Yıllardır biz ülkemiz için canla başla çalışırken kapalı kapılar ardında öylesine bir paralel devlet kurulmuş; başörtüsü, şeriat gibi dini değerlerle kandırılıp öylesine sıkı sıkıya sarılmış ki bu insanlar hırsızlık, rüşvet, yolsuzluk, adam öldürme gibi kanunsuzluklarda dahi birbirlerine sahip çıkıyorlar.
Biz eğitim, sağlık, ekonomi, medeniyet yolunda eksiklerimizi kapatabilmek için cumhuriyet’in gençleri olarak canla başla çalışırken, bugün anlıyoruz ki kapalı kapılar ardında bu insanlar başka bir hedef için çalışmışlar. Bizler haklarımızı sormayı dahi aklımıza getirmeden, çocukluktan beri devlete ödevlerimizi ezberlerken bu insanlar için vergi vermek, oy vermek, askerlik gibi sorumluluklar, devlet, millet, halk, vatan gibi kavramlar dahi farklı anlamlandırılmış.
Bütün bunları gördükten sonra açıkcası AKP iktidarı ile üst noktasına varan bu yapının Türkiye’yi nereye götüreceğini kestiremiyorum, ancak bu insanların her şeyi yapabileceğini tahmin ediyorum.
Çok iyi kurgulanmış bir senaryo ile bu kavganın tarafları seçimlere 3 gün kala birbirinden özür dileyip oylarını daha da arttırırlarsa şaşırmam ama bu günleri AKP – Cemaat kavgasından medet umarak boş boş geçirdiğim için üzülürüm.
Sonuçda tarihin en büyük emniyet ve yargı kadrolaşması bundan daha iyi yapılamazdı.
