Almanya’nın en büyük ve önemli şehirlerinden biri olan Hamburg’ta çıkan olaylar nedeniyle yürürlüğe konulan “Tehlikeli Bölge Uygulaması” geçtiğimiz cumartesi günü gösterilerin sembolü haline gelen “Tuvalet Fırçası” ile protesto edildi. Şehrin St. Pauli semtinde toplanan yüzlerce protestocunun yaptığı yastık savaşında üç polis yaralandı ve iki kişi gözaltına alındı. Protesto başladığında her şey sakin geçiyordu, fakat Schanzen semtindeki bir sokakta ateş yakılmasıyla gerginlik tırmandı. Hamburg içişleri bakanı Michael Neumann, çıkan olaylar üzerine uygulanacak sınırlamanın yeniden değerlendirileceğini söyledi. Sınırlama, tehlikeli bölgeler ilan edilen; St. Pauli, Sternschanze ve Altona’yı kapsamaktadır. Polis, somut bir tehdit ya da şüphe olmaksızın kimlik kontrolü yapmakta, şüphelilerin üzerini ya da çantalarını aramakta, şüpheli görülen kişilerin belirli yerlerde toplanmasını yasaklamaktadır.
Bu duruma nasıl gelindi?
Olaylar, 21 Aralık’ta sol görüşlü gruplar ile polis arasındaki çatışmalarla başladı. Sol görüşlü gruplar; eskiden sinema olan boşaltılıp, terk edilmiş yeri “Rota Flora” adlı kültür merkezi yapmışlardı ve boşaltılmaları isteniyordu. Ayrıca Reeperbahn semtindeki Esso evlerinin de boşaltılması istenmekteydi. Sol gruplar bu talebi protesto ettiler. Mülk sahipleri bu yerlerin boşaltılması için yıl sonuna kadar süre tanıdı. Fakat sol gruplar buna karşı çıktı. Çıkan çatışmalar sonucunda yaklaşık 8.000 solcu polisle çatıştı ve toplam 170 polis ve 20’si ağır 500 gösterici yaralandı. Her yerde olduğu gibi polis sert bir şekilde biber gazı, tazyiki su ve orantısız güç kullanarak müdahale etti. Bu olaydan sonraki haftada 30-40 kişilik maskeli grup Davidwache Polis Karakolu önünde polislere saldırdı. Çıkan çatışmada 3’ü ağır bir çok polisle, göstericiler arasında yaralananlar oldu
Gerçek nedir?
Hamburg’un bir semti olan Reeperbahn’daki Esso Evleri uzun zaman önce boşaltılmıştı, bu evler göçmenler ve evsizler tarafından işgal edilmiş, konut olarak kullanılmaktaydı. Mülk sahiplerinin isteği üzerine evler boşaltılmakta ve sahibine iade edilmeye çalışılmaktadır. Bütün medya olayı bu şekilde anlatmaktadır. Olayın gerçek boyutu ise farklıdır. Bu evler, eski ve tarihi evlerdir. Bu sebepten de kira ücretleri düşük olmakta ve kiracılar düşük ücretle oturmaktaydılar. Fakat binanın sahiplerinin amacı evleri yıkarak, yerine daha yüksek kiralarla işyerlerine ve konut ihtiyacı olanlara kiralamak üzere “Alış-Veriş Merkezi” ve “Lüks Konutlar” yapmak istediler. Planlarını uygulamaya koydular. İlk önce eski kiracılar tahliye edildi. Daha sonra ise konutların tüm pencereleri ve kapıları sökülerek çürümeye bırakıldı. Evler iyice harap olunca yetkili yerlere gidilerek, evler oturulamaz durumda diyerek inşaat ruhsatı alıp,bunları yıkarak yerine Alış-Veriş Merkezi ile Lüks Konutlar yaparak yüksek gelir elde edeceklerdi. Fakat planlarını bozanlar göçmenler, evsizler ve sol gruplar oldu. Bu gruplar evleri tamir ederek içinde oturmaya başladılar. Evler tekrar eski güzelliklerine kavuşmuştu.
Bilmeyenler için Hamburg’un bir semti olan Reeperbahn çok eski bir yerleşim yeridir. Limana paralel konumda olan bu yer; tiyatro, sinema, gece kulüpleri, kırmızı ışıklı evleri her kesimden insanın eğlence yeridir. Zamanında limana gelen gemicilerin eğlence merkezi, şimdilerde ise yerli, yabancı turistler ile Hamburg halkının eğlence merkezi ve uğrak yeri olmuştur. Bu sebepten bölgedeki yerler bütün yatırımcıların iştahını kabartmaktadır.
Kadir YILDIRIMSAL
Bir yanıt yazın