“Bizim haberimiz yok” diyemezsiniz…
Arkadaşlar, size özeldir bu…
Cemaat ve Barzani’yi yazarken endişem büyüktü…
En büyük endişem, yanlış anlaşılmaktı…
Hoca Ahmet Yesevi, Hacı Bektaşı Veli gibi büyük pirler var iken,
bizim bu konuda yazmamız sanki haddini aşmak gibi bir şey idi…
Çok düşündüm…
Yazdıklarım gerçek, bunda bir sorun yok…
Sorun; yanlış anlaşılmaktı ama ne gurur verici ki bunu aştık!
Nasıl aştık, anlatalım…
Önce bir soru sorduk, şöyle ki;
“Arkadaşlar, size bir duyurum var.
Her inanç ve her dini öğretiye saygımız sonsuz.
Sadece bilmek istiyoruz; Mevlana Halid-i Bağdadi kimdir, ki Süleymaniyeli bu, Bağdatlı değil.
Seyit Taha kimdir, ki bu da Kürt değil.
Gülen Cemaati Nurcu ama Halid-i Nakşi koluna destek veriyor, neden, bunu da anlamak istiyoruz.
Bu bilgiye ulaşmayı istemek suç mu?”
Ardından cevaplar aldık, şöyle ki;
“35 yıl civarıdır Nakşibendiyim.
Mevlana Halid, Seyyid Taha kolu devamı bir silsilede bulunuyorum.
32 yıl civarı bir süredir de, bu mensubu olduğum kolun vekili olarak görev yapıyorum.
Bahsettiğiniz cemaat ve parti ile ne eskiden ne de yakın zaman içinde bahsettiğiniz tarzda ilişkimiz olmamıştır.
Özellikle siyasi konularda kesinlikle hiç bir siyasi parti ve görüşle mensubu olduğumuz kolun ikişkisi yoktur ve olmamıştır.
Bunu özellikle belirtir, saygı ve sevgilerimizi sunarız(dışımızdaki oluşumların yaptıkları, düşünceleri, bizim için ilgi alanı dışıdır.).”
Arkadaşlar,
Her şey açık değil mi!
Başardık!
Kimseyi kırmadan ama gerçeği de söyleyerek, sorgulamayı başardık!
Mesele Allah’ın bahşettiği akıl ile Cemaat arasındaki engeli kaldırmaktı, başardık!
Allah buyuruyor, “sana akıl verdim” diyor ve OKU!
Endişe etmeyiniz artık, tehlikeyi gördükten sonra Türk Milleti çıkış yolunu mutlaka bulur…
Erdal Sarızeybek