilen Hiroşima’ya da gitmiştik. Atom bombası ile iskelete dönen bir bina müze olarak hazırlanmış. Geriye kalanlar bu müzede sergileniyor. Açık ifade etmek gerekirse, bu müzeyi gezenlerin gözyaşlarını tutamadığını gördük. Biz de gözyaşlarına boğulduk. Bu vahşet, bu insanlık dışı bombaların çevreyi ve insanlığı ne hale getirdiğini buraya gelen herkes görüyor.
Bugünkü ve gelecekteki nesillere bir atom bombasının çevreyi ve insanlığı ne hale getirdiğini göstermesi açısından Hiroşima’daki bu müzenin önemli katkı sağladığından kuşku duymuyoruz. Aynı şekilde ikinci atom bombası ile yerle bir edilen Nagasaki’de de aynı amaçlı bir başka müze bulunuyor.
Bu nedenle, İsrail’in Filistin soykırımını Bülent Kavuk’un da önerdiği gibi bir müzede sergilemek, anıtlaştırmak, insanlığa ders olması ve unutulmaması açısından biz de önemsiyoruz. Arap aleminden pek beklemiyoruz ama Türkiye bu konuda adım atabilir, öncülük edebilir.
Filistinliler, tarihleri boyunca İsrail’in zulmü, baskısı ve soykırımı girişimleri ile karşı karşıyalar. Hep yalnızlar ve yalnız kalmışlar. Arap ülkeleri bile kendi soylarından olan, kendi kanlarını taşıyan ve davaları için ayakta kalma mücadelesi veren Filistinlilere beklenen desteği ve yardımı yapmıyor. Birlik ve bütünlük içinde olamıyorlar. Yok olmalarını adeta seyrediyorlar. Bu da İslamiyet ve insanlık açısından bir başka önem taşıyor.
Eğer, İsrail durdurulamaz, Araplar arasında birlik ve bütünlük sağlanamazsa, İsrail yayılmacılığı tüm Ortadoğu’yu saracaktır. Bugün koltuklarını kaybetmemek için Filistinlilerin yok oluşunu seyreden Arap ülkelerinin de İsrail’in hedefinde olacaklarını açık bir dille ifade edelim. Artık, İslam ülkelerinin birbiri ile kavga etmesi, birbirini kırma dönemi sona ermelidir. Bugün hala kavga ve birbirini kırma olayında İslam ülkeleri ön plandalar. İşte, bundan da en çok istifade eden İsrail olmaktadır.
e.mail: [email protected]
Bir yanıt yazın