Geçtiğimiz Perşembe bu köşede Ukrayna’da Neonazi ve aşırı sağcı Svoboda ve Right Sector gibi taşeron örgütler eliyle darbe yapıldığını ve bu darbenin arkasında ABD ve AB’nin olduğunu anlatmıştık. Ayrıca beyin fırtınası yaratarak bu tip bir darbeyi Rusya’nın Kanada’da sahneye koyması durumunda ne olur sorusunu sormuş ve yanıt olarak; ABD’nin NATO’yu da kullanarak derhal Kanada’yı darbecilerin kafasına geçireceğini ve Rusya’yı tüm dünyadan tecrit edebileceğini yazmıştık.
O zaman aklınıza mutlaka geliyordur, niçin aynı şeyi Rusya Ukrayna’da yapmıyor veya yapamıyor? Yanıt esasında çok basit! Bu İş bir güç (Power) meselesi! Rusya, ABD’nin Ukrayna operasyonu için direniyor ama aynı tip bir operasyonu ABD için arka bahçe sayılabilecek bir ülkede asla yapamaz.
ABD’nin çöktüğü, yıkılmak üzere olduğu, Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da yenildiği ve artık dünyanın çok kutuplu dünya düzenine geçtiği kimi zaman iyi niyetli olmak üzere yazılıyor ve söyleniyor. Keşke böyle olsa ama gerçek ne yazık ki biraz farklı!
Bu yenme ve yenilme işi futbol takımlarının aldığı mağlubiyet ve galibiyetlere benzemez. Hatta 19. ve 20. Yüzyılın savaşlarına da! Burada aslolan belirlenen hedeflerin ne kadarına ulaşıldığıdır.
ABD’nin Ortadoğu bölgesindeki hedeflerini; Bölgeyi istikrarsızlaştırmak, ulus devletlere son vermek, etnik, dinsel ve mezhepsel olarak bölmek, bölgeye askeri olarak iyice yerleşmek ve üsler zinciri kurmak, enerji ve stratejik hammadde kaynaklarını kontrol altına almak, İslam’ı radikalleştirmek, bölgenin Arap-İsrail ana çatışma ekseni Şii-Sünni olarak evirmek ve zaman içinde Kürt Devleti’nin kurulmasını sağlayacak gelişmelerin önünü açmak olarak özetleyebiliriz.
Tecavüz ediliyor
Şimdi arkanıza yaslanıp bir düşünün. ABD bu hedeflerine ulaşma açısından 24 yıl öncesine ( Soğuk Savaşın bitişi 1990) göre, 10 yıl öncesine göre mesafe mi kat etmiştir, yoksa gerilemiş midir?
Dünyanın ekonomik, askeri ve siyasi ağırlık merkezinin doğuya, Asya-Pasifik bölgesine doğru kaydığı doğrudur. Ama dünya hala tek kutupludur ve henüz dengeye gelmemiştir. ŞİÖ (Şangay İşbirliği Örgütü) ve BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika Cumhuriyeti) gibi girişimler ABD’yi dengeleme ve dünyayı çok kutuplu hale getirme çalışmalarıdır. Fakat BRICS içinde bulunan Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti ABD’ye yakındır. ABD, 1,3 milyar nüfusa sahip dünyanın 10. büyük ekonomisi Hindistan’ı Çin’e karşı kullanmak üzere hazırlamakta ve desteklemektedir. ABD kökenli çok uluslu şirketlerin birçoğunun Hintliler tarafından yönetiliyor olması da tesadüf değildir.
Mademki ABD şimdilik bu kadar güçlü, dünya henüz dengeye gelmedi, o zaman ne yapılabilir? Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) kısaca, bölgenin siyasi olarak yeniden dizaynı ve bölge ülkelerinin ırzına geçilmesi olarak özetleyebiliriz. Bu proje dahilinde Türkiye’ye, Suriye’ye, Irak’a, İran’a ve diğer bölge ülkelerine tacavüz edilecektir. Plan böyle, ediliyor da! Böyle bir durumda akıl bu projeden zarar görecek ülkelerin birleşerek mücadele etmelerini gerektiriyor. Birleştiler mi? Hayırsa saatin tik takları ve takvimin yaprakları emperyal projeden yana demektir. Bırakalım diğer ülkeleri biz Türkiye’ye gelelim. Emperyalizmin işbirlikçisi Cumhuriyet yıkıcılarına karşı biz birleştik mi? Önümüzdeki ilk sınav Cumhurbaşkanlığı seçimleri, göreceğiz! Hayırsa, proje başarı ile uygulanıyor demektir.
Şimdi göstermeye çalıştığımız bu büyük resimden sonra tekrar konumuza, Ukrayna’ya dönelim ve soralım; ABD, Ukrayna’da niçin darbe yaptırdı?
1.Rusya’nın Suriye’ye ve diğer hegemonyaya direnen güçlere verdiği desteği ve gösterdiği direnci kırmak,
2.Rusya’ya yönelik kuşatmayı sıkılaştırmak, daraltmak ve çevresini istikrarsızlaştırmak. Nihai olarak dünyanın jeopolitik merkezinde az ve azalan nüfusla çok geniş topraklarda oturan Rusya’yı bölmek ve parçalamak,
3.Rusya’yı ABD ve AB kamuoyuna karşı ötekileştirmek ve düşmanlaştırmak,
4.Rusya’yı düşmanlaştırarak Soğuk Savaş’ın bitmesinden sonra savunma harcamalarını iyice kısan Avrupa’yı silahlanmaya kaynak ayırmaya zorlamak,
5.ABD ekonomisinin başat gücü savunma sanayi için talep yaratacak ortamı sağlamak,
6.Rusya’yı ötekileştirerek NATO’yu ve Batı’yı bir arada tutacak düşman ihtiyacını karşılamak,
7. Farklı kültürlerden gelen Slav nüfusun bir arada yaşama şartlarını ortadan kaldırmak ve ülkenin bölünmesini sağlamak,
8. Avrupa’nın Rusya’ya olan doğal gaz bağımlılığını azaltmak için bölgede güvenlik sorunu yaratmak ve Avrupa’yı alternatif ( Doğu Akdeniz havzası, Amerikan kaya gazı ) seçeneklere yöneltmek,
9.Karadeniz bölgesinde istikrarı bozarak ve güvenlik sorunu yaratarak Montrö’nün masaya gelmesinin önünü açmaktır.
Bugün 1300’da Tekirdağ’da Vilayet önünde olacağım ve Sessiz Çığlık eylemine katılacağım.
Saygılar sunarım.