Site icon Turkish Forum

AKP’nin Sizi Sandığa götürmeme stratejisi

 AKPseçimkampanyası, "HDP ile yapılaniş birliği vepazarlık ve yüzde 40'ıgeçen muhalif seçmeni ümitsizliğe düşürme" üzerinekurulu.</p> Ters köşe şakaları, farklı isimleri öne sürerek gündem çarpıtma gibi basit siyasi numaralar artık geride kaldı. Erdoğan, beklendiği gibi cumhurbaşkanlığına aday oldu. Başından beri Erdoğan'ın en çok istediği şey cumhurbaşkanlığı zırhıydı. Aslında Erdoğan'ın çok fazla ön plana çıkarıldığı son yerel secimler, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk provasıydı. Asıl kampanya şimdi icra edilecek. Kampanya için milyonlarca dolar ayrıldı. Öte yandan rakip adayları yıpratma stratejileri üretiliyor. AKP teşkilatı gibi çalışan devletin istihbarat kurumları, İstanbul Üniversitesi'ndeki hocalık yıllarından itibaren İhsanoğlu'nun geçmişini elekten geçirdi ve dişe dokunur bir şey bulamadılar. Başından beri, İhsanoğlu'nu yıpratma adına ellerinde fazla malzeme olmayınca CHP içi hizpleri birbirlerine düşürüp ayrıştırma üzerine plan kuruyorlar. Perde ardında bazı derin yapılara vaad edilen, darbeden ötürü yargılanan herkesin kesin hükümle tamamen suçsuz olmaları karşılığında CHP içindeki darbe taraftarı Ulusalcıların kullanılması kararlaştırıldı. Proje istedikleri gibi işliyor. Bir zamanlar, Erdoğan'ı devirmeye çalışan güçler şimdi onun projeleri etrafında halkalanmış. HDP'ye gelince cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde belli bir takvim doğrultusunda AKP'ye entegre olmuş durumda. HDP'nin hamleleri AKP patentli. Selahattin Demirtaş'tan önce HDP, CHP'li birine adaylık teklifi sundu. Bu teklif AKP aklının ürünüydü. Teklif götürülen CHP'li aday bu kirli ittifakı son anda fark edince aday olmaktan vazgeçti. Nispeten riskli olan bu adımdan sonra daha konrtollü bir yol izlenerek Demirtaş adaylığını koydu. HDP, seçim sürecinde ne isteniliyorsa onu yapıyor ve yapmaya devam edecek. AKP, Meclis'e sevkettiği yasayla pazarlıktaki ilk vaadi yerine getirdi. Diğer vaadler Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olması karşılığında Eylül ayına bırakıldı. Erdoğan-Öcalan pazarlığında, Erdoğan istediğini almışken, Öcalan Eylül'e kadar beklemeye razı oldu. Erdoğan köprüyü geçtikten sonra tavır değiştirmekle meşhurdur. HDP-PKK'ya verdiği sözleri ne Eylül de ne de Eylül sonrası yerine getirecek ve bölge kaosa sürüklenecek Çünkü verilen sözler, ülkenin bütününü ilgilendirdiğinden kolay kolay yerine getirilecek gibi değil. AKP'nin asıl taktiğine gelince bütün strateji 'Nasıl olsa Erdoğan kazanacak' diye sürekli algı oluşturma ve muhalifleri ümitsizliğe düşürüp sandığa gitmelerini engellemek. Sandığa gitmeyi gereksiz görecek psikolojiyi oluşturma adına yapılacaklar belirlendi. Sandığa gitmeyen her muhalif oy Erdoğan'a iki oy olarak geri dönecek. Geçerli oyların yüzdesi üzerinde etkili olacak bir durum bu. Anket sonuçları muhalif seçmenin ümidini kırma adına çok büyük önem taşıyor. Erdoğan ve AKP ekibi anket şirketlerine oluk oluk para akıtıyor Erdoğan'ı açık ara önde gösterecek her anketin, muhalif seçmeni 'Bu iş zaten  bitmiş' diye umutsuzlaştıracağı ve sandıktan uzaklaştıracağı hesaplanıyor. Paraya boğulan anket firmaları da bunu AKP'nin istediği doğrultuda yapıyor ve kampanya süresince yapacak. Diğer strateji, sosyal medyadaki sol profil görünümlü AKP trollerinin 'Kime oy verdiğin değil, oyları kimin saydığıdır' sloganıyla muhalif seçmende 'Sandığa gitmeye gerek yok zaten hile yapacaklar' algısı oluşturup oy vermelerini önlemek. AKP'nin hileye teşebbüs edeceği muhakkak ama herkes çok daha temkinli adımlar atıp sandığa gitmeli ve parti yetkilileri asla göz açtırmamalı Yerel seçimlerde hileleri fark edildiğinden artık oy çalmaları trafoya kedi sokmaları o kadar kolay olmayacak. Bütün partiler müttefik ve ortak adayın oylarına sahip çıkacağından AKP'nin işi zor. O yüzden 'Oyları kimin saydığı önemli' sloganı bizzat AKP tarafından yaygınlaştırılıyor. Kampanya boyunca atılacak adımlardan biri de; ''Ha Tayyip, ha Ekmeleddin'' propagandası Bunun da muhalif seçmenlerin bir kısmı üzerinde etkili olacağı düşünülüyor Kısaca AKP seçim kampanyası
-  HDP ile yapılan iş birliği ve pazarlık
- Yüzde 40'ı geçen muhalif seçmeni ümitsizliğe düşürme üzerine kurulu. Ayrıca devletin kurum ve kuruluşlarının bütün imkanlarıyla Erdoğan'ın seçilmesi için seferber olması başta TRT olmak üzere orantısız medya gücü de kampanyanın önemli sac ayakları. Erdoğan, Ankara'da yapımı tamamlanmak üzere olan Saray'da, cumhurbaşkanlığı için genişçe bir bölümün ayrılması talimatını verdi bile. Saray'a yerleşip atayacağı kukla başbakanla beraber başkanlık hayalleri kuruyor Bu hayalini gerçekleştirmek için her türlü algıyı seçimlerde devreye sokacak. Seçilmesi halinde Gül-Arınç ikilisini imha edeceği planlar çoktan hazır İkiliye beslediği kin cemaate beslediğinden az değil ve seçildiği an Erdoğan'ın ve etrafındaki propaganda ordusunun hışmına uğrayacaklar. AKP'nin seçim kampanyası ve sonrasının kısaca özeti budur. @fuatavni - akp milletvekilleri
 AKPseçimkampanyası, “HDP ile yapılaniş birliği vepazarlık ve yüzde 40’ıgeçen muhalif seçmeni ümitsizliğe düşürme” üzerinekurulu.
Ters köşe şakaları, farklı isimleri öne sürerek gündem çarpıtma gibi basit siyasi numaralar artık geride kaldı.
Erdoğan, beklendiği gibi cumhurbaşkanlığına aday oldu. Başından beri Erdoğan’ın en çok istediği şey cumhurbaşkanlığı zırhıydı.
Aslında Erdoğan‘ın çok fazla ön plana çıkarıldığı son yerel secimler, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk provasıydı.
Asıl kampanya şimdi icra edilecek. Kampanya için milyonlarca dolar ayrıldı. Öte yandan rakip adayları yıpratma stratejileri üretiliyor.
AKP teşkilatı gibi çalışan devletin istihbarat kurumları, İstanbul Üniversitesi‘ndeki hocalık yıllarından itibaren İhsanoğlu‘nun geçmişini elekten geçirdi ve dişe dokunur bir şey bulamadılar. Başından beri, İhsanoğlu‘nu yıpratma adına ellerinde fazla malzeme olmayınca CHP içi hizpleri birbirlerine düşürüp ayrıştırma üzerine plan kuruyorlar.
Perde ardında bazı derin yapılara vaad edilen, darbeden ötürü yargılanan herkesin kesin hükümle tamamen suçsuz olmaları karşılığında CHP içindeki darbe taraftarı Ulusalcıların kullanılması kararlaştırıldı.
Proje istedikleri gibi işliyor. Bir zamanlar, Erdoğan’ı devirmeye çalışan güçler şimdi onun projeleri etrafında halkalanmış.
HDP‘ye gelince cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde belli bir takvim doğrultusunda AKP‘ye entegre olmuş durumda. HDP‘nin hamleleri AKP patentli.
Selahattin Demirtaş‘tan önce HDP, CHP’li birine adaylık teklifi sundu. Bu teklif AKP aklının ürünüydü.
Teklif götürülen CHP‘li aday bu kirli ittifakı son anda fark edince aday olmaktan vazgeçti. Nispeten riskli olan bu adımdan sonra daha konrtollü bir yol izlenerek Demirtaş adaylığını koydu.
HDP, seçim sürecinde ne isteniliyorsa onu yapıyor ve yapmaya devam edecek. AKP, Meclis‘e sevkettiği yasayla pazarlıktaki ilk vaadi yerine getirdi. Diğer vaadler Erdoğan‘ın cumhurbaşkanı olması karşılığında Eylül ayına bırakıldı.
Erdoğan-Öcalan pazarlığında, Erdoğan istediğini almışken, Öcalan Eylül‘e kadar beklemeye razı oldu. Erdoğan köprüyü geçtikten sonra tavır değiştirmekle meşhurdur. HDP-PKK‘ya verdiği sözleri ne Eylül de ne de Eylül sonrası yerine getirecek ve bölge kaosa sürüklenecek
Çünkü verilen sözler, ülkenin bütününü ilgilendirdiğinden kolay kolay yerine getirilecek gibi değil.
AKP‘nin asıl taktiğine gelince bütün strateji ‘Nasıl olsa Erdoğan kazanacak’ diye sürekli algı oluşturma ve muhalifleri ümitsizliğe düşürüp sandığa gitmelerini engellemek.
Sandığa gitmeyi gereksiz görecek psikolojiyi oluşturma adına yapılacaklar belirlendi.
Sandığa gitmeyen her muhalif oy Erdoğan‘a iki oy olarak geri dönecek. Geçerli oyların yüzdesi üzerinde etkili olacak bir durum bu.
Anket sonuçları muhalif seçmenin ümidini kırma adına çok büyük önem taşıyor. Erdoğan ve AKP ekibi anket şirketlerine oluk oluk para akıtıyor
Erdoğan‘ı açık ara önde gösterecek her anketin, muhalif seçmeni ‘Bu iş zaten  bitmiş’ diye umutsuzlaştıracağı ve sandıktan uzaklaştıracağı hesaplanıyor.
Paraya boğulan anket firmaları da bunu AKP’nin istediği doğrultuda yapıyor ve kampanya süresince yapacak.
Diğer strateji, sosyal medyadaki sol profil görünümlü AKP trollerinin ‘Kime oy verdiğin değil, oyları kimin saydığıdır’ sloganıyla muhalif seçmende ‘Sandığa gitmeye gerek yok zaten hile yapacaklar’ algısı oluşturup oy vermelerini önlemek.
AKP‘nin hileye teşebbüs edeceği muhakkak ama herkes çok daha temkinli adımlar atıp sandığa gitmeli ve parti yetkilileri asla göz açtırmamalı
Yerel seçimlerde hileleri fark edildiğinden artık oy çalmaları trafoya kedi sokmaları o kadar kolay olmayacak. Bütün partiler müttefik ve ortak adayın oylarına sahip çıkacağından AKP‘nin işi zor.
O yüzden ‘Oyları kimin saydığı önemli’ sloganı bizzat AKP tarafından yaygınlaştırılıyor.
Kampanya boyunca atılacak adımlardan biri de; ”Ha Tayyip, ha Ekmeleddin” propagandası
Bunun da muhalif seçmenlerin bir kısmı üzerinde etkili olacağı düşünülüyor
Kısaca AKP seçim kampanyası
–  HDP ile yapılan iş birliği ve pazarlık
– Yüzde 40’ı geçen muhalif seçmeni ümitsizliğe düşürme üzerine kurulu.
Ayrıca devletin kurum ve kuruluşlarının bütün imkanlarıyla Erdoğan‘ın seçilmesi için seferber olması başta TRT olmak üzere orantısız medya gücü de kampanyanın önemli sac ayakları.
Erdoğan, Ankara‘da yapımı tamamlanmak üzere olan Saray‘da, cumhurbaşkanlığı için genişçe bir bölümün ayrılması talimatını verdi bile.
Saray‘a yerleşip atayacağı kukla başbakanla beraber başkanlık hayalleri kuruyor
Bu hayalini gerçekleştirmek için her türlü algıyı seçimlerde devreye sokacak. Seçilmesi halinde Gül-Arınç ikilisini imha edeceği planlar çoktan hazır İkiliye beslediği kin cemaate beslediğinden az değil ve seçildiği an Erdoğan‘ın ve etrafındaki propaganda ordusunun hışmına uğrayacaklar.
AKP’nin seçim kampanyası ve sonrasının kısaca özeti budur.
@fuatavni
Exit mobile version