NECDET BULUZ
Başbakan da, kurmayları da 30 Mart’taki yerel seçim sonuçlarına çok güveniyor ve oylarının % 50 olduğuna inanıyorlar. Yaptıkları açıklamalarda da “Millet sandıkta gereken cevabı verecektir” diyorlar. Başbakan, son yaptığı açıklamada “Oyumuz % 45-50 arasında ”diyor. Biz de milletin hür iradesini sandığa yansıtacağına ve ince ayar yapacağına, gerekenlere gereken yanıtı vereceğine inanıyoruz. Buna da hiçbir itirazımız yoktur. Önemli olan hilesiz-hurdasız ve huzur içinde, dürüst bir seçimin yapılabilmesidir.
Ancak, inandığımız bir başka konu var, o da 30 Mart’ta iktidar partisi beklediği oyu alamayacak. Tarafsız, düzgün ve sonuçları çok az yanılma payı ile ortaya koyan kamuoyu araştırma grupları, son yaptıkları anketlerde AK Parti’nin oy oranını % 35 -40 bandında veriyorlar. Hatta, daha da ileri gidelim, bazı şirket yetkilileri “Yüzde 40’ın altına bile düşebileceğini görüyoruz” ifadesini kullanıyor.
TEPKİLER ÇIĞ GİBİ
Halk iktidara çok tepkili. Bugüne kadar sandığa gitmeyenler bile “sandığa gideceğiz” diyor. Berkin Elvan ve Burak Karamanoğlu’nun ölümlerinde, kalabalıkların öfkesi daha çok Başbakan’ın kullandığı nefret söylemlerine bir tepki olarak değerlendiriliyor. Kalabalıkların öfkesi de yolsuzluklara, rüşvete karşı bir mesaj olarak algılanıyor. “Yapılan yolsuzlukların, rüşvetin, talanın üstü kapatılmaya çalışılıyor”deniliyor. “Bugün toplum çok gergin. Bu gerginlikte çocuklar ölüyorsa, bunun sorumluluğu da bugünkü hükümettedir” sözleri yankılanıyor.
Özetleyecek olursak, millet olanın bitenin farkında, kendilerinin de kandırılmaya çalışıldığını görüyor. Bu da tepkilerin daha da artmasına neden oluyor. Hatta AK Parti tabanından da aynı görüşte olanların çoğaldığını da söyleyebiliriz.
Geçenlerde gazeteci arkadaşımız Tayfun Talipoğlu da bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada “AKP’nin kendi yaptırdığı anket sonucuna göre oyu % 29’a düştü. Bu bilgiyi içeriden aldım. Bu anket sonucu ile ilgili tartışmalar çıktığını da biliyorum” demiştir.
AKP İÇİNDE DE SIKINTI VAR
AKP içinden bazı isimler, ortaya çıkan tapelerin oy yitirmelerinde etkili olduğunu söylüyorlarmış. Özellikle de Başbakan ile oğlu Bilal arasında geçen görüşmelerin bunu etkilediğini vurgulanıyor. Bazı AKP’lilerin de Başbakan’ın sürekli olarak toplumu geren konuşmalardan bıkkınlık geldiğini, Başbakan’ın artık susması gerektiğini söyledikleri de ifade ediliyor.
Şimdi sıkı durun, bakınız Başbakan’daki telaşa, dur durak bilmeyen söylemlere, sataşmalar ve neredeyse karşısındakilerle savaş ilan etmesine varan hakaret dolu sözlere bunlar neyin ifadesidir? Bunlar bir telaşın, başlarına gelecek bir yenilginin kaçınılmazlığının mesajlarıdır. Bu seçimi bu nedenle de yaptırmama çabasıdır. Çoğu çevreler de bunu zaten aylardır seslendirmiyor mu? Başbakan da kurmayları da, tabanı da 30 Mart’taki seçim sonunda nelerin olacağını herkesten çok daha iyi biliyorlar. Bir yenilgi kaçınılmaz görülüyor.
Bilindiği gibi 2011 yılında yapılan yerel seçimde AKP % 48,9 oranında oy almıştı. Başbakan, yaptığı açıklamada “Oyumuzun bu oranın üzerindeki her artış, bizim başarımız olacaktır” demişti. Ancak, şimdi kendileri de biliyor ki, AKP’nin oyları % 40’ların bile altına düşebilir. Bunu bile şu anda iyimser bir oran olarak gördüğümüzün de altını çizelim.
İYİ YÖNETİLEMİYORUZ
Millet, bir felakete sürüklenmekte olduğumuzu gördü. Türkiye’yi artık bu kadroların yönetemeyeceği görüşünde olduğunu biliyor. Ortaya çıkan ses kayıtları, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları toplumu gerdikçe gerdi. Buna, Başbakan’ın söylemlerini de kattığımızda ortaya çıkan tablonun hiç de iç açıcı olmadığını gösteriyor. Siyasi alandaki çalkantılar, dış politikadaki başarısızlıklar ve ortaya çıkan ekonomik tablo Türkiye’nin iyi yönetilmediğini gösteriyor. Bu nedenle 30 Mart seçimi yerel seçim olmaktan gittikçe uzaklaşıyor.
Kamuoyunu psikolojik yoldan etkileyebilecek her türlü oyun sahneleniyor. İktidar partisinin oy oranı yüksek gösteriliyor. Meydan kalabalıkları ölçü olarak değerlendiriliyor. İktidar imkânları yurdun her tarafında ölçüsüz biçimde kullanılıyor. Televizyon ve medyada neredeyse ölçü kaçmış durumda. Seçim çalışmalarında partiler arasında orantıdan söz etmek de mümkün değil.
Başbakan’ın söylediği çok iddialı bir söz var onu anımsayalım. Bazı gazetelerin manşetlerine sinirlenen Başbakan “Millet manşeti 30 Mart’ta sandıkta atacaktır” diyordu. Doğru söze ne denir, biz de buna sonuna kadar inanıyoruz. Evet, bu millet sandığa gidecek, hür iradesini yansıtacak ve asıl manşeti o gün atacaktır.
e.mail: necdetbuluz@gmail.com
necdetes@mynet.com
Bir yanıt yazın