Geçtiğimiz günlerde Amerikalı dostumun söylediklerini sizlerle paylaşmıştım! CIA eski Başkanı David Petraeus’un IŞİD’in başında olduğunu, Türkler’i hiç sevmediğini ve mezhep savaşı çıkarmak için orada görev yaptığını uzun uzun anlatmıştım… Dostum, Petraeus’un CIA Başkanlığı’ndan komik bir sebeple ayrılıp IŞİD’i kurmak için Ebu Bekir Bağdadi ile Irak’ta biraya geldiğini de aktarmıştı!
Hem de ABD’nin terör listesinde olan biriyle…
Petraeus’un IŞİD’in başında olduğunu dostum dünyaya duyurmuştu!
O günden sonra birçok yerde ve özellikle ABD’de bu konu gündemde kaldı! Herkes IŞİD’i çözmeye çalışıyordu!
Kimse net olarak haklarında bir söz söyleyemiyordu!
Musul konsolosluğumuzu basıp ellerine geçirdikleri TÜRKLER’LE sırra kadem basan bu örgüt kimdi?
Nasıl bir operasyonla karşı karşıyaydık!
Nereye sürükleniyorduk?
Köşk seçimleriyle ilgisi var mıydı bu olanların?
Öyle ya ŞİİLERE DÜŞMAN olan IŞİD, Suriye’de Esad’ın yanında ve korumasındaydı!
Ortada cevap bekleyen garip sorular vardı!
Tam da bu noktada eski bir dostuma ulaşmayı başardım! Çok ama çok akıllı biriydi! Devletin kılcal damarlarındakini bilirdi! Dengelerin nasıl kurulduğundan önce onun haberi olurdu!
Konuşma fırsatı yakalar yakalamaz da konuyu IŞİD’e ve bölgeye getirdim!
Ben de soru, onda ise cevap çoktu!
Çok farklı şeyler söyledi!
Amerikalı dostumun sözlerinin üzerinden başka bir noktaya gitti!
Ben heyecanlandım!
Çok keyif aldım! Bakalım siz ne düşüneceksiniz?
Çok sağlam bir kaynağım “IŞİD’in başında Petraeus var” dedi! Sonra da doğrulandı! Bu adam ne yapmak istiyor? Amacı ne?
O yazını okudum!
O zaman kolay anlaşacağız!
Farklı baktığım noktalar var!
Öncelikle IŞİD, Suriye ve Irak’ta farklı farklı ellerde! Aynı şey değil!
Petraeus neden burada? Neden bir Türk düşmanı bölgede?
Operasyon sonuca varsın diye…
Operasyon mu?
Elbette! Öncelikle Konsolosluğumuzu basıp Türkler’i ellerine geçirenler bununla bir hedefe gitti mi? Gidebildi mi?
Gitmedi mi?
Hayır gitmedi! Aksine senin de altını ÇİZDİĞİN GİBİ TÜRKLER’i pek sevmeyen David Petraeus gibi bir isim üzerinden korumaya alındı!
Bunun adı apaçık operasyondu!
Biraz açar mısınız?
IŞİD, Şiiler’e saldırıyor! Hedefinde Maliki var! Ama TÜRKLER’i kaçırdılar! Çok haklı bir gerekçeyle bunu yaptılar!
Nasıl bir gerekçe? Neymiş bu?
Türkiye’yi korumak için! Çünkü Türkler’i rehin alarak bölgede çıkacak savaşta TÜRKİYE’nin dışarıda kalması sağlandı! Belki Kürtler ile Şİİ’ler savaşacak ama IŞİD’in arkasında Ankara’nın olduğu iddia edilemeyecekti artık! Amaç Türkler’e zarar vermek değildi!
Ortada AKIL oyunu vardı!
Sonra peki?
Kürtler, Maliki ile karşı karşıya geldiği zaman Kürtler’in yapacağı tek hamle kalacaktı! O da Türkiye’ye yanaşmak ve akmak! Petraeus’un başında olduğu örgütün asıl hedefi bu! Ve bu da onun gibi sevilmeyen ve bize karşıt biri üzerinden yapılıyor!
Çok akıllıca bir operasyon!
Peki KKR ismiyle bilinen ve Henry Kravis ismindeki işadamının verdiği destek!
Kravis’e doğruların söylendiğini nereden biliyoruz! Belki o Türkler’e karşı bir hareketin yapılacağını sanıyor! Ama göreceksin sonuç, Ankara’nın çok ama çok lehine olacak!
Yani Türkler’i pek sevmeyen Petraeus, Ankara için çalışıyor öyle mi? Bu anlam çıkıyor çünkü?
Aynen öyle! Petraeus görevi gereği yapılması gerekeni yapıyor!
İŞID’in El-Kaide’nin bir uzantısı olduğunu bilmeyen yok. IŞİD’e silahları ABD yönetimi gönderdi.
Amerika bölgede etkinliğini arttırmak için IŞİD’e destek verdi. Kullandıkları araçlar da ABD’nin Irak operasyonunda kullandığı jipler.
Hepsi de lüks! Dikkatlice bak görürsün!
Peki neden?
Kürtler’in Türkiye’ye kendiliğinden gelmesi şart!
Ankara’nın gidip alması olmaz! Daha hiçbir şey yokken MHP kazan kaldırdı bile! CHP de sırada! Kürtler geldiğinde büyük gerilim yaşanacak!
İçeride bunun hazırlığı var!
Tamam ama cevap bekleyen çok önemli bir soru daha var? MİT TIR’larını durdurup içini arayanlar ve Paralel Yapı ne olacak peki?
Adana’da TIR’ları durdurup 4-5 kamera ile çekenler ve bu bilgileri bağlı oldukları yerlerle paylaşanlar, Amerika’nın tamamını temsil etmez!
Kimi eder o zaman?
Ankara’da bir telefon kulübesine giren bir jandarma subayı, bilgileri TIR’LARI bekleyen kişilere gönderdi! Öyle dikkatliydi ki telefon kulübesi MOBESE alanı dışındaydı!
Yakayı ele vermesin diye! Buradan gelen bilgilerle, MİT’çi askerler ile ERLER karşı karşıya getirildi!
Operasyonu yapan rütbeliler sonradan olay yerine geldi! Öncelikle askeri askerle çatıştırmak istediler!
Sonra da TIR’ların içindekileri çekip bağlı oldukları merkeze aktardılar!
Tamam!
Bu hareket, büyük ve güçlü ailelere hizmet edenler için emirdi!
Ankara’yı TERÖRİST DEVLET gibi göstermek ve zamanı geldiğinde de ellerindekini medyaya servis etmek amacı taşıyorlardı! Zaten o gün de dün geldi! CHP lideri Kemal Bey, “Elimizde belgeler var! Yakında hepsini açıklayacağız!” diyerek tehdit etti! MHP ise zaten “KÜRT” ismini duymak bile istemiyordu!
Yani IŞİD, aslında Kürtler’i bize itecek bir hareket öyle mi?
Elbette! Bak şunu unutmamalısın!
Ortada Amerika tarafından bulunmuş başka bir yol yok!
Erdoğan dışında da başka bir lider!
Amerika akıllıdır! Bize ihtiyaç duyduklarını böyle gösteriyorlar!
Hatta ve hatta daha ilginç bir şey var!
Nedir?
Erdoğan son iki görüşmesini ikinci adam Biden’le yaptı! Obama ile mesafe varmış gibi gösterildi! Aslında Obama, TIR’LARI DURDURUN EMRİ VERENLERE karşı yüzde yüz Erdoğan’ın yanında görünmek istemedi! Ama yanındaydı! Sadece bu fotoğrafta yer almadı! Çünkü Paralel Yapı’ya destek verenler aynı zamanda Obama’yı sıkıştıranlar!
Kısaltarak söylersek!
Türkiye içindeki ve dışındaki savaş tüm hızıyla sürüyor! Bir yanda Obama’ya destek olan Amerika, diğer yanda da küresel güçlü aileler!
100 yıl sonra Ortadoğu haritası masadayken herkesin kartları açık oynamasını bekleme! Ortada çok ama çok hassas ve ince çizgiler var!
Çıplak gözle görmekte zorlanacağımız alanlar var! Her devletin hesabı farklı! Kimse kimsenin ayağına basmak istemiyor!
IŞİD de bunlardan biri! Tekrar ediyorum Türkiye’yi bataktan korumak için atılan bir adım bu!
Türkiye’ye karşı bir hareket değil!
Kesinlikle değil!
Yani?
Yani TIR’LARI durduranlara ve görüntüleyenlere emir verenler ile Türkiye’yi büyütmek isteyenlerin savaşı! Gezi, Oslo, 7 Şubat ve 17 Aralık’ın devamı! Aynı şeyden söz ediyoruz! Ama sahne ve oyuncular farklı! Görünüşte yani!
Son soru ne olacak?
Barzani referanduma gidecek ve Irak’tan ayrılacak! Bağımsız devlet olarak yaşama şansları olmadığı için de Türkiye’ye bağlanacak! İşte asıl kavga o zaman çıkacak! Şimdiye kadar yaşadıklarımız solda sıfır kalacak! İbre Ankara’dan yana!
İşte çok değer verdiğim dostumun söyledikleri de böyle! İki değerli AKLIN anlattıklarını paylaştım! İki pencere ve iki çözümleme! Bakalım hangisi aklınıza yatacak! Hangi senaryo size uygun gelecek! Benden sorması ve aktarması! Ama ortada oyun içinde oyun olduğu aşikar!
Türkiye’nin iyiliği için yürüyen bir projenin TÜRK KARŞITI olarak algılanan birine verilmesi de hiç yabana atılacak bir formül değil!
Hele ÇUVALCI PAŞAYA böyle kılıf uydurulması inanılır gibi değil!
Ama maalesef hayat böyle kurgularla yürüyor! Sade yaşayan insanlar anlamasın diye… Neyse yorum yapmak istemiyorum! Karar sizin! Bence her iki yazıyı da okuyup karar verin! Birbirini tamamlıyor mu ayrışıyor mu? Bunu da tartışırız!
takvim.com.tr, 25.06.2014