Beğenmezseniz seçmezsiniz…

NECDET BULUZ

 

Cumhurbaşkanı adayları artık kafalarından geçenleri açık açık ifade ediyor. Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde “Tarafsız olmayacağım.”diyor. “Halk tarafından seçilirsem her şeyin başı ben olacağım. Bu yetkimi de sonuna kadar kullanacağım” diye ekliyor. Kendisinden sonra Başbakanlık koltuğuna oturacak isim, sadece yönetilen ve talimatları yerine getiren biri olmaktan öteye geçmeyecek.

 

Daha açık ifade edelim:

 

Erdoğan, ilk önce yarı başkanlık sistemini devreye sokmaya çalışacak. Anayasa değişmezse bile, fiili olarak bunu başlatmayı kafasına koymuş. Açık biçimde de söylüyor. Ortada gizli kapaklı bir şey yok. AK Parti kurmayları da yaptıkları açıklamalarda “Erdoğan Köşk’e çıktığı andan itibaren devletin yapısı da değişecek” diyorlar. Yeni Türkiye’de nelerin ortaya konulacağını herkes biliyor, detaylarına girmeyeceğiz. Ancak, Erdoğan’ın “Vizyon Belgesi” yeni bir Anayasa’nın hazırlanacağı mesajını veriyor. Bize göre de Erdoğan Köşk’e çıktığında 5+5 formülü ile iki dönem Cumhurbaşkanlığı yapmayı hedefliyor.

 

Erdoğan ile ilgili çoklarının da endişesi var. Türkiye’nin bölünmesinin hızlanacağı ifade ediliyor. PKK’nın oyları ile Çankaya’ya çıkacağı ileri sürülüyor. Bunların yanında daha birçok konuda endişeler de sıralanıyor. “Bu seçim, Erdoğan’dan kurtulma için son çare” diyenlerin sayısı da artıyor.

 

Açık söyleyelim, Erdoğan’ın gizlisi saklısı yok. Yapmak istediklerini de söylüyor. Kafasına Başkanlık sistemini koymuş. Kurmayları, 2015 genel seçimlerinde Başkanlık sistemine geçiş için bir referandumun olabileceğini de ima ediyorlar. Beğenmezseniz oyunuzu vermez, seçmezsiniz.

 

CHP-MHP’nin “çatı adayı” Ekmeleddin İhsanoğlu konusunda da ortaya birçok iddia atılıyor. CHP’nin Ulusalcı kanadı “Atatürk düşmanı” diyor. MHP’den bir kanat “Barış sürecine destek veriyor, bu bize ters” diye itiraz ediyor. AK Parti’den bazı kesimler “Paralel yapının adamı” ifadesini kullanıyor. Öyle görünüyor ki, adaylar konusunda seçimlere kadar daha birçok iddia ortaya atılacak.

 

Aşağı yukarı adayların yapısı, düşünceleri, önceki yaptıkları, bundan sonra neler yapabilecekleri kamuoyu tarafından biliniyor. Seçimler yaklaştıkça bu belirginlik daha da su yüzüne çıkacak. Kamuoyu tarafından iyi tanınmayan İhsanoğlu da kendisini tanıtmaya başladı. Kendisini aday gösteren siyasi partilerin de bu konuda çalışmaları olacaktır.

 

HDP Eş Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, “Hiçbir aday yüzde yüzün oyunu alabilecek düzeyde değil” diyerek bizce doğru bir teşhis ortaya koydu. Adaylarda kusur aramaya kalktığınızda kararsız kalırsınız. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz ama birinde tercih yapıp sandığa gidip oy kullanmak durumundasınız. Bu, Türkiye’nin geleceğini de belirleyecek bir seçim olacaktır. Her adayda kusur ya da kusurlar vardır, bu oyunuzu kullanmamanız için bir neden olmamalıdır.

 

Cumhurbaşkanlığı seçimleri için başlatılan propagandalarda siyaset üstü, daha seviyeli, kırıcı olmayan üslupların kullanılması gerektiğini de anımsatalım. Karalamamadan, iftiradan uzak kalıp, daha çok projelerden ve yapılacaklardan söz etmek, halkla bütünleşmek ve seçim tercihini de halka bırakmak doğru bir çalışma olacaktır.

 

Şunu da anımsatalım:

 

Devletin başındaki, hiçbir zaman siyaset yapmamalıdır. Eğer yasama bir insanın elinde, yürütme bir insanın elinde, yargı bir insanın elinde olursa bunun adına demokrasi denilebilir mi? Hâlbuki devletin başında olanlar, siyasileri yönlendirmek, yanlış varsa önlemek, hukuk kurallarının uygulanmasını sağlamak durumundadırlar. Sandığa gidecek olan seçmenlerin adaylarda bütün bu kriterleri de göz önünde bulunduracağı görüşündeyiz. Seçmenin sağduyusuna da inanıyoruz.

e.mail: necdetbuluz@gmail.com

             necdetes@mynet.com

 

 

 

Mustafa Kemal Atatürk

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir