NECDET BULUZ
Suriye’de 3 yıldır iç savaş var. Esad’ın devrilmesi için dışarıdan ithal aşırı İslami gruplara Türkiye de baştan bu yana destek veriyor. Sınır boylarımız delik-deşik durumda. Yıllardır çok yanlış politikalar uyguladığımız Suriye halen baş ağrısı olmaya devam ediyor. Esad’ı devirmek için silahlandırılan, doyurulan, cebine para konulan gruplar şimdi kendi aralarında çatışıyor. El Nusra, El Kaide ve bunların bağlantısı IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) şimdi daha çok Türkiye ve komşu ülkeler için tehdit ve tehlikeli olmaya başladı.
Şimdi günlerdir Suriye’de güç kazanan IŞİD’ tan Türkiye’yi savaşa, hatta batağa sürükleyebilecek tehditler gelmeye başladı. 3 yıldır hiçbir sorun yaşanmayan, hiçbir saldırının olmadığı Süleyman Şah Türbesi’ne ve çevresine IŞİD militanlarının saldırı hazırlığı içinde olduğu haberleri geliyor. Suriye içinde tek Türk toprağı olan Süleyman Şah Türbesi’ne yapılacak bir saldırı, Türkiye’nin müdahalesini gerektirecek bu da savaş demektir.
İSLAMCILARIN YAPTIĞINA BAK
Terörist gruplar Süleyman Şah Türbesi’ni yıkmakla tehdit ediyorlar. Kendileri için “İslami Grup” diyen bu grubun İslam abidesi olan böylesi bir türbeyi yıkmakla tehdit savurması “Bunlar nasıl İslamcı?” sorusunu da gündeme getiriyor. Kaldı ki, daha düne kadar arkasında olduğumuz, destek verdiğimiz bu gruplar şimdi Türkiye için tehlikeli olmaya başladılar. Bu satırlar yazılırken, Türkiye’nin her an ortaya çıkabilecek bir olaya müdahale edebileceği haberleri geliyordu. Özetle daha düne kadar her türlü desteği verdiğimiz İslami gruplarla çatışmaya girebiliriz.
El Kaide’nin ortaya koyduğu tehdit ve eylemleri hep birlikte görüyor ve izliyoruz. El Kaide, bugün hem Türkiye, hem de komşu ilkeler için önemli bir tehdit olarak değerlendiriliyor. Suriye’de Esad’a karşı savaşan El Kaide ve El Nusra’ya tehlikeli oluşlarından dolayı Amerika ve Batı tarafından destek kesilmiş ve bu konuda da Türkiye’nin dikkati çekilmişti.
Hatay’da meydana gelen ve 3 kişinin ölümü ile sonuçlanan son olayda da Suriye bağlantılı El Kaide’nin parmağının olduğu bizzat İçişleri Bakanı Efkan Ala tarafından açıklanmadı mı?
TÜRKİYE’YE TUZAK KURULDU
Bu, bir tuzaktır. Türkiye’yi Suriye ile savaşa sürüklemek isteyen, batağa sürüklemek isteyen dış güçlerin kurduğu bir tuzaktır, bu tuzağa düşmemek gerekiyor. Bu, daha önce planlanmış, kurgulanmış ve IŞİD’ı bu işe bulaştırıp, Türkiye’yi tahrik etmek isteyen güçlerin tuzağıdır. Bu işin içinde, daha önce Türkiye ile Esad’ın devrilmesi için işbirliği içinde olan Suudi Arabistan’ın ve Katar’ın da parmağının olduğunu düşünüyoruz.
Çünkü bölgede IŞİD’ın güçlenmesi için bu adı geçen ülkelerin çok önemli rol oynadığı biliniyor. Esad’a karşı bu grubun güçlenmesini isteyen dış güçler şimdi çıkarları için Türkiye’yi Suriye’ye müdahale etmeye çalışıyorlar. Bunu daha önce başka yollardan denemeye kalktılar, başarılı olamadılar.
Suriye içindeki muhalifler grupların bölünmesi, birbiri ile savaşmaya başlaması, Türkiye ve komşu ülkeler için tehdit oluşturmaya başlaması Türkiye-Suriye ittifakını da gündeme getiriyor. Böylesi bir durum eğer Türkiye’nin de güvenliğini tehdit ediyorsa, bu konuda Suriye ile neden işbirliği yapılmasın? Neden bu terörist gruplara karşı Türkiye-Suriye ittifakı oluşmasın?
Türkiye yeni Suriye politikaları ile kurulan bu tuzaklara düşmekten de kendisini kurtarabilir. Suriye’deki bu durum devam ettikte bu tuzaklar ve tehditler hiçbir zaman sona ermeyecektir, bu yıllardır çok açık biçimde görülüyor.
TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ ÖNEMLİ
Süleyman Şah Türbesi’ni çevreleyen, yıkmakla ve Türkiye’yi batağa sürüklemekle tehdit eden IŞİD’ı, Esad ile yapılabilecek bir işbirliği kökünden yok edebilir. Ancak, böyle bir işbirliği için Türkiye ortada bir zemin bırakmadı. Bugünlere gelinebileceği tahmin edilmedi. Esad ile köprüler atıldı. Günün birinde Esad ile yeniden işbirliği yapabilecek duruma gelebileceğimiz düşünülmedi bile.
Yıllardır yazdık ve uyardık. Türkiye Erdoğan ve Davutoğlu ile bugüne kadar çok yanlış dış politika uyguladı. Sadece Suriye ile değil, tüm komşularımızla sorunlu hale geldik. Sıfır sorunlu politikalarımız sorunlarla dolu politikalara dönüştü. Bugün de hala bunların sıkıntılarını çekiyoruz.
Biz, Esad yanlısı değiliz. Esad’ı da hiçbir zaman sevmedik ve korumadık. Ancak, Suriye ile çok uzun bir sınırımız var, üstelik Türkiye’nin güvenliği açısından gerekirse düşmanınla bile dost olmak durumunda kalabiliyorsun. Bugün, Türkiye bu konuma gelmiştir. Kaldı ki, Suriye’de sorun sadece IŞİD ile sınırlı değildir. Türkmen kardeşlerimizin durumu da bizi yakından ilgilendiriyor. Güney sınırımızdaki PKK’nın Suriye kolu PYD de ayrı bir çıbanbaşı olarak ortada duruyor. Görüldüğü gibi Suriye, sorunlar yumağı olarak karşımızda duruyor.
e.mail: [email protected]
Bir yanıt yazın