TASAM Doğru Karar Vermemiş

3-5 Nisan 2013 tarihinde İstanbul’da düzenlenen  İkinci Dünya Türk Forumu sonuç bildirisinde; Forum bünyesinde bir “Türk Dünyası Ödülü” ihdas edilmesi benimsenmiş, Türk Dünyası’nın vizyon ve derinliğini güçlendiren başarılı kişiler ile kurumları onurlandırmak ve teşvik etmek amacıyla 2014 yılından itibaren her yıl düzenli olarak Türk Dünyası Kızıl Elma Ödülleri verilmesi kararlaştırılmıştı.

 

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) öncülüğünde Türk Devletleri’nin temsilcileri ile Türk Diasporaları’nın kanaat önderlerini, düşünce kuruluşlarını ve STK’larını bir araya getiren  Dünya Türk Forumu’nun Türk Dünyası Kızıl Elma Ödülleri 29 Mayıs 2014 tarihinde açıklanmıştır.    Kızıl Elma Ödüllerinden “Devlet” dalındaki ödül, Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov’a verilmiştir. Minnihanov,   Kırım Tatarlarını Rus işgalinden sonra Rus hakimiyetini kabullenmeye ve Kremlin’den yana tavır almaya ikna etmek için çaba gösterdiği için kendisine “devlet”  dalında ödül verilmesi, Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesinin ödüllendirilmesi olarak algılanmalıdır.

Çünkü, 21 Mart 2014 tarihinde Rusya Büyükelçisi A. G. Karlov Eskişehir iline yaptığı ziyaret kapsamında Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Kültür Bakanı A. M. Sibagatullin ile beraber Kırım değil “Tatar Kültür Evine?” ziyarette bulunmuş, Kırım Kültür evini ziyaret etmemiş, Kırım Tatarları ile de görüşmemiştir.

Rusya Büyükelçiliğinin sitesinde yer alan haber aynen şöyledir: “Tatar Kültür Evinde Büyükelçi Eskişehir Tatar diasporası temsilcileriyle sohbet etti, onlar Büyükelçiliği ve Tataristan Türkiye Temsilciliğini kültür merkezinin açılışına sağladığı katkıları için teşekkür ettiler. A. G. Karlov ayrıca şehrin üniversitelerinde eğitim gören Tataristan’dan gelen öğrencilerle görüştü. Tatar Kültür Evi Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Başkanı R. N. Minnihanov’un 2013 yılı Haziran ayında Türkiye Cumhuriyetine ziyaret çerçevesinde açıldı. Sözkonusu merkezde 20.Yüzyılın başında Türkiye’de yerleşen Rusya Tatarlarının geleneksel yaşam tarzını gösteren kültür, sanat eserleriyle beraber arşiv belge ve fotoğraf sergileniyor.”

Jüri karar verirken; 21 Mart 2014 tarihinde Rusya Büyükelçisi A. G. Karlov Eskişehir iline yaptığı ziyaret kapsamında Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Kültür Bakanı A. M. Sibagatullin ile beraber Kırım değil “Tatar Kültür Evine?” ziyarette bulunduğunu, Kırım Kültür evini ise ziyaret etmediğini, Kırım Tatarları ile görüşmediğini, Süyümbike’nin (Tatarca Söyembikä; 1516-1554) Kazan Hanlığının  Rusların eline geçmesi üzerine 1553 yılında Rus Çarı IV. İvan  tarafından Moskova’ya tutsak olarak getirildiğini,  altı yaşındaki oğlu Ödemişgiray’ın Ruslar tarafından vaftiz edilip Hıristiyanlaştırılarak Aleksander adını aldığını, Süyümbike’nin  1554’de Moskova’da kahır içinde öldüğünü, oğlu Ödemişgiray’ın da annesi ve babası ile aynı kaderi paylaşıp 19 yaşında veremden hayatını kaybettiğini herhalde bilmiyordu.  

Ben jüride olsaydımKızıl Elma Ödüllerinden “devlet” dalındaki ödülün Rustam Minnihanov  yerine  Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’na verilmesini önerirdim. Çünkü Kırım Türkleri  bugünlerde  Rusların büyük baskısı altındalar. Bu konjonktürde Rus yanlısı bir Kazan Tatarına ödül verilmesi bana göre uygun olmamıştır.

 

Katalonya’daki Bağımsızlık Referandumu Reddedildi

 

Ağrı seçimleri sonrasında  “merkezi hükümet” (tersinden okursak yerel hükümet) tartışmaları gündemimizde yer tutmaya başlamıştır. Bu ifade, Türkiye Cumhuriyetinin yeniden yapılandırılması ve de mevcut Anayasa’nın değiştirilmesinin ilk sinyali olarak algılanmalıdır. Bu kapsamda merkezi hükümet-yerel hükümet tartışmalarna bir katkıda bulunmak istiyorum.

İspanya Anayasa Mahkemesi, Katalonya’da kabul edilen ve bağımsızlık referandumuna giden yolda önemli bir adım teşkil eden “kendi kaderini tayin etme hakkı” iddiasının anayasaya aykırı olduğuna 26 Mart 2014 tarihinde karar vermiştir. Katalonya’daki özerk yönetimin geniş yetkileri vardır ve yönetim kamu gelirlerinin bölgeler arasında dağıtımının adil olmadığı görüşündedir.    Katalonya’daki bölgesel yönetim parlamentosu geçtiğimiz yıl, Katalan halkının İspanya’dan ayrılma konusunda kendi kararını verme yetkisi bulunduğunu ilan eden bir bildiriyi kabul etmiş ve Madrid’deki ulusal parlamentodan bölgenin geleceğine ilişkin bir referandum düzenleme yetkisi istemişti. İspanya Anayasa Mahkemesi ise Katalonya yönetiminin kararının anayasaya aykırı olduğuna hükmetmişti.    Katalonya lideri Artur Mas, İspanya’dan bağımsızlık için tıpkı Kırım’da olduğu gibi 9 Kasım’da referandum düzenlemek istemekte, fakat İspanya Başbakanı Mariano Rajoy bunun anayasaya aykırı olduğunu ve izin vermeyeceğini açıklamaktadır. Mas, referandum için hukuki yolların tükenmesi halinde Katalonya’da 2016’da düzenlenecek seçimleri aynı zamanda bir bağımsızlık oylaması olarak ilan edeceğini söylemiştir.      Avrupa Birliği, Katalonya’nın bağımsızlığını ilan etmesi halinde üyelik için tekrar başvuruda bulunması gerekeceğini açıklamıştır.  AB, bağımsız Katalonya’nın AB’ye katılması  için tüm üye ülkelerin onayının gerekecek olması sebebiyle de Birliğe tekrar katılmalarının zor olacağı görüşündedir. Anketler, Katalan halkının yarısından fazlasının bağımsızlığı desteklediğini göstermektedir.

 

İstanbul Marka Şehir Ama Değerini Bilen Yok

 

İngiliz Guardian gazetesi dünyanın marka değeri en yüksek olan 25 şehrini 8 Mayıs’ta açıklamıştır. Saffron Marka Danışmanlığı’nın dünyanın önde gelen 57 şehrini, sahip oldukları doğal güzellikler, iklim, alt yapı, ulaşım, ekonomik refah, sosyal medya popülaritesi kategorilerinde karşılaştırarak belirlemiştir.

Dünyanın marka değeri en yüksek şehri Los Angeles’tir. İstanbul listede 11’nci sıradadır.  İlk 10 şehir arasında New York, Londra, Paris, Seul, Barcelona, Rio de Janeiro, San Francisco bulunurken, listenin en alt sırasında Berlin yer almıştır.

Bu  köşede 12 Mayıs   tarihli yazımın alt başlığı “Welcome to İstanbul City” idi: “Önceki hafta bir konferans için Bangkok’ta idim.  Kent merkezindeki büyük bir alışveriş merkezinde (Terminal 21) bir kat İstanbul’a ayrılmış ama İstanbul’un hiçbir simgesi bu katta yok. Oysa Londra, San Francisco ve Tokyo’ya ayrılan katlarda bu kentlerin simgeleri yer almış. Ayrıca fotoğrafta görüldüğü gibi Welcome to İstanbul City yazısı Arap harflerine benzetilerek yazılmış. Bu katı gezen ve benim Türk olduğumu anlayan turistler Türkiye’de Arap harflerinin mi kullanıldığını bana sordular. Oysa Türkiye’de, 1 Kasım 1928 tarih ve 1353 sayılı “Yeni Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun” ile Osmanlı Alfabesinin yerine Latin Alfabesinin Türkçeye uyarlanmış bir biçimi kabul edilmiştir. Bunu sanırım bazıları bilmiyor ya da Arap harflerine özlem duyuyor.”

Bu yazımı Bangkok Büyükelçiliğimize gönderdim. Gelen cevabı sizlerle paylaşmak fakat yorum yapmak istemiyorum. Sadece bu konulara dış temsilciklerimizin ne kadar  duyarsız olduğunu belirtmek istiyorum.

“Sayın Prof. Dr. Rıdvan Karluk, Terminal 21 alışveriş merkezi 2011 Ekim ayında faaliyetine başlamış özel sektöre ait bir kuruluştur. Roma, Paris, Tokyo, San Fransisco, Londra ve İstanbul şehirlerine ilişkin bazı motiflerin, söz konusu AVM’nin temasına dercedildiği anlaşılmaktadır. Takdir edersiniz ki, bu tür örneklemeler de yatırımcılar mükemmeliyetten ziyade iktisadi saiklerle hareket etmektedirler. En iyi dileklerimizle bilgilerinize sunulur. T.C. Bangkok Büyükelçiliği Konsolosluk Şubesi Embassy of the Republic of Turkey in Bangkok Consular Section e-mail : embassy.bangkok@mfa.gov.tr”

                                                                  

 

 

 

 

 

 


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir