AKP-FETO-KULLİ
LAĞIMI PATLADI!
Cumhuriyet tarihinin en hain-çirkin iktidarı olan AKP ve onun beslemesi, F TİPI Feto*kulli çirkef ve çok çirkin yapılanması ile oluşturdukları bok çukuru patladı…
Ve
O Lağım çukurundan ne hainlikler, ne tezgâhlar bir bir ortaya döküldü/dökülüyor-dökülecek…
Bavulcu namıyla maruf cemaat destekli Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu’ nun açıkladıklarım, bavulun üstündeki klasörler dediği açıklamaları ile patlayan lağımdan pislikler saçılmaya başladı.
Tercümesi bokun gerisi arkada…
*
Olanlar bir ülke için bir felakettir.
Ülkeyi idare edenler için tam rezalettir…
AKP ‘ye oy verenler için, nazikçesi tam bir aldatılmıştır…
“Yetmez evet “diyenler içinde tem bir şerefsizliktir!
*
Bakınız,
İktidar-Feto-kulli iftira, tertipleri ile kimler yanmış, yakılmış, istikballeri yok edilmişler, Sayılamayacak kadar!
Dürüst olmak lazım, bunlar cemaat falan değil asla ve kata..
bu güruh, siyasi güç olma ve ülkeyi kendi kafalarına göre yönetmek için, portföyünde, iftira, rant, yalan, entrikalarla yapılandırılan oluşumdur!
İslamlıkla falan ilgileri yoktur!
AKP gibi ABD İslamcılarıdır…
Bunlar ABD İslamcıları, ”insanları” Allah ile aldatan ”iblislerdir”!
Ha bir de ,”Hizmet harekâtı” çıktı?
Nasıl Fetullah Gülen bir günde, “Muhammed” olduysa bu da öyle bir şey!
Dikkat edin,
Fetullah Gülen yazdığı son kitaplarda, bazılarında,” M. Fetullah Gülen” yazar bazılarında da” Muhammed Fetullah Gülen” diye yazar…
Tabi merak ettiğim şey, Fetullah Gülen bir ermeni dönmesidir!
Babası Ramiz Efendi, Müslümanlar öldüren bir ermeni, olduğu, polis kayıtlarında geçer!
Fetullah Gülen’in kardeşlerinden birinin adının ”Mesih” olmasıdır!
Bilemiyorum ama duymadım da, “Mesih” adında Müslüman “ismi var mı?
Hiç yok mu bu konuları araştıran, soruşturan?
Ermeni dönmesi olması önemli değil elbette.
Ama Müslüman olup da, İslam peygamberine “şirk” koşmaktır bunların yaptığı…
CIA’nin kefaleti ve kontrolünde, Türkiye’yi yönlendirmek, gerçek İslamiyet’in neresinde var?
Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş…
Geçelim asıl konuya…
*
AKP, F TİPİ Feto-kulli arasında ki, lağım çukurunun, dershanelerin kapatılması ile başlayan çatışmadan çıkan itirafları, Ülkenin bu Simonlarla, F tipi yapılanma ile ne hale getiriliğini gösteriyor!
Asıl amaç dershanelerdeki rantın kesilmesi değil!
Asıl konu, dershanelerin kapatılması ile Cemaatte akan “beyin gücünün elden gitmesidir.
Yani Devleti işgal etmek için ”devlete sızdırılan insan gücünün elden çıkarılması, telaşın asıl sebebidir…
Ortaya çıkan rezalet, aslında ülkenin bunlardan kurtulması çok büyük bir fırsattır olmalıdı!
Ancak, bu fırsatı değerlendirecek, “muhalefet” nerede?
O da ayrı handikap!
Mesela,
Ya TSK nerede?
Ordunun yok edilmesi adına, Genelkurmay başkanından tutunda, onlarca generale kadar atılan iftiraların kaynağı ortaya çıkmasına rağmen, ilgililerden çık “ çıkmaması” yarın nasıl izah edilir?
Açıkçası, böylesi insanları “sıfatlandırmakta” sıkıntı çekiliyor!
Sadece, TSK’nin çökertilmesi mi, olanlar?
Devletin daireleri parsellenmiş!
Doğu ve Güney doğu, PKK’ya teslim edilişine trene bakar gibi bakmalarına,
Sınırlarımızım “kevgire” dönüştürülmesine neden bu kadar tepkisizlik…
Sahi sınır askerin” Namusu” değimliydi?
Bu tavizler neyin karşılığı?
Ve
Savcılar nerede?
Bezmi âlem Camisine bira şişesi birileri(?) tarafından konulduğu, MGK 2004 kararlarının açıklanmasından sonra, yumurtlayan deyyusa demezler mi, bu güne kadar neden sustun?
Hanefi avcı, ODA TV, Gazeteci Nedim Şener ve Ahmet Şık’a kurulan “Derin tezgâhı açıklayan, F Tipi, mensubu Mahmut Cebi için?
Polisi Cemaate bağladık diyen, Şamil Tayyar için?
“ Başbakan Erdoğan Cemaat için “Üniversitelerin hazırlanması, üniversitelerin verilmesi ile ilgili adımlardan tutunuz da birçok faaliyete yönelik yapabileceğimiz ne varsa bunları yaptık.” demesine kim ne diyecek ve hangi işlemleri yapacaklar?
Mesela,
İktidar yandaşı akit yazarı soruyor;
Türkiye de bir tek lider, Fetullah Gülen ve cemaatimi var?
Bir sürü cemaat var…
Şimdi soruyorum;
Hangisinin bankası var?
Hangisinin istihbaratı var?
Hangisi fitreyle zekâtla topladığı paralarla bankacılık sektörüne girdi?/ Tabi yandaş iktidarın ”Deniz Feneri paralarının da fitre zekâtla toplanıp, Recep Bey ve şürekâsı tarafından iç edildiğini söyleyemiyor- sıkar tabii)
Hangisinin bu kadar basın yayın kuruluşu TV ve gazeteleri var?
*
Devam edelim,
Bir başka yandaş-yalama gazete olan “yeni şafak” yazına bakalım;
Diyor ki;
2004’ten önce kaç valiniz vardı,2004 ‘ten bu yana kaç valiniz oldu? ( Demek valiler, Fetullah Recep Beyin valileri olarak tayin ediliyormuş)
Devam edelim;
2004’ten önce kaç milletvekiliniz vardı?
2004 ‘ten sonra bu yana kaç vekiliniz var?
( açıklamasını Recep Bey yapmıştı- “Ne istediniz de vermedik, ne zaman elinizi boş gönderdik?)
2004’ten önce kaç bakanınız vardı?
2004’ten bu yana sonra kaç bakanınız oldu?
2004’ten önce kaç üniversiteniz vardı?
2004 ‘ten bu yana kaç üniversiteniz oldu?
Ve
2004 önce ticaret hacminiz neydi?
2004’ten sonra ticaret hacminiz ne oldu?
Evet, soru şu,
AKP iktidarının, Fetullah Gülen ve şürekasına neden bu kadar taviz ve ne karşılığında?
Tek kelime ile AKP yönetimde, devletin ne hale geldiğinin utanç belgesi bu olanlar…
Hepsi birer “ihbar” niteliğinde olan ve “vatan hainliği” ile özdeş olan bu ve benzer imkânları, 2004 yılında MGK tarafından “irtica örgüt” olarak kabul eden!
Ancak,
Fetullah Gülen örgütüne bunca taviz verip olanak tanıyan hatta Devleti birlikte yönetme imkânı sağlayanları,
Hadi geçtik düz savcıları, ülkenin, “Yargıtay Başsavcısı” görmez mi?
Bunlar yenilir yutulur şeyler mi?
Kabilelerde de böylesi yapılanma bile olmaz!
Ülkemiz muz cumhuriyeti mi?
Ya da Türk milleti gerçekten bu kadar sahipsiz mi?
*
Bunca ailenin günahı ne?
Soru şu;
Zindanlar, tertip ve tezgâhlarla, masum insanlarla dolu…
Kimi hasta, kimi kanser, kimi yatalak…
Yaşı 70 aşağı olan yok gibi…
Ve
Ülkenin en başarılı İstihbaratçı emniyet müdürünü, yazı yazan kalemlerini, ilim adamlarını, ömrü PKK ile mücadele eden komutanları ve Genelkurmay başkanını bin bir tezgâh ve feto-kulli “ tertibiyle “Silahlı Terör örgütü” üyesi diye müebbet hapisle zindanlarda çürütenler, gerçekten insan olabilirler mi?
Sormazlar mı bu nasıl Müslümanlık?
Bu nasıl insanlık?
Ve sormak gerekmez mi?
Emekli Albay Dursun Çiçek’i sahte imzalı üretim planları ve feto-kulli savcı ve hâkimler aracılığı ile mahkûm edenler, 2004 de irtica ile mücadele ile ilgili MGK kararların altına imza atanlar, dünya alemimi geçtik, eş dost ve de çocuklarının yüzüne nasıl bakacaklar?
Ve
Çeşitli tezgâh ve tertiplerle zindanlarda çürümeye terk edilen masum insanların,
çoluk çocuk, eş anne babaları, intizarlarının, ahlarının altından bu dünya da ve de öbür âlemde nasıl kalkıp hesap verecekler?
Üstelik bunlar, dindar geçinen zındıklar!
Ve en önemlisi,
Bu gün ve yarın,
İnsanlar, bunca çarpıklardan sonra, çocuklarına, Müslümanlığı nasıl izah edecekler?
*
AKP, 130 kişilik yeni hapishane yapmayı planlıyormuş!
Öneriyorum, bir 130 kişilik zindan da kendileri için yapmalar gerekecek ve şimdiden planlamasını yapmalarında fayda var derim…
Bu iş, AKP’nin de Feto-kulli tezgâhçılarının da, yakında, Zindanları boylayacakları işaretlerini veriyor…
Bu ülkede Yargıtay savcısı ya da diğerlerinin görevlerini yapmamaları bu eşkıyaların devirlerinin bitmeyeceği anlamına gelmez!
Millet var!
Özal’ın ANAP nasıl yok olduysa, AKP’nin de akıbeti öyle olacaktır!
Kimsenin şüphesi olmasın…
Ülkenin kaderi bu olmalı ,olan ülkenin onca yıllarına olacak!
Önümüzde 3 seçim var…
Bunca rezalete milletin “dur” diyeceği zamanının geldiğini görecektir, görmelidirler…
Sonuç;
KCK eş başkanı Bese Hozat açıkladı,
”süreç netice vermezse, Silahlı isyan başlatacağız…
İşte ülkenin getirildiği son nokta…
Evet,
Seçimler çok önemli bu kez…
Ekmek,
Su
Hava gibi…